ATASÖZÜ gibi ezberimizdedir. “Vergilendirilmiş kazanç kutsaldır” deyişini herkes bilir.
O zaman tersine ne demeli?
Herhalde:
Vergilendirilmemiş kazanç haramdır!
Yine herkes bilir ki, Türkiye’nin ekonomik çarkı ciddi biçimde “kayıt dışı” yani “vergilendirilememiş” yani “haram” kazançtan kaynaklanan parayla döner.
Biz de bekleriz:
Sap döner...
Keser döner...
Acaba bu “hesap ne zaman döner” diye!
Boşuna.
Gerçek bir vergi reformu adına, atılan tek ciddi adım olmadı şimdiye kadar.
Olan yalnızca şu:
Devri iktidar, sadece hasım bellediğine şahin...
Hatta akbaba!
Yandaşlarına karşı da...
Serçe, sığırcık veya karga!
* * *
Asıl meseleye gelelim.
Kaçırılan vergiler bir yana, 2009 yılında beyan edilen gelir karşılığı tahakkuk eden verginin; 28 milyar 191 milyon 862 bin lirasının tahsil edilemediğini duydunuz mu?
Tahsilât oranı veraset ve intikal vergisinde yüzde 55,4, motorlu taşıtlar vergisinde yüzde 64,5 şans oyunları vergisinde yüzde 65,9’da kalmış.
Devlet, sahibi olduğu mülklerinden toplaması gereken 1 milyar 285 milyon 966 bin liralık kiranın, 476 milyon 635 bin lirasını alamamış.
Kesilen cezalardaki tahsilât oranı da yüzde 21,5’de kalmış.
Tipik bir “ödeyen” enayi, ödemeyen “akıllı” durumu yani!
* * *
Derseniz ki:
“Kriz var. Millet aç, kimsede para yok. Vergi borcuymuş, cezaymış, kimin umurunda?”
Ben de derim ki:
Ha Ali Veli...
Ha Veli Ali...
Vergiyi toplayamayan da, halkı vergisini ödeyemez duruma düşüren de, bütçedeki deliği tıkamak için zam üzerine zam yapan da; aynı “muhterem zevat” değil mi?
Hayır, üzülmedim!
ARAMIZDA garip bir ilişki kuruldu, www.yerelgundem.com sitesiyle. Son günlerde sürekli paslaşır olduk.
Hani ben “Aziz Bey’in dürüst ve zarif bir insan olduğunu herkes biliyor” diye yazmış, sitede aktarılan yazıma ise (Sayın Hepşenkal, Aziz Bey’in yanında pek bulunmamış galiba. Bir de bizim toprakların zarif küfürlerini hiç duymamış. Bir ara kasedini kendisine göndereceğim) şeklinde not düşülmüştü.
Bunun üzerine de “Aziz Bey’in dürüst ve zarif bir insan olduğuna dair yargımı, gerçekten yerle bir edecek, kimin elinde ne varsa, başta ‘sözü edilen kaset’ dahil, hepsini bekliyorum. Eğer beni yanıltan şeyler çıkarsa gönderileceklerin içinden, herkes bilsin... Çok üzüleceğim” demiştim ya...
“Feyzi Hepşenkal çok üzülecek!” şeklinde bir başlık ve altında da 9 saniyelik bir video kaydı yayımlandı, yerelgündem’de.
Kayıt, bildik.
Yerel seçimler öncesi, adaylık bilmecesinin sürdüğü günler... Aziz Bey’in ayağı alçıda... Bir toplantıya alınmak istenmiyordu hani...
Salondan çıkarken, ağzından da birkaç “ayıp kelime” çıkıyordu.
Şimdi insaf.
Heyecan bir yandan, acı bir yandan, öfke bir yandan...
Taş olsa çatlar, kim olsa aynısını yapar.
Özetle:
Henüz üzülmedim!
Tek karelik icat