Hayatımızın en önemli kararı nedir?

23 Nisan 2013

Başarılı veya başarısız, mutlu veya mutsuz olmamızı belirleyen en önemli etken, verdiğimiz kararlardır. Peki, hayatımızdaki en önemli karar hangisidir?

Bana sorarsanız insanın hayatında verdiği en önemli karar evlenme kararıdır. Evlenme kararı, insan yaşamını en çok etkileyen karardır. Bu kararı ne kadar doğru olarak verirsek o denli mutlu sağlıklı ve başarılı oluruz.

İnsan hayatını mutsuz bir evlilik kadar etkileyen çok az şey vardır.

Gençlik yıllarımda evlilikle ilgili yeterli bilgiye sahip değildim.

Evlilik hakkında hiç de yeterli bilgiye sahip olmadığımı yaşayarak gördüm. İşte bu nedenle henüz evlenmemiş olanların evlilik kararı verirken dikkatli olmalarını diliyorum.

Öncelikle evlilik bir kadın ve erkeğin birlikte uzun bir yaşamı el ele, sevgiyle, acı ve tatlı günleri ile tüm yaşamı paylaşmaları, zorluklara birlikte göğüs germeleri, gerektiğinde her türlü fedakarlığa hazır olmalarıdır.

Evlilik bir son değil başlangıçtır. Ve uzun bir yolda yaşam ırmağında elele akmaktır.

Bazen yıldızların altında şiir okumak, bazen omuz omuza zorlukları yenmeye adanmaktır.

Yazının Devamı

“Ben böyleyim asla değişemem” Ben değiştim, siz de değişirsiniz

18 Nisan 2013

Sen neye nasıl bakarsan o da sana öyle bakar

Hz. Mevlana

“35 yaşında 7 yıllık evli bir erkeğim. Eşimi çok seviyorum. Ancak öfkemi kontrol edemediğim için zaman zaman onu kırıyorum.

Sonra pişman olup özür diliyorum. Ama iş işten geçmiş oluyor.

Geçen hafta yine aramızda kavga çıktı. Kontrolümü kaybetmişim. Ağır sözlerim nedeniyle evi terk etti.

Şimdi annesinde kalıyor. Kaç kez telefon açıp özür diledim. Ancak ‘Seni artık affetmeyeceğim,’ diyor.

Yaptıklarımdan dolayı çok pişmanım. Ancak benim değişmem mümkün değil, ben böyleyim. Sinirlendiğimde gözüm hiçbir şeyi görmüyor.

Evliliğimi de yıkmak istemiyorum. Çocuklarım da çok küçük. Ne yapacağımı bilemiyorum. Bana bir yol gösterin.”

Yazının Devamı

“Bana dokunmasını istemiyorum” eşi uzaklaştıran 15 hata

15 Nisan 2013

“33 yaşında bir kadınım. Eşimle birbirimize aşık olarak evlendik. Evliliğimizin ilk yıllarında çok mutluyduk.

Ancak son birkaç yıldan bu yana eşim bana dokunduğunda tiksiniyorum. Eşim artık benim evlendiğim adam değil.

Doğru düzgün duş almaz, dişlerini bile fırçalamaz. Bana karşı da son derece kaba… Ağzı da devamlı kokuyor.

Gece yanıma geldiğinde adeta kabus yaşıyorum. Bunu ona hissettirmemek için elimden geleni yapıyorum.

Ama hayat benim için çekilmez hale geldi. Evliliğimi yıkmak da istemiyorum. Ne yapacağımı da bilemiyorum. Bana yol gösterin.”

***

Değerli okurum, ne yazık ki bazı insanlar evlenince kendilerine gösterdikleri özenden vazgeçiyorlar. Oysa daha fazla dikkat etmeleri gerekir.

Yazının Devamı

Ertelemeler mucizeleri engelliyor

10 Nisan 2013

“Hayatı yaşamanın iki yolu vardı; Biri hiçbir şeyin mucize olmadığını düşünmek, diğeri ise, her şeyin mucize olduğunu düşünmektir.” Albert Einstein

Eşi tarafından boşanma davası açılan ve o ana kadar sadece para kazanmayı düşünen bir eşin pişmanlığı :”O benim biricik aşkımdır. Onun değerini beni terk edince anladım. Tüm yaşamını beni ve çocuklarımızı mutlu ve başarılı kılmak için harcadı.

Bense, işlerimden başımı kaldırıp gerçeği göremedim. Yaptıklarına teşekkür etmedim.

İş çıkışı, bir parkta el ele yürüyemedik. Birlikte bir tiyatroya, sinemaya gidemedik. Ben ona 'Seni seviyorum' diyemedim. Yaptığı o güzel yemeklere teşekkür edemedim. Sadece kızıp hatalarını yüzüne vuruyordum.

Şimdi yaptığım hatanın farkındayım ama kendimi affettiremiyorum. Beni terk etti. Ailesinin yanında yaşıyor. Ben de o eve giremiyorum.

Evliliğimi kurtarmak için bana bir çözüm bulun”

Bir iş adamı 10 yıllık pişmanlığını yukarıdaki sözlerle ve gözyaşları içinde ifade ediyor ve evliliğini kurtarmak için çözüm arıyordu. .

Ben de ona “Sevgisini haykırmak için hiçbir zaman geç olmadığını ‘Seni çok seviyorum’ yazılı bir pankart ve bir demet kır çiçeği ile eşini kapıda beklemesini” söyledim.

Yazının Devamı

Cinsel fantezimi anlattım, evliliğim tehlikede

5 Nisan 2013

“26 yaşında genç bir kadınım. Eşimle bir süredir aramız iyi değildi. Ancak ikimiz de boşanmayı düşünmüyorduk.

Bir akşam birlikte yemeğe çıktık. Geç saatlere kadar eğlendik. Uzun zamandır ilk defa bu kadar güzel vakit geçirmiştim. Ama mutluluğum uzun sürmedi.

Eve geldikten sonra yatak odamızda aramızda bir fantezi muhabbeti başladı.

Eşim bana ‘sırayla fantezilerimizi anlatalım,’ dedi. Önce o anlattı. Sonra sıra bana gelince ben de bir fantezimi anlattım.

O birden ayağa fırladı. ‘Bu ne biçim fantezi,’ deyip bana ağzına geleni söyledi.

Oysa benim o fantezimi anlatma nedenin biraz da onu kıskandırmaktı.

O akşam evi terk etti.

15 günden bu yana da eve gelmiyor. Telefonu kapalı. Bana bir mail atarak ‘Bu iş bitti, benim sana güvenim kalmadı, anlaşarak boşanalım,’ dedi.

Yazının Devamı

13 Maddede “Kadınlar aslında ne ister?” sorusunun yanıtı

31 Mart 2013

Değerli okurlarım, sadece paranın mutluluk getireceği yanılgısı ne yazık ki çok yaygın.

Birçok evlilikte “Kredi kartın cebinde, istediğini alıyorsun, daha ne istiyorsun? Konuşması sıklıkla yapılıyor.

Elbette paranın önemini yadsımıyorum. Ancak sadece paranın mutluluk getireceğini sananlar gerçekten yanılıyorlar.

İşte bir kadının eşinden neler isteyebileceği:

1)Koşulsuz sevmesini ve değerli görmesini,

2)Saygı göstermesini,

3)Güvenilir olmasını,

4)Bakımlı olmasını ve kendine özen göstermesini,

Yazının Devamı

O halde neden boşanmıyorsunuz?

27 Mart 2013

“36 yaşında üniversite mezunu bir kadınım. Eşimle bundan 8 yıl önce evlendik.

Evliliğimizin ilk yıllarından itibaren mutlu olamadım. Eşim beni hep aldattı. Bunu dahi görmezden geldim. Zaman zaman şiddet de uyguladı.

Çalıştığım şirkete, camları koyu renkli gözlüklerimle gittiğimde arkadaşlarım gözümün morardığını anlarlardı.

Eşim, bir işte birkaç aydan fazla çalışmaz, bir bahaneyle ayrılır. Ailesinden kalan mirasla geçiniyor.

Bense hep çalıştım. Gelir durumum da çok iyi, evin tüm ihtiyaçlarını ben karşılıyorum. Şu ana kadar her şeye katlandım.

Bundan bir ay kadar önce eşim bana yıllardır ilk kez çiçek getirdi. Çok sevindim ancak çok geçmeden nedenini anladım.

‘Biz bu evliliği yürütemiyoruz, artık ayrılalım, herkes kendi yoluna gitsin. Sen de ben de mutlu değilim,’ deyince, başıma kaynar sular döküldü.

Ben onun bunca sene kahrını çekerken o benden ayrılmayı düşünüyordu. Ben o kadar bağırmama rağmen bana karşı ilk kez hiçbir olumsuz tavrı olmadı.

Yazının Devamı

Mutsuzluğu ve başarısızlığı garanti eden 17 tanım

24 Mart 2013

Değerli okurum, hayatı kendimizi ve karşımızdakileri nasıl tanımladığımız çok önemli. Her yaptığımız tanım adeta kehanete dönüşüyor.

Bu tanımlar olumluysa olumlu, olumsuzsa olumsuz bir geleceği hazırlıyoruz. Bu nedenle alışkanlıklarla yapacağımız tanımlamalara dikkat etmemiz gerekiyor.

***

İşte sıklıkla kullanılan, mutsuzluğu ve başarısızlığı garanti eden 17 tanım

1)Evliliği hiçbir zaman başaramadım.

2)Doğru bir evlilik yapamadım.

3)Eşim beni asla anlamaz!

4)Eşimin aklı fikri alışverişte…

Yazının Devamı