Bitmeyen müzik aşkı...
11 Ekim 2017 akşamı Kültürpark Tenis Kulübü’nde tarihi bir konser var. 1973 yılında kurulan 21. Peron yeniden sahnede olacak. 11 Temmuz 1973’te saat 11.00’de, Konak 11 numaralı otobüs durağında Alp Gültekin, Seyhan Eriş, Halil Yıldırım, Andreas Wildermann, Aron Şerez ve Haluk Öztekin’in buluşmasıyla kurulan grup, yıllar sonra yine sahnede olacak. Grupta bugün diş hekimi Erden Erdem davul, genel cerrahi uzmanı Dr. Gökhan Akçay basgitar, ortopedi uzmanı Doç. Dr. Haluk Öztekin gitar, dahiliye uzmanı Dr. Andreas Wildermann tuşlu çalgılar, Devlet Senfoni Orkestrası sanatçısı Alp Gültekin keman, viyola ve dermatokozmetik uzmanı Ahmet Saka İfis vokalde yer alıyor.
79 yılına ışınlanalım. Grubun Eurovision yarışması 1979 Türkiye finalinde ‘Seviyorum’ şarkısı, halk jürisinin oylarıyla birinci seçildi. Solist, o zaman Maria Rita Epik. Yarışma, İsrail’de yapılıyordu. Bir öğrendik ki, Araplar petrol vermez diye yarışmadan çekilmişiz.
Grup, kurulduktan sonra Bornova’da bir Levanten köşkünde provalara başlar. Dönem Anadolu rock dönemi, onlarda progresif rock ve yerel ezgileri harmanlayıp özgün bir tarz oluşturur. Konserler başlar, Ümit Tunçağ’ın TRT 3 programlarına, İzzet Öz’ün Metronom ve Sihirli Lamba adlı televizyon programlarına katılırlar. 1977 yılında Denizli Altın Horoz Müzik Yarışması’nda, jüri üyesi yapımcı/müzisyen Şanar
Sadece İzmir’de
En büyük özellikleri, İzmir dışında hiç konser vermemiş olmaları. İzmir Fuar Açıkhava Tiyatrosu, Atatürk Spor Salonu, çeşitli sinemalar ve okullarda sahne aldılar. Eurovision parçasının da yer aldığı ‘Tanışma’ adlı albüm, Nisan 1979’da üç hafta sonu gibi kısa bir sürede kaydedildi ve Hey dergisinin albüm listesinde 6.’lığa kadar yükseldi. 1979 yılında mesleki koşullar nedeniyle dağılmak zorunda kalan grup üyeleri, 35 yıl sonra orijinal kadroyla yeniden müzik yapmaya karar verdi. 2013 yazında kaydedilen albüm ‘Tapon’, Anadolu ezgilerinden beslenen, bazen folklorik, bazen de progresif esintiler içeren yeni besteleri kaydetti. 2015 yılında kaydetmeye başladıkları ‘Sanki Hep Buradaydık’ albümü tamamlanmış durumda. Ağustos 2016’dan bu yana da ‘1973’ adlı senfonik progrock albümünün kayıt ve çalışmaları devam ediyor...
Yolda dinlenecek şarkılar
Yaz yolculuğu için bavullar toplanır, araba hazırlanır, yola çıkmadan en son kertede dinlenecek CD’ler veya bellek hazırlanır. Ben ise günler öncesinden müzikleri hazırlamaya başlarım. Bavullar nasıl olsa dolar. Son dönemlerde en sevdiklerimi bir araya topladım. Bir bölümü tek şarkı, bazıları ise ful albüm. Şöyle bir paylaşayım dedim. Popüler parçalar yanında biraz daha keşfedilmeyi bekleyen grup ve şarkıcılar tarzım olduğu için, öyle ortaya karışık, fakat kesinlikle neşeli bir liste oldu.
Blaudzun-To Be Lost in 87: Hollandalı Johannes Sigmond, indie folk türünün iyi temsilcilerinden, parçalarında ruh ve enerji yerinde.
Killers-The Man: Las Vegas kökenli rock grubundan kulakta kalıcı, ritmik melodisiyle sağlam arka vokalleriyle, kafayı sallatan bir parça.
Royal Blood-I Only Lie When I Love You: Brighton’dan rock sahnesine yeni düşen ikilinin 5 şarkılık EP’si, bu yılın aen başarılı işlerinden birisi oldu.
Gorillaz-Momentz: Blur solisti Damon Albarn’ın yan projesi olarak kurulan Gorillaz, 2001’de çıkardıkları ilk albümlerinden bu yana beni ve herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Yeni albümleri ‘Humanz’ı tümüyle bir dinleyin, sonra konuşalım. Favori şarkım ‘Saturn Barz’...
Alle Farben-Little Hollywood: Berlinli DJ Zimmer, ruhu neşelendiren şarkılarına devam ediyor.
Coldplay-Kaleidoscope-Coldplay’de 5 şarkılık EP’yle bu yazı boş geçmiyor. EP’de The Chainsmokers ortaklığında ‘Something Just Like This’ de var.
Arcade Fire-Everything Now: Kanada’nın bağrından çıkmış bu indierock grubu, alternatif sahneden baş altına yükselenlerden. Yeni albümlerinden ilk single fazlasıyla çoşkulu.
Kesha-Praying-Özel yaşamında sorunlu şarkıcılardan nedense iyi şarkılar çıkar. Kesha, genç yaşına rağmen çoktandır bu sosyal kategoride, şarkısı da bu kural gereği süper.
Broken Social Scene-Hug Of Thunder: 19 müzisyenle dünyanın en kalabalık indie rock grubu olmalılar. Albümle aynı taşıyan bu şarkılarına bayıldım.
HAIM-Wants You Back: HAIM, Los Angeles’lı 3 kız kardeşten kurulu rock grubunun ikinci albümü, yılın şu ana kadar en fazla satan plaklarından oldu. Efsane kız rock grubu ‘Heart’ sonrası bu mevki boştaydı.
Tom Misch-South Of The River: Ruhumu son zamanlarda en fazla dinlendiren multiyetenek müzisyen Misch, soul, caz, blues arası giriş çıkışlar çok güzel.
Ellbow-Gentle Storm: 29 yıllık bir kariyer 7 stüdyo albümü, solist Guy Garvey’in büyüleyici sesi, sonuncusu ‘Little Fictions’, tüm albüm olarak dinleyin, boş parça yok.
Cage The Elephant-Sweetie Little Jean: Kentucky kökenli gruptan yeni single, hoş bir rock funk harmanı, arka planda yaylılar çok güzel gitmiş.
Astris S-Breath: Norveçli, 21 yaşındaki Astris, ilginç bir sese sahip. Çocuksu, kedimsi... Parçaları tempolu ve coşkulu.
