MÜJDELER olsun İzmir’e... Yer gök inlesin bu haberle:
“Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı ve Raylı Sistem Daire Başkanlığı ekipleri, istasyonlar hariç, bin 62 metre invert (taban) betonu ile 2 bin 225 metre kemer betonlarını atmaya başlamak üzere 101 işçi ve 6 mühendisle metroya girdi.”
Ne var ki...
6 mühendis yetmez.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 1925’i kadrolu, 549’u sözleşmeli personeli arasında kim bilir kaç tane daha mühendis var?
Onları da çağırın.
Yetmez.
İZBETON’daki toplam 81 teknik personel içinde, sadece 16 tane inşaat mühendisi var.
Onları da alın.
Yetmez.
Ya İZSU?
10 adet Daire Başkanlığı, 24 adet Şube Müdürlüğü olan bu devasa teşkilattaki mühendisler de gelsin aranıza.
Yetmez.
* * *
Daha İZULAŞ var, İZBELKOM var.
En önemlisi, görevi bizatihi “mühendislik hizmetleri vermek” olan Ege Şehir Planlama şirketinin mühendisleri var.
Var da var.
Velhasıl...
Denizde kum, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde eleman!
Ve dozerler ve kepçeler ve ekskavatörler ve loderler ve kamyonlar ve daha neler neler.
Üstelik...
Yer senin, metro senin.
Çukur senin, tünel senin.
Güç senin, kudret senin.
Madem çizmeyi giyecektin, niye bekledin?
“Çökerdi mökerdi, KİK di MİK di, ıvırdı zıvırdı” diye; onca vakti neden boşa geçirdin?
Markaların kralı
SİYASETÇİSİNDEN iş âlemine, herkesin derdi aynı:
Marka yaratmak.
Örnek:
İzmir “marka şehir” olacak.
Keşke olsa.
Çünkü para da orada.
Şan da...
Şöhret de.
“Marka” denince akla ilk gelen isim Coca -Cola’nın bu yılki cirosu 100 milyar dolara yaklaşmış.
Bunun yüzde 75’i ise Amerika dışındaki ülkelerde gerçekleşmiş.
En önemlisi...
“Coca -Cola” dünyada en çok bilinen ikinci kelimeymiş.
Kolay değil.
Çok özel bir “ürün” yaratmak...
Onu 123 yıl boyunca gittikçe büyüyen bir “marka” olarak yaşatmak, hiç kolay değil.
Darısı 7 bin yıllık İzmir’in başına.
Tek karelik av ile avcı