Cumhurbaşkanı’nın çağrısına İYİ Parti yanıtı: Yeni Anayasa seçim sonrasına bırakılsın
İYİ Parti’nin bu hafta yaptığı Genel İdare Kurulu toplantısından kendi adaylarıyla yerel seçime girme kararı çıktı. Ancak deyim yerindeyse İYİ Parti bu kararına başta CHP safları olmak üzere bir kesimi inandırmakta güçlük çekiyor gibi. Parti Sözcüsü Prof. Dr. Kürşad Zorlu ise “ittifak yok, iş birliği başka bir şey” dedi. Zorlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısı konusunda ise yerel seçim sonrasına işaret etti. Yeni Anayasa konusunda kırmızı çizgileri olduğunu söyleyen Zorlu, geri adım atmayacakları noktaları anlattı.
İYİ Parti’nin ittifaklara tamamen kapıyı kapatıp kapatmadığı tartışılıyor. Tamamen kapattınız mı? Kapı aralıksa ne kadar ve ne gibi şartlarla aralık?
Evet bu konuda net bir karar alındı. İttifak yok. Zaten 2023 seçimlerindeki oy pusulasının ortadan kalkmasından sonra hukuken de bitmişti. Biz bugün ittifak sisteminin bu haliyle uygulanış biçiminin siyaseti ve toplumsal uzlaşıyı, çoğulculuğu ve milletin tercih yapabilme hakkını her geçen gün yok ettiğine inanıyoruz. Seçmen iki kutup arasında bir sarkaç gibi adeta kıskaca alınıyor. Üstelik yerel seçimlerde hukuken bir ittifak zorunluluğu yok. İlçe bazlı o yörenin kendi ihtiyaçlarıyla meşruiyet kazanacak, sağlanabilecek iş birliği başka bir şey. Zaten sayısı da sınırlı olur. Hatta 2019 Ahlat ve Iğdır örneğini hatırlarsak biz burada o yörenin ihtiyaçlarıyla ve hiçbir müzakere yürütmeksizin karar aldık. Şimdi ülkemiz için tüm bu hassasiyetleri dikkate alarak ‘gelin ayrı ayrı seçime girelim’ dedik. Şu ana kadar bizim dışımızda kimse bu kararı almaya cesaret edemedi.
Kimilerine göre, İYİ Parti’nin özellikle büyükşehirlerde aday çıkarması hem kendisine hem de muhalefete kaybettirecek. Siz her koşulda ‘ya herro ya merro’ diye mi hareket edeceksiniz?
Aslında mevcut tablonun kime kazandırdığı ortada. Siyasi iktidar karşısında düşmanlaştıracağı ve bunu da halka geniş propaganda aracıyla tahkim edeceği bir ittifak fotoğrafını konumlandırmak istiyor. Bu durum kimin ekmeğine yağ sürüyor? Muhalefet olarak son 20 yılda olanları iyi hatırlamak ve ders çıkarmak gerek. ‘Ya herro ya merro’ işine gelince, İYİ Parti’nin kuruluş öyküsünü iyi hatırlamak lazım. Ne güçlüklere, zorluklara karşı bugün hala Türk siyasetinin nefes alma alanıyız. Parti binamıza gelenler bilirler büyük harflerle şöyle yazar; ‘Medeniyet yolunun taşlarını sadece cesurlar döşer’.
Bazı görüşlere göre siz yerel seçimde kaybetmeyi de göze aldınız çünkü asıl hedefiniz 2028 genel seçimi. Doğru mu bu yorum?
Elbette alacağınız bir kararın orta ve uzun vadede de sonuçlarını irdelemeniz lazım. Biz Türkiye’yi merkezine alarak her bölgeyi, her insanımızı kapsayacak siyasetin adresi olacağımıza inanıyoruz. Oysa şu an Türkiye’de iki kutbu yönlendirenlerce ‘bir taraf bize oy versin konsolide olsun diğer tarafı istemiyoruz’ anlayışıyla hareket tarzı belirleniyor. Bu durumda da Cemil Meriç’in dediği gibi herkes kendi adasında muzaffer… Ama biz kararlıyız bu büyük aileyi yeniden konuşabilir, yeniden ‘biz Türkiye’yiz’ diyebilecek bir siyasi iklimin fitilini ateşleyeceğiz. İşte bu bakımdan milletimizin 2024 yerel seçimlerinde bize vereceği destek 2028’in de anahtarını ve en iddialı partisini beraberinde getirecek.
Ekrem İmamoğlu’nun ‘hala müzakere edilebilir’ ve Mansur Yavaş’ın ‘seçime kadar köprünün altından daha çok sular akar’ açıklamalarına ne dersiniz?
Partimizin Genel İdare Kurulu (GİK) kararı açık. Kendi adaylarımızla seçime gireceğiz. Adaylarımızı da aday adaylarımız arasından teşkilat ve halkın eğilimlerini dikkate alarak belirleyeceğiz.
Aday belirleme yönteminiz ne olacak? Anketlere başvuracak mısınız?
Bu konuda GİK, başkanlık divanımızı yetkilendirdi. Genel olarak hem teşkilatlarımıza soracağız hem de o yöredeki vatandaşlara. Onların bizim aday adaylarımıza yönelik eğilimleri…Ancak bunun yöntemi ve zamanlaması sanırım önümüzdeki hafta şekillenir ve açıklarız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısı konusunda partinizin görüşü nedir? CHP Genel Başkanı birlikte anayasa yapmak için öncelikle özür dileme şartı koştu…
Bir süredir anayasa konusu gündeme getiriliyor. Elbette mevcut anayasaya ilişkin bizim de görüşlerimiz var. Değiştirilemeyecek maddeler, 66.madde (Türk vatandaşlığı) gibi kırmızı çizgilerimizi de zaten ortaya koymuştuk. Buradan asla bir geri adıma müsaade etmeyiz. Örneğin “milletin çeşitliliği” gibi bir ifade kullandığınız da sormazlar mı bu milletin adı nedir diye… Türk Milleti elbette ve bu tüm anayasanın ruhuna yansır ve yansımalıdır. Ancak bugün ülkenin geldiği kutuplaşma ve anayasa konusunun yerel seçimlerde rekabette bir araç olarak kullanılması ihtimalini dikkat aldığımızda, bu tartışmaların seçimlerden sonraya bırakılmasının ülke ve millet için en doğru karar olacağına inanıyoruz.
