Anlamak çok zor

Memlekette ve dünyada garip şeyler oluyor.
Örnekse...
İnsan yaşamının “pamuk ipliğine” bağlı olduğunu bilirdim de, “eşeğin dut yemesi” ile ilgisi olabileceği aklıma bile gelmezdi.
Gelin görün ki, Diyarbakır’ın Çüngüş ilçesinde bir eşek dut yiyince “zaten araları bozuk olan” iki aile birbirine girmiş.
Silahlar çekilmiş ve sonuç:
Bir ölü, iki yaralı.

Çin’in Zhejiang Eyaleti’ndeki Niqiao Köyü’nde yaşayan 41 yaşındaki Fei Lin ise gece uykuya daldığı sırada yaşadığı felaketi şöyle anlatıyor:
“Başıma bir torba geçirip, pantolonumu aşağı indirdiler. O an bir şey hissetmedim ama kaçıp giderlerken baktığımda kanlar içindeydim ve penisim de yoktu. Penisimi kesmişlerdi.”
Çin seyahatine çıkacaklara önemle duyurulur!

Bir de hayatı tepetakla gelenler var.
Adamın derdi kel kafasına çare bulmakmış yalnızca.
William McKeee, Amerika Birleşik Devletleri’nde satılan ve saç çıkarmaya yaradığı iddia edilen “Propecia” adlı ilacı kullanmaya başlanmış bu amaçla.
Ama saçları uzayacağına göğüsleri büyümüş, kalçaları genişlemiş.
Geldiği son noktayı şöyle özetliyor garip William:
“Babayken, anne oldum!”
Olay tahmin edeceğiniz üzere, şimdi mahkemede.

Alaattin Çakıcı’yı “Ergenekon” davasında tanık olarak dinlemek için Silivri’ye getirmişler.
Yakınları da peşinden gelmiş.
Aynı model, aynı renk bir sürü otobüs.
Hepsinin ön camında “Allah” yazıyor.
Altında Türk Bayrağı asılı.
Yan taraflarına da 2. Abdülhamit ile Atatürk’ün fotoğrafları yapıştırılmış.
Allah’ını seven bu işlere ne O’nu, ne bayrağımızı, ne Atatürk’ü ve hatta ne de Abdülhamit’i karıştırmasın.

Adana’da da garip bir olay yaşanıyor.
Aşırı sıcaklar yüzünden, Türkiye’nin en büyük camilerinden biri olan Sabancı Merkez Camisi’ne cemaat gelmiyormuş.
Neden?
Çünkü camide klima yokmuş.
Gerçekten garip.
Caminin adına dikkat:
Sabancı.
İnsana “İklimSA bu sorunu sevabına neden çözmüyor?” diye, sormazlar mı?

Tek karelik general

Yeni düzen!

Konya’da Yunak Belediye Başkanı, kafası kızınca basmış tokadı vatandaşa.
Hatay’da bir milletvekilinin oğlu, sözünü dinlemeyen polisi çekmiş hizaya.
Ezelden beri bildiğimiz şu olmuştur:
Bir tarafta halk vardır, diğer tarafta devlet.
İşe bakın ki...
Bir yerde halk itiliyor, diğer yerde devlet kakılıyor.
Ne millet...
Ne devlet!
Hepsinin üzerinde başka bir güç var artık.
Belediye başkanı, milletvekili çocuğu veya il başkanının yedi göbek uzaktan akrabası.
Hiç fark etmiyor.
Gereken tek şey, yakaya iliştirilmiş “o” rozet.
O varsa...
Ne millet.
Ne devlet.
Hepsi boş!