“TBMM, çalışmalarının usul ve esaslarını belirleyen, kendi iradesiyle ortaya koyduğu kuralları içeren içtüzük hükümlerine göre yasama faaliyetlerini yürütmek durumdadır”
Kuvvetler ayrılığı erkleri yasama, yürütme ve yargı organlarının çalışma usul ve esasları kanunlar da ve içtüzükler de düzenlenmiştir. Anayasa’nın 9. maddesi hükmü gereği, Türk milleti adına yargı yetkisini kullanan mahkemelerin görev ve yetkileriyle çalışma usul ve esasları yargılama usul kanunlarıyla düzenlenmekte ve bu hükümlere göre faaliyetlerini yürütmektedirler. Anayasa’nın 149/5 maddesi hükmü gereği Anayasa Mahkemesi’nin çalışma esasları, bölüm ve komisyonların oluşumu ve iş bölümü kendi yapacağı içtüzükle düzenleneceği öngörülmektedir.
Anayasa’nın 7. maddesi hükmüne göre yasama yetkisi, TBMM’nindir. 95’inci maddesinde Meclis çalışmalarını kendi yaptığı içtüzük hükümlerine göre yürütüleceği belirtilmektedir. İçtüzük hükümlerinin esas ve usullerinin hukuki niteliği, yürürlükte bulunan kuralları ve bunların anayasal dayanaklarının, TBMM komisyonları ve Genel Kurul çalışmalarına katıldığım dönemlerde edindiğim izlenimler ve gözlemlerden yola çıkarak kaleme almanın toplumsal açıdan faydalı olacağını düşünüyorum.
Hukuki niteliği
1924 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu’nun 21. maddesinde “Meclis müzakerâtını kendi Nizamnamei Dahilîsi mucibince icra eder.” Anayasa’nın 95. maddesinin birinci fıkrasında “TBMM, çalışmalarını, kendi yaptığı içtüzük hükümlerine göre yürütür.” Yine 1961 Anayasası’nın 85. maddesinde içtüzüğe ait benzeri hükümler yer almıştır. Anayasaların bu hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, TBMM çalışmalarının usul ve esaslarını belirleyen kendi iradesiyle ortaya koyduğu kuralları içeren içtüzük hükümlerine göre yasama faaliyetlerini yürütmek durumundadır. İçtüzükte değişiklik öngören teklifler milletvekillerince Türkiye Büyük Millet Başkanlığına verilir. Bunlar hakkında, kanun teklifleri hakkındaki hükümler uygulanır. Anayasa komisyonunda incelendikten sonra, bu Komisyonun raporu esas olmak üzere, Genel Kurulda görüşülür ve sonuçlandırılır. İçtüzük değişiklileri, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararı olarak Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girer. Bu karara karşı iptal davası açma hakkı vardır. Anayasa’nın 151. maddesi hüküm gereği karara karşı, Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak 60 gün içinde dava hakkı kullanılabilir.
İçtüzük hükümleri, normlar hiyerarşisinde kanunlarla eşdeğerdedir. Bir konunun içtüzükte düzenlenebilmesi için meclisin çalışma alanı ile ilgili görev ve yetkiye ilişkin olması gerekir. Vatandaşların hukukunu ilgilendiren hükümlere doğrudan içtüzükte yer verilmez.
Yasama Meclisi’nin içtüzükleri, aynı adı taşımalarına karşın, Anayasa’nın 115. maddesi gereği Bakanlar Kurulu’nca çıkarılan tüzüklerden yetki, konu ve usul unsurları bakımından farklıdırlar. İçtüzükler, Meclis çalışmalarının etkinliğini ve verimliliğini, Meclis iradesinin doğru olarak yansımasını belirleyen, iktidar-muhalefet ilişkilerini büyük ölçüde etkileyen temel kurallardır. Bu nedenle, içtüzüklerin hukuken ve siyaseten önemleri büyüktür.
Yürürlükteki içtüzük
Halen uygulanmakta olan İçtüzük 1961 Anayasası’na dayanılarak çıkartılmış olan İçtüzüktür. 1982 Anayasanın geçici 6. maddesi “Millet Meclisinin 12 Eylül 1980 tarihinden önce yürürlükte olan içtüzüğünün Anayasaya aykırı olmayan hükümleri uygulanır” hükmü gereği uygulanmaktadır. Ancak, 1982 Anayasası ile kabul edilen tek Meclisli dönemle İçtüzüğü uyumlaştırmak için 16.5.1996 tarihli ve 424 numaralı kararla kapsamlı değişiklik yapılmıştır. Bununla birlikte içtüzükte 14 defa değişiklik yapılmış. Bu değişiklikler; 5.3.1973 tarih ve 584 numaralı kararla, 14.6.1973 tarih ve 586 numaralı kararla, 17.3.1977 tarih ve 641 numaralı kararla, 4.4.1977 tarihli ve 643 numaralı kararla, 19.9.1978 tarih ve 674 numaralı kararla, 20.2.1992 tarih ve 163 numaralı kararla,7.2.2001 tarih ve 713 numaralı kararla, 10.12.2002 tarihli ve 750 numaralı kararla,10.4.2003 tarihli ve 766 numaralı kararla, 30.6.2005 tarihli ve 855 numaralı kararla, 31.1.2007 tarihli ve 884 numaralı kararla, 2.6.2007 tarihli ve 894 numaralı kararla, 9.10.2007 tarihli ve 902 numaralı kararla yapılanlardır.
Halen uygulanmakta olan 5.3.1973 tarihli ve 584 karar numaralı TBMM içtüzüğü, 17 kısım ve 186 maddeyi içermektedir.
Sonuç
Anayasa’nın 95. maddesinin 2. fıkrasında meclisin çalışmalarını düzenleyen içtüzük hükümleri yapılırken, gözetilmesi gereken ölçü verilmiş ve bu ölçünün siyasi parti gruplarının, Meclisin bütün faaliyetlerine üye sayısı oranında katılımlarının sağlanması olduğu belirtilmiştir. Anayasa, İçtüzüğe büyük önem atfetmesinin nedeni, TBMM’nin çalışma iradesini etkin ve verimli kılmak, siyasi parti gruplarının bütün Meclis faaliyetlerine üye sayısı oranında katmaktır. Yasama görevinin niteliği, genelliği, asilliği, devredilemezliği, önem derecesi ve milletvekillerinin konumları gözetildiğinde; çalışma usul ve esaslarının eksiksiz, günün koşullarına uygun olarak düzenlenmesi esastır. TBMM, zamanı verimli ve etkin kullanarak yasama görevinin yerine getirmesindeki en önemli temel etkenin, çerçevesi hukuken iyi çizilmiş, esasları eksiksiz belirlenmiş kurallar içeren İçtüzük hükümleri olduğu gerçeğini gözeterek; ekonomik, sosyal ve siyasi hayatta meydana gelen değişimlerin sonucu İçtüzük hükümlerinde ortaya çıkan ihtiyaçların ve eksiklilerin giderilmesinde, üstün yarar olduğu düşünülmektedir.
Ali Em
1976’da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Yurdun çeşitli yerlerinde hâkimlik görevlerini yaptıktan sonra, Adalet Bakanlığı’nda Kanunlar Genel Müdürlüğü görevinde bulundu. 2002’de Yargıtay Üyeliğine, 2007’de Yargıtay Büyük Genel Kurulunca Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyeliğine seçildi ve daha sonra Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı görevinde bulundu. Kanun hazırlama komisyonlarında görev aldı. Türk Medeni Kanunu (Anonim), Anayasada Yargının Yeri ve Kanunları, Milletlerarası Andlaşmaları Uygulama Tekniği, Kanunların ve İdari Düzenleyici Tasarrufların Yapım Tekniği gibi eserleri bulunmaktadır.