Wallpaper dergisi yayın yönetmeni Tony Chambers haklı, bundan 10 yıl önce de aynı şeyi konuşuyorduk, yazılı basın bitti deniliyordu.
Oysa yazılı basın bitmedi, bitmeyecek.
Şimdi yazılı basının güç kaybettiği, eskisi gibi kâr edemediği ve dijital çağı yakalayamadığı tartışmaları devam ediyor.
Bir yandan kapanan gazete ve dergi haberlerine üzülüyoruz, bir yandan gazete ve dergileri internetten ücretsiz okumayı tercih ediyoruz, bir yandan da gazete ve dergiler yaşamalı diyoruz.
Çelişkiler içindeyiz...
Biz bunları tartışırken, dijital çağın en başarılı kahramanları ise geleneksel medyaya yatırım yapıyor.
Önce Amazon’un kurucusu Jeff Bezos 2013’te Wall Street Journal’ı aldı, sonra Steve Jobs’un eşi Laurene Powell Jobs The Atlantic dergisinin çoğunluk hissesini satın aldı.
Şimdi ise Salesforce.com’un kurucusu Marc Benioff ve eşi Lynne Benioff efsane Time dergisini 190 milyon dolara Meredith Corp’tan alacaklarını açıkladılar.
Yarın itibarıyla şehrin sanat ve tasarım konusunda en hareketli haftası başlıyor. İşte bu haftayı en iyi şekilde geçirmek için gün gün hızlandırılmış program.
Yaz bitti, şehre döndük, okullar açıldı, yeni sezon başladı, her ne kadar hâlâ kabullenemesek de...
Pazartesi itibarıyla şehre dönüşümüzü haftanın her günü, gece gündüz bir etkinlikten bir etkinliğe koşturarak kutlayacağız. Contemporary Istanbul, İstanbul Tasarım Bienali derken şehrin her köşesinde sanat ve tasarım olacak. İşte size, gün gün önümüzdeki haftanın gezme programı...
17 Eylül Pazartesi
Akaretler’de Art Weeks başlıyor, Bilgili Holding desteğiyle. Artweeks@Akaretler’de, yerli ve yabancı çok sayıda sanatçının eserleri iki hafta boyunca sergilenecek. Programa şöyle bir bakalım: “Clubfinearts”ın desteklediği Ekrem Yalçındağ “Duality&Infinitiy” sergisi, MERKUR Galeri’nin Suat Akdemir, Arzu Akgün, Bahar Oganer, Ozan Oganer, Mustafa Yüce, Zeynep Çilek, Şevket Sönmez, Abdülkadir Öztürk ve Nilay Özenbay karma sergisi, artSümer’in Gözde İlkin, Erdal Duman, Yasemin Özcan, Serkan Demir ve Onur Gülfidan karma sergisi, Aria Art Gallery’nin Beatrice Gallori ve Angelo Brescianini sergisi...
Ayrıca Akaretler’de Vogue Gallery’de, Vogue
"Ülkemizin en büyük zenginliği olan, sağlıklı bir toplum yapısı için çözümleri elinde tutan kültür alanı, iş insanlarımızı göreve çağırıyor.
İş insanları bu yeni sorumluluklarına, küresel düzenin temellerinden sorgulanmasını da içeren cesur yaklaşımlarla sarılmak zorunda. Çünkü yapılması gerekenlerin, iş insanlarının yararlarına kısa dönemde aykırı gibi gözüken reformları da içermesi kaçınılmaz görünüyor. Bu zorunluluk, yeni bir sosyal sorumluluk anlayışını gündeme getiriyor.
Kitapta ele aldığımız konuların pek çoğunda ‘küresel çözümler’ bekleyen büyük sorunlarla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Yani, artık dünyanın bütün sorunları bizim sorunumuz. Dolayısıyla, kendi ülkemizin sorunlarını göz ardı etmeden, küresel çapta işbirlikleri içinde harekete geçmek zorundayız.
Karşımızdaki riskleri gerçekçi bir iyimserlikle değerlendireceğiz...
Kapsayıcı ve katılımcı çözümler geliştireceğiz...
Genç kuşakların iş insanlarına ve siyasetçilerine, geleceğin liderlerine güveneceğiz...”
Bülent Eczacıbaşı, iş hayatında 45 yıla yaklaşan deneyim ve birikimlerinden yola çıkarak hepimizin okuması gereken bir kitap yazdı: “İşim gücüm budur benim”.
“Nejat Eczacıbaşı gibi iş dünyamızın kurucu liderleri, her
Hayatı havaalanı ve uçaklarda geçen yabancılarla konuştuğu-muzda daha iyi anlıyoruz THY’nin değerini.
Hepsi hemfikir, THY’nin birçok büyük havayolundan çok daha iyi olduğu konusunda.
Bunu yabancılardan duyunca daha da çok gururlanıyoruz tabii.
Zaten başka ülkelerin havayollarını denemek zorunda kaldığımızda da görüyoruz aradaki farkı, THY’nin gerçekten de rakiplerinden çok daha ileride olduğunu.
Konumuz bu değil, gururumuz THY’nin önceki gün paylaştığı yeni üniformaları...
Beğenirsiniz beğenmezsiniz o ayrı, renkler ve zevkler tartışılmaz...
Dünyanın en cool rock’n roll stilisti: William Gilchrist.
Efsane müzik grubu Rolling Stones’dan Jude Law’a birçok ünlü ismi giydiriyor.
“Çalıştığım bütün isimler zevk ve tarz sahibi, zaman kısıtlamaları olduğundan ben hayatlarını kolaylaştırıyorum” diyecek kadar tevazu sahibi.
Yaptığı işi someliyelik yapmaya benzetiyor.
“Müşteriyi ve durumu iyi anlayıp ona göre öneride bulunmak lazım” diyor.
Rolling Stones’un albüm kapağı fotoğraf çekiminde stilistleri zehirlendiği için gelemiyor ve bunun üzerine son anda kendisi çağırılıyor.
Grubun her üyesiyle çok iyi anlaşıyor ve o çekimden sonra Mick Jagger kendisini arıyor ve hiç sahne kostümü hazırlayıp hazırlamadığını soruyor.
“Hayır ama ekibin yardımıyla yaparım” diye cevaplıyor William Gilchrist.
23 Eylül’e kadar devam eden Londra Tasarım Bienali’nde Türkiye’yi Tabanlıoğlu Mimarlık “housEmotion” adlı enstalasyonuyla temsil ediyor
Londra’da T.C. Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç’in ev sahipliğinde toplanıyoruz. Londra Tasarım Bienali’nin direktörü Sumantro Ghose’dan bu yıl Londra Tasarım Madalyası ödülüne layık görülen Hüseyin Çağlayan’a birçok uluslararası isim var aramızda. Peki ama neden böyle bir kitle bir perşembe akşamı Londra’da bir araya geliyor? Londra Tasarım Bienali’nde Türkiye’yi temsil eden Tabanlıoğlu Mimarlık’ı kutlamak için. Tabanlıoğlu Mimarlık, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Londra Büyükelçiliği desteğiyle “housEmotion” adlı enstalasyonuyla bienale katılıyor.
Daha önceki yıllarda da Londra Tasarım Festivali kapsamında; 2015 yılında Tabanlıoğlu-Arik Levy işbirliğinde “Geçiş, Sıcak/Islak” başlıklı enstalasyonla Somerset House’da ve 2016 yılında Sabahattin Ali’nin “Kürk Mantolu Madonna” romanına atıfla “Beloved” isimli enstalasyonu ile Victoria & Albert Müzesi’nde yer almışlardı. Bu yılın Bienal teması olan “Duygusal Durumlar” başlığına mimari aracılığıyla bir karşılık veriyorlar. Önce Büyükelçi Abdurrahman Bilgiç, sonra Tasarım Bienali Direktörü Sumantro Ghose
Şehre döndük ama henüz şehir istediğimiz kadar hareketlenmedi, hâlâ yaz rehavetini üstümüzden atmaya, önümüzdeki sonbahar-kışa kendimizi hazırlamaya çalışıyoruz.
Oysa bu ay bizi canlandıracak, şehre döndüğümüz için sevindirecek birçok etkinlik var ardı ardına.
Şöyle hızlıca bir bakalım.
11-14 Eylül’de gerçekleşecek Moda Haftası’yla başlayalım.
Bu sezon da Zorlu PSM’de yapılacak moda haftasında tam 29 marka koleksiyonlarını sergileyecek.
Defileler sonrası ise Cantinery ve Morini’ye partilere koşulacak.
Yeme-içme sektöründe yabancı markaların Türkiye’ye getirilmesine alışığız ama Türkiye kökenli markaların yurt dışına çıkarma yapması bizim için hâlâ yeni bir şey.
Önce Nusr-et’in New York ve Miami’ye açılması, sonra Umut Özkanca’nın Dubai’de yarattığı Rüya’yı Londra’ya da taşıması derken şimdi de Boston’da Nahita açıldı.
Peki ama Boston’da açılan Nahita’nın bizimle ilgisi ne?
Nahita, D.ream’in Etiler’de ve Bodrum Yalıkavak Marina’da yer alan restoran-barı Fenix’in ABD versiyonu.
Adının farklı olmasına bakmayın, palmiyeli, mermer sütunlu dekorasyonundan sashimi, tacos ve Türk baharatlarının öne çıktığı Asya ve Latin Amerika menüsüne kadar Fenix’ten ilham alıyor Nahita.
Nahita ismi her ne kadar kulağa global bir marka gibi gelse de, aslında Türkçe bir kelime.
Şahenk ailesinin kökeni Niğde’nin eski adı, hatta Niğde’de yetişen özel bir patates cinsine de bu isim veriliyor.