Emre Kara

İki aydır buralara tek kelime yazmadım. Ben Tarkan mıyım, bu kadar ara veriyorum?

Tarkan demişken, Megastar bugün bir şarkı daha çıkardı. Bu ne hız be Tarkan? Altı ayda ikinci şarkıyı çıkardın! Biz alışmıştık senin dört yıllık aralarına. Sudan çıkmış balığa döndük vallahi.

Yarından sonra yeni şarkının ismiyle müsemma 'Tarkan Bir Güzellik Yaptı' başlıklı haberleri okumadan önce ilk yorumları ben bırakayım şuraya.

Şarkının ismi 'Yap Bir Güzellik'. Tarkan ve Ozan Çolakoğlu üretimi. Tarkan mayısta Barselona'ya gitmiş, stüdyodan görüntüler paylaşmıştı.

Neden İstanbul'da değil de Barselona'da buluşmuşlardı?

Gülşen ve Ozan Çolakoğlu önce Londra'ya sonrasında Barselona'ya taşınmıştı. Bu, çiftin oğlu Azur Benan Çolakoğlu için verdikleri ortak bir karardı. Gülşen sadece konserler için Türkiye'ye gelip gidiyor ve bildiğim kadarıyla otelde kalıyordu. 2022'de sayısız konser yapınca yerleşik yeri değişti mi bilmiyorum.

Şarkıya dönelim. Klip bu akşam Youtube'da yayınlanacak. Barselona'ya gitmişken bir İspanyol klibi yakışırdı aslında ya da klibin bir

2017'de İrem Derici ile formula araba pistinde fotoğraf çekimi ve röportaj yapmıştık. O zamanlar çok zayıflamıştı hatırlarsanız. Belki de ülkece en büyük derdimiz İrem'e biraz kilo aldırmaktı.

O çekimde İrem giyeceği tüm kombinleri kendi yaptı. Her stilin hikayesi vardı. Bir tanesi 'savaşçı İrem'di. 'Herkese, her şeye rağmen kendi bildiğini okuyan ve ayakta dimdik duran İrem bu halim' diyordu. Ne fotoğraflar çıkmıştı var ya ortaya... Bir de İrem öyle vermişti ki manşeti bana; 'silikon taktıktan sonra kadınlık oranım %99'a çıktı' diye. Basının her organında bu röportajın yansımalarından tut da, internet sözlüklerinde başlık açıp tartışacak kadar...

Şimdi yıl olmuş 2022 ve ben neden bu hikayeyi anlatıyorum?

Çünkü İrem ne yapsa konuşuluyor. Yetenekleri ve zekası bir tarafa 'star' hayatını sansasyonel çıkışlarıyla besliyor. Magazine şahane malzeme veriyor.

Sahnelerde şıklık yarışını başlatan ve meslektaşlarına yön veren ilk isim şüphesiz Gülşen! Seri konserler vermeye devam etse bile son haftalarda sahne fotoğrafları paylaşmayı bıraktı. Sanıyorum ki kendi başlattığı bu akıma noktayı da kendisi koydu.

Aslında gündeme dair paylaşımları dışında Gülşen, bir süredir sosyal medyada full sessizlikte olmasına rağmen kendisinden konuşturmaya devam ediyor. Hem 'Bergen' albümündeki 'Sen Affetsen Ben Affetmem' hem de sahnelerdeki performanslarıyla magazini büyük besledi.

Şimdi...
Konuyu çevirelim Gülşen'in yarın çıkacak single'ı 'Lolipop'a. Daha resmi olarak yayınlanmadan internete düşen kapak fotoğrafı magazin masalarında konuşuladursun...

Biz gelelim ilk kez benim yazacağım şarkı hakkındaki detaylara...

Öncelikle şunu söyleyebilirim; Lolipop daha önceki hiçbir Gülşen şarkısına benzemiyor, yanından geçmiyor.

'İltimas' ya da 'Seyre Dursun Aşk' gibi bir şarkı bekleyen Gülşen dinleyicilerini tatmin etmeyebilir.

Ama...

Az önce Esin Övet'in bugünkü köşesini okudum. Sevgililer Günü'ne dair iyi tespitler yazmış. Diyor ki; 'Gerçekten tartışabiliyor, birlikte gülebiliyor ve ilişkinin ilk gün heyecanını hala hissediyorsanız her gün Sevgililer Günü...'

Konu aşktan, sevgiden açılınca söylemek istediğim bir şeyler oluyor mutlaka.

14 Şubat'a aşırı bir anlam yüklemeye gerek yok. Bugünün bir de yarını var. Gereksiz beklentiler 15 Şubat sabahı hayal kırıklığıyla uyandırmasın aman.

Tamamen yok saymaya gerek var mı? Aşka dair bir hatırlatma, enerjiyi bir gün için tümüyle sevgiliye vermenin kimseye zararı olmaz.

Hani pazar gününü temizliğe, çarşamba gününü pazar alışverişine ayırırsın ya... 14 Şubat da böyle bir yıllık rutin aslında.

Takvim 14 Şubat'ı gösterince beyin alarm veriyor ve 'Hadi kalk sevgilin için küçük bir sürpriz hazırla' diyor. Bunu dert edinen varsa diyebilirim ki; 'Keşke tüm dertlerimiz böyle olsa'.

Hediye konusuna gelince...

İmkanlar el verdiğince pahada değerli bir alışveriş yapmak da mutlu edebilir, e

Birbirinin aynı yarışmalardan sonra orijinal ve taze hissettirdi bu format. İhtiyacımız olan absürtlük dozajını ciddi miktarda karşıladı 'Maske Kimsin Sen'.

İlk bölümlerini izledikten sonra yakın arkadaşımla şöyle bir diyalog gerçekleşti aramızda.

- Maske Kimsin Sen yarışmasını izledin mi?
- O ne yahu?
- Hani Eda Ece'nin jürisinde olduğu program.
- Kanalları zaplarken gördüm de ben onu 'Yasak Elma'da geçen bir bölüm sandım. Eda Ece neden 'Yıldız'ı oynar gibi davranıyor ki orada?

Formattan haberi olmayınca gerçekten de böyle sanmış olayı bizim Mert. Haliyle günlerdir gülüyoruz bu olaya.

Gelelim yarışmaya. Eda Ece ile yüz yüze tanışmak kısmet olmadı henüz. Beş sezondur aralıksız canlandırdığı Yıldız karakterine mi dönüşmeye başladı ya da kendi karakterini olduğu gibi Yıldız karakterine mi kattı bilemiyorum.

Pazartesi akşamı yapımcı İlyas Aytekin'in medya sektöründeki çalışanlara özel organize ettiği yeni yıl yemeğinde buluştuk. Ortaköy Melanj'da gerçekleşen buluşma için sahnede Mert Davran vardı.

Gözümüzün seçemeyeceği kadar ünlü ismin olduğu gecenin yıldızı şüphesiz Erdal Özyağcılar oldu. Bu tür gecelerde genellikle bir kasıntılık olur. Erdal Bey gecenin başından itibaren hiç oturmadan o kadar keyifle eğleniyordu ki, gözden uzak olayım diye arka masada oturmayı tercih ettiğim beni bile en öne gelmeye teşvik etti. Aynı masada Erdal Bey'in eşi Güzin Özyağcılar, oyuncu Cemal Hünal, Öznur Serçeler, Sahra Şaş ve menajer Mustafa Ayata gibi isimler de vardı.

Gecenin ilerleyen dakikalarında sahnede solistin terlediğini fark edince, Erdal Bey aldı yerden vantilatörü tuttu sahneye. Dakikalarca tuttu hem de. Oyunculuk sektörünün dev isimlerinden birinin bu kadar içten ve bizden olduğunu görmek nasıl güzel geldi anlatamam.

DOHA'YA HAYRAN KALDIM
Katar'ın incisi dedikleri Doha'ya üç günlük bir seyahate

Pazartesi günü Saffet Emre Tonguç'un Galataport'taki davetindeydik. Lansmanda bir grup kalabalık sohbet ederken konu bir ara Ajda Pekkan'ın yeni albümünden çıkış şarkısı "Bi' Tık"ın klibine geldi. Ajda Hanım "Bu artık sonuncu albümüm" açıklamasını yapmıştı. Albüm haftalar öncesinden çıkmasına rağmen klip bir türlü yayına girememişti.

Sektörden aldığım duyumlara göre klip pek çok kez ertelenmiş. Bazen kostüm, bazen de senaryo gereği bir türlü Ajda Hanım'ın içine tam olarak sinmemiş. Hatta ilk başta retro tarzda çekilmesi planlanan klibi Ajda Hanım bir gece öncesinden iptal etmiş ve "Daha fütüristik bir şeyler çekmeliyiz" demiş.

Sonrasında Nihat Odabaşı ile bu yılın en iyi klibine imza atmışlar. Klipte bambaşka Ajda'lar var. Tabii bu eşsiz şarkıda emeği geçen iki isim daha var. Birisi söz yazarı ve bestecisi Şehrazat Hanım, diğeri de düzenlemesine imza atan Ozan Çolakoğlu.

Youtube'da klibin altında Musa Osman Karatosun isimli dinleyicinin yorumu dikkatimi çekti. Diyor ki; "Klip aslında çok derin bir şeyi

Bu sene Harbiye Açıkhava konserlerini bile yapmayınca Tarkan'ı kaybetmeye başladığımızı düşünmüştüm. Türkiye'nin popüler e-ticaret platformlarından biriyle yaptığı reklam anlaşmasından sonra Megastar'ın enerjisi sanki yerine geldi.

İddialara göre; markayla çektikleri ilk reklam filminden alınan ücret 30 milyon TL. Benim piyasadan duyumlarım bu rakamın 15 milyon TL olduğu şeklinde.

Okurken insanın dudakları uçuklasa bile cirosu 7 milyar TL'den fazla olan bir marka için bu rakamlar okyanustan alınmış bir bardak su.

Söz konusu Tarkan olunca o işin ses getirmemesi, işbirliğine çok büyük katkılar sağlamaması mümkün değil. Üstelik bu reklamın senaryosunda başrol kurye rolünde oynayan Rojhat Özsoy'a verilmiş.

Yetenekli bir genç belli ki, yolu dilerim uzun olsun. Tabii müzik kulağı iyi olanların "gözlerinden okunuyor - beni seviyorsun" geçişindeki ton değişiminden rahatsız olacağını düşünüyorum. Neden mi? Çünkü bir projeyi hangi amaca hizmet ediyor diye değerlendirmek yerine, eleştirmeyi daha çok sevdiğimiz