Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

BRUNEİ’DE, Bahamalar’da, İzlanda’da yaşayan nüfusun beş mislinden... Cibuti’de, Lüksemburg’da, Malta’da yaşanların üç mislinden... Ya da Estonya nüfusundan fazla genç, can derdinde.
AKP ise tezgâh açmış üniversitenin kapısı önünde.
Bir kek, bir meyve suyu... Bir de “açılım kitapçığı” var paketin içinde!
Millet isyan edince...
“Biz kimseye zorla vermiyoruz” demişler.
Yok canım.
Zorlamaya gerek yok.
Anayasa Mahkemesi’ne aday gösterdiği üç kişiyi de “türban bildirisine” imza atan üniversite hocaları arasından seçen YÖK, bu derdin de çaresini nasıl olsa bulur yakında!
Mühim olan işleri kolaylaştırmak zaten.
Örneğin üç adaydan biri veya ikisi farklı görüşten olsaydı, Cumhurbaşkanı zorlanacak ve yine kıyamet kopacaktı!
* * *
Anayasa Mahkemesi’nin, Allah ömür verirse 2031 yılına kadar görev yapacak yeni üyesi, sosyoloji profesörü Engin Yıldırım ile yapılan röportajı okudum.
“Başvurum yoktu. YÖK üç aday arasında benim de ismimi belirlemiş. Sayın Cumhurbaşkanı da takdir etti. İsmim nasıl gündeme geldi bilmiyorum. Sayın YÖK Başkanı ile resmi ilişki dışında tanışmıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ile de Sakarya Üniversitesi‘ne gelişinde bir kez tokalaştık” diyor.
Türkiye’de 10 binden fazla “Prof.” var.
Engin Yıldırım da onlardan biri.
Bu durumda Anayasa Mahkemesi’ne üye seçilmesi...
Tamamen “takdir-i ilahi” yani!
* * *
Neyse canım, bütün bunları boş verin.
Siz en iyisi Sait Halim Paşa Yalısı’ndaki fasıl gecesinden yükselen tatlı nağmelere kulak verin.
Matbuattan arkadaşlar, TMSF eski Başkanı, THY’nin eski ve yeni Yönetim Kurulu Başkanları gibi bir kısım mümtaz zevat; adet olduğu üzere, meşk ediyor yine.
Ama bu fasıl gecesine “ayrı bir fasıl” açmak gerekiyor.
Çünkü böylesi cümbüşlere, cumhurbaşkanlarının katılması adetten değildir.
Çok şükür.
Fasıl gecesini düzenleyenlerin sayesinde, bir tabu daha yıkılmış oldu!


Fişgene zamanı
TAM zamanıdır. Toplayın torunu, torbayı; çoluğu çocuğu çıkın çayıra, çimene. Dolaşın ağaçların çevresinde. Her köşeye bakın iyice.
Göreceksiniz.
Mebzul miktarda fişgene var her yerde.
Biraz sevimsizdir meret.
Olsun.
Torbaları, sepetleri fişgene ile doldurun.
Allah’ın bir nimeti neticede.
Suyla, toprakla besleniyor, kendiliğinden yetişiyor.
Size onları toplayıp, kilosunu 1 TL’den satmak kalıyor.
Biliyorum.
Çok para değil.
Yine de hiç yoktan iyidir.
Derseniz ki, fişgene nedir?
Meraklısı için lezzetli bir yiyecektir.
Ama bize uymaz.
Çünkü biz fişgeneyi, daha ziyade salyangoz ve hatta sümüklü böcek adıyla biliriz!


Tek karelik New York

Çalsın sazlar...