Alâkasız bir fıkra!

BAŞBAKAN Erdoğan hazır ABD’ye gitmişken bir fırsatını bulsa, Başkan Obama’ya sorsa:
“Seni kediye benzettiler mi hiç? Hakkında tuhaf fıkralar yazdılar mı? Canını sıktıkları, tepeni attırdıkları zaman ne yapıyorsun? Muhalif yazar ve çizerleri Guantanamo’ya falan mı gönderiyorsun?”
Herhalde güler geçer Obama:
“Burada demokrasi var kardeş!”
Orada demokrasi varsa...
Burada ne var?
Sahi.
Kütahya’nın Simav ilçesindeki yerel gazetenin yazarı, köşesinde yazdığı fıkra nedeniyle “Başbakan’a hakaretten” 11 ay 20 gün hapis cezası alıyorsa...
Burada ne var?
Receprokrasi mi?
Tayyiprokrasi mi?
* * *
Orasını karıştırmayın.
Ne varsa var!
Siz yeter ki, yazdığınız fıkralara dikkat edin.
Mümkünse fıkra filan yazmayın.
Hatta hiçbir şey yazmayın.
Köşeniz “boş” çıksın.
Mustafa Balbay’ınki gibi!
Yok.
İlle de yazacaksınız, fıkra seçiminiz “masumane” olsun.
Misal...
Okula yeni gelen öğretmen ilk dersinde öğrencilere garip bir çağrıda bulunmuş:
* Kendini geri zekâlı hisseden varsa ayağa kalksın.
Sınıfta çıt yok. Nihayet biri kalkmış.
* Sen kendini geri zekâlı mı hissediyorsun?
“Hayır” demiş, çocuk:
* Sizin tek başına ayakta kalmanıza gönlüm razı olmadı da!
* * *
Ama fıkradan sonra, her ihtimale karşı kocaman ve kalın harflerle önce şunu yazın:
ÇOK ÖNEMLİ NOT
Ardından da, ekleyin mutlaka:
(Bu fıkranın hiç kimse ile uzaktan, yakından ilgi ve alâkası yoktur!)

İkinci Efes...
İZMİR’İN 5.000’den başlayıp, Yeşilova Höyüğü kazıları ile artık 9.000 yıla varan tarihi ile karşılaştırıldığında, fazlasıyla yeni kalıyor. Yine de ve neredeyse, miladi takvimle yaşıt bir yerleşim merkezi Agora.
Malum.
Agora “çarşı” demek, zaten.
Yani...
Şehrin merkezi.
2.000 yıl önce de, şehrin merkeziymiş Agora, bugün de İzmir’in merkezi.
Ama örümcek ağına benzer bir yapılanmanın kurbanı olmuştu o 2.000 yılın son döneminde.
Çevresi sarılmıştı, boğulmuştu.
Yavaştan temizlik başladı.
Üç ev, beş ev derken...
18 bin 337 metrekarelik alan Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırıldı, 105 bina yıkıldı bugüne kadar.
Artık biraz daha “görünür” oldu Agora.
Hele bir de, “İyi ki, Agora’yı ziyaret etmişim. İzmir’in göbeğinde ikinci bir Efes var. Agora’nın altına inince çok şaşırdım. Burası Kapalı Çarşı gibi, Yerebatan sarnıcı gibi hatta daha muhteşem bir yer... Bu projenin gelişmesi için elimden geleni yapacağım. Kadifekale’deki tiyatroyu çıkarmalıyız. Agora’yı Kadifekale’yle bütünleştirmeliyiz” diyen Cumhurbaşkanı Gül sözünü tutarsa...
Agora’ya nur yağacak.

Tek karelik kaporta