YazarlarBugün mutlu bir gün

Bugün mutlu bir gün

19.04.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bugün mutlu bir gün

Bugün mutlu bir gün

Duygu Asena

BUGÜN benim için çok önemli bir gün. Kimbilir yeryüzünde kaç kişi için aynı ölçüde önemli bir gündür bugün.
Niye benim için önemli bir gün bugün? Tabii ki, ekranlarda gözümüzün önünde bir sürü adam soyunduğu için ve bu adamların şiş göbeklerini, kara kıllarını, tombul memelerini, sandaletli çirkin ayaklarını görüp de içim bir hoş olduğu için önemli değil.
Claudia Roth'un, "çok eşli olduğunu söyleyen bir bakanla aynı kabinede nasıl yer alıyorsunuz" sorusuna, Dışişleri Bakanımızın kükreyerek verdiği o "iç işlerimize karıştırmayız" şeklindeki anlamlı yanıtı da değil bugünü önemli kılan.
Peki o zaman şu sorulara yanıt bulun bakalım; Medyum Memiş kim, onun eşcinsel olduğunu iddia eden, öteki sarışın kadın kim, kimin cini kime gitmiş, niçin insanlar cinli medyum olduğunu söyleyip, birkaç kişiyi dövünce ünlü ve zengin oluyor, Memiş neden o kızı saçlarından sürükleyerek eve götürüp, eşcinsel olmadığını kanıtlayacağını söylüyor, eşcinseller kadınla yatamazlar mı, o kız neden ünlü olmak için medyum olmuş, neden ille de Memiş'in cinsel kimliğini yorumluyor, bu insanların önemi nedir ki, onlara böylesine uzun zaman ayrılıyor, bu tür kişilerin topluma verebilecekleri zararlar anlatılmaya çalışılsa daha yerinde olmaz mı, bu bayağılıklar neden ezberletinceye kadar pek çok kanalda gösteriliyor, program sahibi Sevda Demirel kimdir, şöhreti nereden gelmektedir?
Bu sorulara yanıt bulamadığım için, demekki, Medyum Memiş Hocaefendi'nin ikinci dayak vakası da değil bugünün önemi.
E tacizci doktor da yalnızca bir milyon sekiz bin lira ağır para cezasına mahkum oldu ve yeni bir idari göreve başlayacak. Neyse, ülkemizde kadın taciz eden tek kişi oymuş gibi, bunu kanıtladık, adama saldırdık, günlerce taciz lafı ettik, şimdi taciz sorunu bitmiş gibi, unutuldu, bitti gitti... O zaman bugünün önemli oluşunda bu olayın da hiç rolü yok...
Bugünün önemi benim bir 19 Nisan'da dünyaya gelmiş olmamdır.
Koskocaman evrende bir hücreden bile küçük olan ben, o milyarlarca canlı yaratık içinde en önemli şey kendimmişim gibi bir 19 Nisan'ı böyle önemsiyorum işte. Ve sanırım bugün doğan herkes için en önemli gün bugün ve dün doğanlar için de dündü o gün.
Acaba "ben aslında küçücük bir hücreyim, var olan milyarlarcadan biriyim" diyerek önemsemememiz mi gerekiyor kendimizi bu kadar? Acının da acısı var, kötünün de kötüsü var diye biraz boş vermemiz mi gerekiyor yaşadıklarımıza.
Ama acaba Türkiye'de biraz düşünen bir insan, kendi iyi olsa da, çevresine bakarken acı mı çekiyor artık? Ülkesini sevmek, savaştan yana olmak, şehit vermek, kendi ülkesinden olmayanları aşağılamak, ülkesi için kurşun sıkmak mıdır? Ülkesini sevmek onun kusurlarını görüp, bunların düzeltilmesi için bir şeyler yapmaya çalışmak, düzelmiyorsa, bunun için üzülmek demek değil midir?
Benim çevremde bir sürü ülkesini seven insan var, onlar kendileri iyi olsalar da, şöyle dolu dolu mutlu olamıyorlar olan bitene bakınca, nasıl olsunlar ki, bir yabancıya bile üç gün üstüste televizyon izlettirin onun bile aklı karışır, neşesi kaçar.
Neyse bugün pek çok kişi gibi, benim için de mutlu bir gün. Ve bugün hep mutlu kalmak istiyorum. Hiç televizyon izlemeyeceğim.