Erkan Sevinç

Erkan Sevinç

drerkansevinc@gmail.com

Tüm Yazıları

Yarım yüzyıllık geçmişi olan bir aile firmasının başında. ”Biz müşteri beklentilerini sürekli olarak karşılayan, seyahat hizmeti sunan profesyonelleriz. Biz bu işin ustasıyız” deyip hiç tevazu göstermiyor ve ekliyor: ”İş oyun değildir. Rakip firma fiyatla müşteri çalmak için tırmalıyor. Çalar mı, çalar. Sürer mi, sürmez. Bu bizim işimiz. Eşimin kaptan ehliyeti var. Ben usta gemiciyim. Kayınbiraderim makinist ehliyetli. Şu anda gemilerimizi kendimiz götürebilecek kadar bu işi iyi biliyoruz. Bilmeyen adam ne yapar; 9 euroya adam taşır. Ne kadar dayanır, göreceğiz.”
Haklı bir yerde. Ertürk Lines rakiplerine göre hep birkaç adım önde. Yaz kış geçiyor karşı adaya. Bir yolcu da olsa kalkıyor gemi.

Haberin Devamı
İşinin ustası


Yılda 50 bin turist
Ertürk Turizm 1960 yılında kurulmuş. Başlangıçta şirket, yolcu ve araçları Türkiye ile Yunanistan arasında taşıma işi yapıyordu. 70’lerin sonunda ve 80’lerin başında, buna ek olarak, bir acente ne yapıyorsa daha fazlasını vermeye başladı müşterilerine. Otel, uçak biletleri satıyorlar. Yunan iç ve dış hat seferlerinin, İtalya feribot biletlerinin satışı onlarda. Özel turlar düzenliyorlar gruplara. En son Küba gezisi yaptılar. Konferanslar ve toplantılar da var işleri arasında. Aile şirketi. Şimdilerde ikinci nesil iş başında. Nezihe Ertürk, yılda 50 bin turisti ülkemize getiren “En İyi Feribot Taşımacılığı” ödüllü şirketin beyni. Eşi ve kayınbiraderi ile birlikte yönetimde.
Sakız(Chios)’a karşılıklı çalışan 2 gemi var şirkete ait... Birisi 350, diğeri 260 kişilik. Üçüncü gemi inşa ediliyor. Büyük bir katamaran. 45 dakikada Sakız’a geçiliyor. Her gün sefer yapan gemilerdeki kafelerde sandviçler, sıcak soğuk içecekler her şey var..
Nezihe, Ege Üniversitesi Bilgisayar mezunu. Ancak deniz tutkunu. Allah’ın sevgili kulu ki yaz tatillerini geçirdiği Çeşme’de buluyor eşini. Eşinin ailesi denizci. 23 yıllık evliliğinin 9. yılında işlerin başına geçmiş. İki çocuğu var. Oğlu Vehbi Amerika’da uluslararası işletme okurken, kızı İris İstanbul’da Yunan Dili ve Edebiyatı öğrenimi görüyor. Oğlu nedeniyle aile sık sık New York’ta buluşuyor. 5th Avenue başta olmak üzere New York sokakları alışveriş için ideal bir yer Nezihe için.
Her kadın gibi ayakkabı ve çanta delisi. Yaz kış Çeşme’de yaşayan aile haftada 3 gün ofislerini denetleme bahanesiyle İzmir’deki evlerine kaçıyorlar. Yoğun iş yaşamı ev yaşamını felç etmiş durumda. Yemekleri dışarda yiyorlar tabii yemeye vakit bulabilirlerse.

Erkenden işinin başında
Arkadaşları Nez diye çağırıyor onu. Sol eğilimli ancak hükümetin icraatlarını takdir edenlerden. “Eskiden muhatap bulamıyorduk şimdi var. Ve sorunu en kısa sürede çözmeye çalışıyorlar” diyor. Yüksek bir hayat enerjisine sahip. Her zaman erken kalkıyor; kahveyle uyananlardan.. 7.30’da işinin başında.. İşe gitmeden her gün kuaförde fön çektiriyor.. Hayatında eksik olan tek şey spor... Kısmetse bu ay düzenli pilates yapmaya başlayacak. Eşinin aksine bahçeyle arası hiç yok. Çapa sallamıyor, kayınpedereinin çiftliğinden çıkan taze taze ürünleri oturup yiyor. Televizyon dizilerinden genellikle birisini seçiyor ve düzenli izlemeye çalışıyor. Ezel öyleydi mesela. Yeni sezonda hangi diziyi seçecek henüz meçhul. Fotoğraf hobisini artık sanata döndürmeye niyetli. Bu kış kurslara gidecek. Yanından eksik etmediği Ipad’i ve de gözlüğü aksesuarları...
Doğuştan Karşıyaka’lı. Kaf Kaf’ın maçlarını kaçırmamaya çalışıyor. Çeşme’deki işlerden dolayı 1989 yılında Karşıyaka’nın şampiyonluğunu statta yaşayamamanın üzüntüsünü hala çekiyor. Fanatik bir Karşıyaka’lıya Göztepe’li olduğumu söylemedim tabii. Ne olur ne olmaz.

İşinin ustası


Turisti Çeşme’de tutamıyoruz

* Sakız ile Çeşme’yi karşılaştırır mısın?

Sakız’ı daha Avrupa, daha medeni buluyorum. Yunanlıların Çeşme’de yaşadıkları dönemde yaptıkları mimariyi orada da devam ettirdiklerini görüyoruz. Aşinalık ve benzerlik burada. Yabancıya Çeşme’yi de çok iyi tanıtamıyoruz. İzmir Kemeraltı turu satıyoruz. Bursa, Ayvalık, İstanbul satıyoruz. Turistler geliyor limana, otobüslerle direkt başka yere götürüyoruz. Çeşme’de tutamıyoruz, öyle üzülüyorum ki. Çeşme esnafı için en fazla yapabildiğimiz otobüslere bininceye kadar serbest zaman ve kısa bir çarşı turu. Bu yaz ortalama 200 turist getirdik ülkemize. Diğer feribotlarla birlikte bu sayı 500’e ulaştı. Yılda ortalama 45-50 bin turist. Çoğu Yunanlı.

* Çeşme’de turisti tutamayınca esnaf da kan ağlıyor, Peki Çeşmelilerin yaklaşımı nasıl?

-İlaç gerekene ilaç getirdik. Ağı kalan balıkçıya ağını getirdik. Her şeylerine koştuk; her zaman da koşmaya hazırız. Esnaf kan ağlıyora gelince. Bardağın dolu tarafına bakarsak Çeşme’de perşembe ve Alaçatı’da cumartesi günü kurulan pazarlara adalardan akın var. Çeşme pazarında olsun, Alaçatı pazarında olsun Yunanlılar için özel defter hesapları açılmış durumda. Madam Eleni’nin, Madam Adlin’in buralardaki kredileri büyük.

* Balıkçılık nasıl gidiyor?

Hobimiz bu. ”Junior Ertürk” diye bir teknemiz var; onunla orkinos dahil her tür balığı yakalamaya gidiyoruz. Balıkları avlayıp geri dönmenin, sonra da evde ziyafet çekmenin keyfi bir başka. Eşim aynı zamanda avcı. Yurt içinde ve dışında av seferleri yapar. Evimizin duvarlarını onlarca keçi boynuzu süslüyor.

* “Gözlüksüz çıkmam abi” diyenlerden misin?

Gözlerim açık renkli ve çok hassas olduğu için sürekli, yaz-kış gözlük takıyorum

* Kitap okurken de mi?

Yok artık o kadar değil... Ciddi kitap okuma merakım var. Türk yazarları daha çok seviyorum. Elif Şafak mesela. ”İskender”e başlayacağım şimdi.. En son “Aşk”ı okudum

* Aşk’ı nasıl tarif edersin?

Aşk bir şans, aşk özel bir şey. Değsin yada teğet geçsin ama herkese en azından bir kere vurmasını diliyorum...

KİMDİR?
Nezihe Ertürk,İzmir Karşıyaka’da doğdu. Karşıyaka Kız Lisesi ve Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Bilgisayar Bölümü mezunu. 14 yıldır Ertürk Turizm’de Genel Müdür olarak görev yapıyor. Evli ve 2 çocuk sahibi.