Düşünenlerin Düşüncesi

Düşünenlerin Düşüncesi

dusunce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bülent Akarcalı
Yunanistan kadar bir komşusuna karşı sürekli dengesiz, bencil davranan, gizli bir aşağılık duygusu içerisinde kıvranan, kimi zaman en gülünç durumlara düştüğünü fark etmeyen, gerçekleri görmekten, öz eleştiri yapmayı aklına dahi getirmeyen, kendini tutamayıp en aşağılık davranışları sergilemekten kaçınmayan ikinci bir ülke var mıdır diye araştırdım ama bulamadım.

Kuzey Kore dahi Güney Kore’ye karşı bir Yunanistan’ın Türkiye’ye yönelik davranışını sergilemiyor.

Türkiye söz konusu olunca, Yunanistan, birkaç istisna hariç, tam anlamıyla şizofrenik, yani gerçekle gerçek dışı olguları ayırt edemeyen, kendi yarattığı girdaplar içerisinde boğulan, sağlıklı düşünemediği için duygu ve davranışlarını kontrol edemeyen ciddi biçimde hastalıklı ve dolayısıyla tehlike bir ruh haline sahip bir Devlet ve Millete dönüşmüş bir durumda.

Haberin Devamı

Türkiye’ye yönelik beyanlar

Şöyle bir baktığımızda:

- Bir Alman firmasının Türkiye’de ürettiği virüs maskelerine karşı tepkileri

- Türkiye’nin askeri tehdidine karşılık vermeye hazırız,

- Avrupa’nın tek nükleer gücü Fransa, Yunanistan saldırıya uğrarsak bizi savunacak,

- ABD ile Savunma Protokolü yapıp, Türkiye’yi bu füzelerle vuracağız,

- Savaş tehdidi altındayız, Türkiye’nin adaları silahsızlandırma çabaları savaş hazırlığıdır,

- Avrupa Birliği, Türk ekonomisi için devasa bir sorun yaratabilir.

- Türkiye’nin silahlı saldırısı karşısında, 2009 Lizbon Anlaşması’nın “eğer bir AB üyesi ülke saldırıya maruz kalırsa, diğer ülkelerin saldırı altındaki ülkeye yardım ve destek sağlaması” maddesini harekete geçiririz,

- Kendi devasa dış borcuna ve ekonomik yetersizliğine bakmaz, kalkar Türkiye’deki ekonomik kriz tüm bölge için tehdittir der, ve yazmayla-saymayla bitmeyecek bir sürü saçmalık dolu beyanlarıyla bizi saldırgan gösterme politikası güderek mağdur ülke durumuna yatarlar!

Beyanların yetmediği yerde:

-  Cumhurbaşkanımız Arnavutluk’u ziyaret eder, ertesi günü Yunanistan’da “Türkiye bizi kuşatıyor” yaygaraları kopartırlar,

-  Atina’da Camiye, Müftü seçimine izin vermeyip Aya Sofya’ya karışmaya kalkarlar!

Haberin Devamı

Ülkemize karşı sürekli horozlanan bu tavuğun ekonomik çapı, gücü nedir?

Nüfus 10.6 milyon, ortalama 40 milyar ihracat, 60 milyar dolar ithalat, turizm geliri 7 milyar dolar,

milli gelir 325 milyar dolar, dış borç 466 milyar dolar yani milli gelirin neredeyse 1.5 katı.

Türkiye ise, Nüfus 84 milyon, ortalama 225 milyar dolar ihracat, 270 milyar dolar ithalat, turizm geliri 25 milyar, milli gelir 750 milyar dolar, dış borç 445 milyar dolar yani milli gelirin yüzde 60’ı. Ve yalnız 450 organize sanayi bölesinde 55.000 sanayi tesisiyle tam bir üretim üssü.

İtalyan dostun tespiti; Sanayisiz bir ülke

Yıllar önce bir İtalyan dostumla Venedik’ten feribota binip Yunanistan’ın Adriyatik denizi kıyısından arabayla İstanbul’a gelmiş ve ülkeyi boydan boya geçmiştik. Türkiye sınırlarına girdikten bir süre sonra İtalyan arkadaşım aynen şunları söyledi “bütün Yunanistan’ı geçtik yol boyu bir tane fabrikaya, sınai bir tesise rastlamadık, Türkiye girdik neredeyse adım başı bir fabrika görüyoruz” demişti.

Haberin Devamı

1 Ocak 1981’de AB üyeliği ile rahata kavuşan Yunanistan, 40 yıl boyunca AB’nin sürekli akıttığı paralarla uyuşmuş, ticari ve sanayi girişimciliğini yitirmiş, ciddi bir üretim gücü olmayan bir ülkeye dönüşmüştür.

Yunanistan, Türkiye’nin iyi geçinilecek bir sanayi ve ticari güç, tehdit değil bölgede istikrar unsuru olduğunu, bizle boy ölçüşmeye kalkacağına iş birliği yapmasında yarar olacağını, Türkiye’nin herhangi bir komşusuna saldırmayı hiçbir zaman düşünmediğini, ama kendisinin başta PKK ve FETÖ unsurları olmak üzere komşusu aleyhine her türlü terör örgütünü desteklediğini, Lozan Antlaşması’na uymadığını, Ege’nin kendisine ait bir olmadığını anlamak zorundadır.

Bir anı alıntısı

Dz. Kur. Alb. N. İsmet Hergürşen’den bir anı aktarayım;

“Her tatbikat sonrası katıldığım brifinglerin birinde Yunan firkateyni Adrias’ta, salona girdiğimde ilk dikkatimi çeken, Sarayburnu önlerinde üç Yunan savaş gemisi ve Ayasofya’yı konu eden duvarda asılı yağlı boya tablo olmuştu. Gösterilen davranış, Yunan ülküsü ‘Megali İdea’ algısını Yunan askeri personel üzerinde oluşturma ve gelen müttefik ülkelerin personelini de etkilemek olduğu sonucuna varmıştım. Buna karşın aldığımız emirler bir o kadar açık ve bir o kadar netti; ‘Yunanlıların yapacağı ya da yapmaya girişecekleri tahrike kapılınmayacak’tı. Toplantı bitiminde bizi uğurlamakta olan Harekat Subayı’na; ‘Gemileri Sarayburnu’na getirerek masrafa girmenize gerek yok, bizler sizi İstanbul’da en iyi şekilde ağırlar ve Ayasofya’yı da ziyaret etmenize olanak sağlarız’ diyerek, huzur içinde gemime dönmüştüm.

Bizzat yaşadıklarım çerçevesinde irdelediğimde anlaşılan o ki, Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı asırlardan beri bıkmadan usanmadan yürüttüğü ‘Düşmanca Niyet’ bitirilmeyecek, hatta sonsuza kadar sürdürülecektir.”

Sonuç

Bütün bunlara bakınca ben de, Yunanistan’ın aslında, Türkiye’yi bir tehdit olarak değil de bir Hedef olarak gördüğünü ve tüm politikalarıyla ABD ve AB’yi bu yönde şartlandırıp, kalıcı bir algı yaratıp mağdur bir ülke görünümüyle, kendini savunmak için, Türkiye’ye saldırmaktan başka çaresi kalmadığı gerekçesiyle bir çılgınlık yapabileceğini ciddi ciddi düşünmememiz gerektiğine inanmaktayım.

(*) abuk sabuk-saçma sapan konuşma, saçmalama.