Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çocukluğumdan beri ‘yılbaşı gecesi’, hayali kendisinden de parlak bir şey olmuştur benim için. Çam ağacını balkondan içeri alıp süslemek, altına hediyeler koymak, bütün o ışıklar, o pırıltı, o yılbaşı gecesi ekranı, hepsi aralık aylarını neşelendiren şeylerdi. Hala da biraz öyle. Ama yılbaşı ekranının yerini ay boyu izlenen Noel / yılbaşı filmleri aldı.

Yılbaşı filmlerini sevenlere rehber

Bu alışkanlık bende ne zaman başladı emin değilim ama yalnız olmadığımı anlamam online platformların hayatımızdaki etkisiyle doğru orantılı oldu. Şu an her taraf öylesine Noel filmiyle dolu ki, ortada seri üretim yapılan bir pazarın olduğunu fark etmemek mümkün değil. Fazla düşünülmemiş isimlerinden tanıyacaksınız onları: Noel Mirası, Noel Resmi, Noel Neşesi, Noel Prensi, Noel şusu Noel busu…

Haberin Devamı

İkinci özellikleri ise adeta aynı senaryodan çekilmiş olmaları. Bir kasaba var, iyiliğin, güzelliğin sembolü olarak. Bir sebepten Noel ruhundan uzak düşmüş, o neşenin canlandırılması için umutlar bir kermese, bir açık artırmaya, bir derneğin hayır yemeğine, bir otelin lobisinde kurulacak Noel enstalasyonuna bağlanıyor. Tabii ki bir kadınımız bir de erkeğimiz var bu amaç uğruna birlikte çalışan. Tercihen kadın, hayal kırıklığına uğramış ve aşka küsmüş, erkek ise gerçek olamayacak kadar iyi kalpli, karizmatik, sevgi dolu. Lakin parlak bir kariyeri var ve geçici olarak bulunduğu kasabadan Noel ertesinde ayrılması gerekecek.

Ama aslolan aşk ve aile olduğu ve bunlar da büyük şehirde değil kasabada yeşerdiği için sonunda taraflardan biri kariyerinden vazgeçerek ‘aşkı’ seçiyor ve birlikte bir elmanın iki yarısı oluyorlar. Havai fişekler, Christmas şarkısı, kapanış. “Son” yazısından birkaç yıl sonra biri diğerine hayatı zindan etmeye başlayacak, “Senin yüzünden hayallerimi bıraktım” diye ve o yuva mutsuz bir hapishaneye dönüşecek ama biz şu an Noel coşkusunda kalalım.

Bu çam ağaçlarının, kırmızılı yeşilli süslerin, lapa lapa yağan karın, sıcak çikolatanın, ilk notasından tanıdığımız “jingle bells”in insanın içini ısıtan bir yanı olduğu muhakkak. Ama bunu yaşayacağız diye sürekli aynı vasat filmin hiç tanımadığımız oyuncularla çekilmiş onlarca versiyonuna katlanmak zorunda değiliz. Hem yılbaşı süsleri hem de gerçek bir hikâye, bir film için lüks sayılmamalı.

Haberin Devamı

Kendim gibilere bir yılbaşı öncesi hizmeti olarak sinema üzerine yazan eleştirmen ve gazeteci arkadaşlarıma en sevdikleri yılbaşı / Noel filmini sordum. Ben genelde bayıldığım dizi “Downton Abby”nin her sezon sonunda yayınlanan “Christmas Special” bölümleriyle başlardım izlemeye. Ama bu sefer tercihim, en esaslı Noel filmi sever arkadaşım Filiz Aygündüz’ün önerisi ise Robert Zemeckis’in Charles Dickens uyarlaması “A Christmas Carol” oldu. İnsanı seçtiklerimiz, vazgeçtiklerimiz ve hayat geçerken kaçırdıklarımız üzerine düşündüren, başrolünde Jim Carrey’nin oynadığı nefis bir film. Çocuk filmi gibi göründüğüne bakmayın, izleyende sıkı da bir yılsonu muhasebesine yol açabilir ki bu, hayat sonu muhasebesinden iyidir, öyle değil mi?

Hangi filmleri önerdiler?

Müjde Işıl: “Love Actually / Aşk Her Yerde” (Yıldız karması oyuncu kadrosuyla 20. yılı şerefine 27 Aralık’ta sinemalarda da gösterime giriyor)

Haberin Devamı

Nil Kural: “About A Boy” (Nick Hornby uyarlaması, başrolde Hugh Grant ile- 2002 yapımı) ve “The Shop Around the Corner” (1940 yapımı, Macar oyun yazarı Miklos Laszlo’dan uyarlama)

Uğur Vardan: “Love Actually” ve “The Holiday” (Cameron Diaz, Kate Winslet, Jude Law, Jack Black’ın oynadığı romantik komedi, 2006 yapımı)

Şenay Aydemir: “It’s A Wonderful Life” (1946, Frank Capra imzalı)

Murat Erşahin: “A Christmas Carol” (Listenin en eskisi, 1938 yapımı, Charles Dickens öyküsünden, yöneten: Edwin L. Marin) ve “It’s A Wonderful Life”.

Selin Gürel: “The Holdovers” (Listenin en yenisi, 2023 yapımı Alexander Payne filmi. Başrolde Paul Giamatti)

Defne Akman: “The Nightmare Before Christmas” (Senaryosu Tim Burton, Michael McDowell, Caroline Thompson imzalı, 1993 yapımı müzikal animasyon)

Deniz Tokgöz: “The Family Stone” (2005 yapımı, Claire Danes, Diane Keaton, Sarah Jessica Parker, Rachel McAdams, yok yok…) ve “While You Were Sleeping” (1995) ve “Home Alone” (1990).