Davul boşuna çaldı!

ELİMDE iki haber var. Biri taze. Başlığı kocaman verilmiş birinci sayfadan:
“Evet dememek için sebep yok”
Bu lafı eden kim?
Alt başlıkta “evet dememek için sebebi olmayan” kişi deşifre ediliyor:
“Ege ve Batı Akdeniz Sanayici ve İşadamları Federasyonu (ESİDEF) Başkanı Ramazan Davulcuoğlu pakete ‘Evet’ diyeceklerini açıkladı.”
Gelelim ikinci habere.
Onun tarihi biraz eskice.
21 Mart 2006 tarihinde yayımlanmış.
Kısaca şöyle:
“Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen işadamları, Rızanur Meral başkanlığında, TUSKON adıyla yeni bir iş örgütü kurdu.”
Diyeceksiniz ki, alâka ne?
Madde 1: Gülen’in tavrı malum. Referandumda “mezardakileri bile evet oyu kullanmaya çağırdığını” bilmeyen yok.
Madde 2: Dolayısıyla TUSKON üyelerinin aksine davranma ihtimali hiç yok!
Madde 3: ESİDEF namıyla anılan kuruluş, TUSKON’u oluşturan yapılardan biri.
Madde 4: ESİDEF Başkanı Ramazan Davulcuoğlu ise aynı zamanda TUSKON Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı.
Madde 5: İlk haberi yapan arkadaşlar kusura bakmasın. Zira yaptıkları haber, haber değil. Değil çünkü... Gazetecilik okullarında daha ilk derste öğretilir ki; “Köpeğin insanı ısırması” haber değildir!
Yani...
Madde 6: Eğer ESİDEF Başkanı Davulcuoğlu, referandumda “hayır” oyu kullanacağını açıklasaydı, işte o zaman davulu gümbürdeterek çalabilir ve “gerçek bir haber” yapmış olurdunuz!
* * *
Benzer bir “pireyi deve yapma” operasyonunu ise Ahmet Hakan yazdı geçen gün Hürriyet’te:
“Evet propagandasında büyük gayret ve üstün hizmet madalyasını en fazla hak eden gazete, hiç kuşkusuz Zaman Gazetesi...
Gazetedeki mübarekler, maşallah ‘evet’ için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar.
İster eski ülkücü ol, ister yeni ateist...
İster Kürtçü ol, ister Türkçü...
İster detone ol, ister bülbül gibi şakı...
İster emekli asker ol, ister emekli savcı...
Yeter ki ‘evet’ de...
‘Evet’ dediğin an, Zaman Gazetesi’nde manşetten ağırlanıyorsun.
‘Evet’ diyenlerin geçit resminde sıra, Konya’da ikamet eden bir zat-ı muhteremdeydi.
Gazete, bu muhterem kişiyi şu sözlerle takdim ediyor:
‘Abdullah Büyük Hoca Efendi... Türkiye’nin sevilen ismi... Kanaat önderi...’
Diyor ki: Referandum günü sandığa gitmek yerine umreye gitmek büyük vebaldir.’
Görüyorsunuz değil mi?
‘Evet” propagandasına din nasıl da alet ediliyor.”
Ahmet Hakan’ın “asıl bomba” dediği bir şey var ki, o da yan tarafta...

Büyük kanaat önderi!
Büyük denilen zat, Vakit Gazetesi’nde yazdığı bir yazıda küçük bir kız çocuğunu taciz eden Vakit yazarı Hüseyin Üzmez’e hiç utanıp sıkılmadan açıkça ve pervasızca destek vermiş bir zattır.
Vakit’te yazdığı bir yazıda... Üzmez’e şimdi daha çok destek vermeliyiz. Bu işi yaptıysa bile Hüseyin Üzmez abimizdir’ demiş, diyebilmiş adamdır.
Görüyor musunuz referandumdaki kerameti?
Tacizci destekçisi adam, ‘Evet’ fetvası verdiği için ‘Türkiye’nin sevilen kanaat önderi hoca efendi’ oluverdi.
Başımıza taş mı yağacak nedir?
Ahmet Hakan “istikbale matuf” bir cümle kurmuş ki, bence beklemeye ne hacet?
Başımıza taş yağıyor zaten.
Epeydir yağıyor.
“Taş yağması” bir mecaz.
Yoksa...
Abdullah Büyük’ten büyük bir taş nasıl düşer insanın başına?

Tek karelik rekabet!