Gerçek olan düş: KentFest
Birazdan sözünü edeceğim müjdeli haberi aldığımda aklımdan geçen ilk düşünce şu oldu: Bazı insanlar duramıyor. İyi ki. Hani baktığın zaman birçok kişinin, “Her şeyin var, rahatın yerinde, yan gel keyfine bak ya da seyahat et, hayatını yaşa” diyebileceği bir durumdayken kalkıp yeni maceralara atılıyorlar. Uzun zamandır tanıdığım ve yılmadan yeni başlangıçlara yelken açma azimlerine hayranlık duyduğum Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran gibi.
Zor zamanlarda ilk gözden çıkarılan sanatken, ülkemizde tiyatro yapmak zaten her daim mücadele isterken ve bu alanda almaya alıştığımız haberler daha çok kapanan sahnelere / salonlara dairken, “yeni bir tiyatro festivali yapıyoruz” müjdesinin onlardan gelmesine de şaşırmadım dolayısıyla. Nerede olduğuna da kimse şaşırmayacaktır herhalde: Etimesgut’ta.
Sözü Avkıran’lara bırakırsak:
“Bizim buraların başkanı insanın ruhuna bedeni kadar iyi gelecek sanatı, parklara bahçelere, sokaklara, salonlara taşımaya başladı. Bugüne kadar kültürle sanatla ilişki kurmak için, beslenmek için merkeze gidenler şimdi kendi kapılarının önünde sanata ev sahipliği ediyor.
Yeni bir başkanı var buranın ve bu başkan sağlık kadar eğitim kadar sanatın da iyileştirici gücüne inanıyor. Yollar düzgün, kaldırımlar temiz, sularımız sağlıklı olsun, buraların hayat kalitesi artsın diye çalışırken bunlar kadar kıymetli olan, kendi kişisel tarihine de selam çakarak tiyatroya, hak ettiği itibarı iade ediyor.
Buraların yeni bir tiyatrosu var artık, bura Etimesgut’un; Kent Tiyatrosu.”
Evet, tabii ki bu cesur adımın altında Etimesgut’un çiçeği burnunda belediye başkanı Erdal Beşikçioğlu var. Zaten ayağının tozuyla Etimesgut Kent Tiyatrosu’nun açılacağını duyurmuş, kadro için seçmeler temmuz ayında başlamıştı. Şimdi de Ankara’nın başkent oluşunun yıldönümünde denk gelecek ve her yıl aynı tarihte yapılacak Uluslararası Kent Tiyatro Festivali-Etimesgut (Kısaca KentFest) için kolları sıvadı.
Aslında bu kadar hızlı bir harekete geçiş için “kolları sıvamak” biraz yetersiz kaldı, çünkü Beşikçioğlu’nun konservatuvardan arkadaşı olan Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran’ın eş sanat yönetmenliğinde iş çoktan ete kemiğe bürünmüş durumda. 11-26 Ekim arasında gerçekleşecek festivalde sekiz ülkeden 15 gösteri Eryaman’da CKM Kent Tiyatrosu Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak. Festival aynı zamanda Kent Tiyatrosu’nun açılış oyununu da içine alacak, dolayısıyla Ankaralılar iki doğum gününü aynı anda kutlayacaklar.
“KentFest sadece tiyatronun değil sahne sanatlarının kalp atışına yön vermek için geliyor” diyor Avkıranlar: “Hikâye falan değil! Hikâye anlatmak bizim işimiz, anlatılan hikâye kadar hikâyeyi anlatanın anlatıldığı hikâyeler izleyeceksiniz bu festival boyunca. Zaman zaman büyülenecek, zaman zaman şaşıracak, gülecek, ağlayacak ama hiçbir vakit salona girdiğiniz gibi çıkmayacaksınız.”
Sadece oyunlar değil atölye çalışmaları, seyirci söyleşileri, sohbetler, tartışmalar da olacak 15 gün boyunca festivalde. Tiyatronun kalbi burada atacak. Dedikleri doğru; “Birileri düş kurar birileri o düşü gerçek kılar, o sebeple de düşler sahnesi denir tiyatroya…”
Bize düşen şu anda arkamıza yaslanıp keyifle kurulan bu düşün gerçek oluşunu izlemek. Bir de bu sene belediyelere bağlı tiyatrolarda yaşananları (Nilüfer ve İzmir) hatırlayıp Etimesgut Kent Tiyatrosu’na ve KentFest’e yönetimde kimin olduğundan bağımsız, aydınlık bir gelecek dilemek. Yolları açık olsun.
