Gucci defilesinde yürüyen ilk Türk model olarak ondan daha önce de bahsetmiştim. Bize yaşattığı gurur ve sonrasında görünümüyle ilgili yapılan yorumlara verdiği müthiş sevecen ve olgun cevaplar, bir kez daha onu zirveye taşıdı gözümüzde... Geçtiğimiz günlerde henüz açıklayamayacağım sürpriz bir proje için bir araya geldik Öykü Baştaş ile... Yine çok gerçek, doğal ve mütevazıydı.
Londra-Milano-Paris moda haftaları için defile programını sorduğumda, henüz netleşmediğini söylemişti. Ben de bu kez hangi defilelerde boy göstereceğini merakla bekler haldeydim. Bu bekleyiş, yine büyük bir gururla sonuçlandı. Londra Moda Haftası kapsamında önemli bir gurur kaynağı olan Bora Aksu defilesinde gördük Öykü’yü önce. Ardından Burberry markası için Cara Delevingne ve Adwoa Aboah gibi ünlü modellerle aynı podyumu paylaştı. Onu çok daha iyi yerlerde ve büyük projeler içerisinde göreceğimize eminim. Siz de onun başarı ‘Öykü’sünü takipte kalın!
Bailey’nin renkli vedası
Burberry demişken, markanın Londra Moda Haftası kapsamında sergilediği renkli ve genç koleksiyonundan bahsetmemek olmaz! 17 yıldır markanın kreatif direktörü olan Christopher Bailey, 17 Şubat’ta bu unvan altında son defilesini
Stylist deyince ülkemizde ilk akla gelen isimlerden biri Bahar Kongel Fransez. Farklı bakış açısı ve yaratıcı gözüyle hep başarılı işlere imza atıyor. Kongel’in yeni bebeği Le Koko Kolektif. Kongel’in önderliğinde kurulan Le Koko, moda markalarına hizmet veren bir prodüksiyon şirketi. Moda alanında deneyimi olan, bu konuda iyi bir göze sahip olan ve markaların hem sosyal medya alanında hem de kampanya çekimlerine yansıyan görsellerinde neye ihtiyaçları olduğunu bilen bir ekipten oluşuyor. Bu da onları diğerlerinden ayıran en önemli özellik.
Bir marka için hikaye yaratmak, bu hikayeyi markanın hedef kitlesi ve konumlandırılmasını planlayarak oluşturmak, koleksiyon çekimlerini, stylingi bu hikayeye göre hayata geçirmek, markanın ihtiyacı olan görsel dünyayı oluşturmak, tüm bu detayları sosyal medyaya da entegre ederek yansıtmak, Le Koko’nun görevleri arasında.
Markaların, moda dilinden anlamayan ajanslarla çalışarak kaybettiği zamanı ve parayı daha doğru yönetmek, yaratıcı sonuçlar ortaya koymak için sektörün en çok ihtiyacı olan konuya yeni bir soluk getiriyor Kongel ve ekibi. Sektör için çok güzel haber!
Beckham’ın güçlü çizgisi
Victoria Beckham’ın yeni sezondan itibaren
Geçtiğimiz hafta, son dönemin ‘çirkin ayakkabı’ trendinden bahsetmiştim. Gün geçmiyor ki, yepyeni modeller tüm ‘kaba saba’ halleriyle hayatımıza girmesin.
İşte önümüzdeki sezonun en çok konuşulacak tasarımı: Balenciaga imzalı Crocs’lar. Bu terlikler bir süredir hem çok sevenleri hem de nefret edenleriyle aramızda. Demna da bu terlikleri sevmiş görünüyor! Öyle ki, 850 dolardan satışa çıkacak bir tasarıma yani ilkbahar/yaz 2018 sezonuna damga vuracak bir ‘it’ parçaya imza attı.
Rahatlığın ayak sesleri
Balenciaga ile hayatımıza giren rahat ve cool sneakerlar, farklı markaların yepyeni yorumuyla hayatımızda daha derin izler bırakmak üzere emin adımlarla ilerliyor. Bu sezon Stella McCartney, öne çıkan tasarımları bünyesinde barındırıyor. Bantlı ve bağcıklı seçeneklere, farklı renk bloklarına sahip bu tasarımlar, satışa girdikten kısa bir süre sonra tükendi! Bu ay sonunda piyasada olacak bir diğer sneaker modeli LV Archlight, fütüristik çizgisi, 90’ların basketbol ilhamı ve atletik yapısıyla, yere sağlam basarak bu trendin öne çıkanları arasına girecek gibi görünüyor.
Attolye Teşvikiye
Kendinize bile itiraf edemediğiniz kusurlarınızı görür, sizin fark edemediğiniz en güzel noktaları ortaya
Son dönemin en dikkat çekici trendi ne diye sorsam, şüphesiz büyük ve kaba hatta çirkin diyebileceğimiz ayakkabıları ilk sırada sayabiliriz. Balenciaga’nın oldukça büyük spor ayakkabıları, Crocs’un plastik terlikleri... İlk gördüğümüzde, “Asla giymem” diyoruz belki ama ardından çirkin olduğunu bile bile gözümüz alışmaya başlıyor. Bu noktada sosyal medyanın gücü yadsınamaz. Takip ettiğimiz dergiler, modeller ve it girl’ler, o beğenmediğimiz parçayı adeta hayallerimizin olmazsa olmaz olgusu haline dönüştürüyor.
Ugg botlar, o kaba saba ve tüylü halleriyle hayatımıza gireli oldukça zaman geçti. Bu süreçte ondan nefret edenler ve asla ayağından çıkarmayanlar oldu. Bence hâlâ birçok kadının soğuk günler için kurtarıcısı olarak, gardırobunun bir yerlerinde duruyordur. Tartışmalar devam ededursun, konu bir üst boyuta taşınıyor ve markanın Y/Project’le yaptığı işbirliğiyle Ugg, başka bir boyut kazanıyor. Paris Erkek Moda Haftası’nda karşımıza çıkan dizüstü, katmanlı modelleri Y/Project’in kreatif direktörü Glenn Martens’in elinden üç farklı model olarak çıkıyor ve en kaba halleriyle hayatımıza giriyor. Bakalım alışıp sevecek miyiz?
KIRMIZI HALININ ASİ İSMİ
Katıldığı etkinliklerde kırmızı
10 yıl boyunca Celine’in kreatif direktörlüğünü üstlenen Phoebe Philo’nun görevinden ayrılışı, moda sektörünün yeni yıla damga vuran konusuydu. En çok merak edilen bir diğer konu da Philo’dan boşalan koltuğa kimin geçeceğiydi. Geçtiğimiz hafta bu sorunun cevabını hep birlikte aldık. Yaklaşık iki yıl önce Yves Saint Laurent’in kreatif direktörlük koltuğundan ayrılan Hedi Slimane, artık Celine’in yeni kreatif direktörü.
1 Şubat 2018 itibariyle Celine’in sanat, görsel ve kreatif direktörlüğünü üstleneceği, LVHM tarafından duyuruldu. Slimane’ın marka için hazırlayacağı ilk koleksiyon, eylülde tanıtılacak.
İÇİMİZİ ISITAN PROJE
Kışın öne çıkan markalarından Moncler, yine ısıtıyor! Fakat bu kez sadece dışımızı değil, içimizi de... UNICEF’le işbirliği gerçekleştiren ve ‘Warmly Moncler for UNICEF’ adıyla bir proje yaratan marka, öncelikli olarak zorlu kış şartlarında yaşayan ihtiyaç sahibi aileler ve çocuklar için kıyafet ve yaşam kiti sağlamayı amaçlıyor.
Ayakkabı, battaniye, şapka, eldiven, atkı, çorap ayrıca ilaç, gıda takviyesi ve su sağlamak için çalışmalar gerçekleştirecek bu birlikteliği kutluyoruz!
DIOR AŞKI
Bu hafta, 2018 İlkbahar/Yaz Paris Haute Couture Moda Haftası ile masalsı bir başl
Cheryl Cole ve Lady Gaga gibi dünyaca ünlü isimleri giydiren bir tasarımcı Zeynep Kartal. Bursa’da başlayan hikayesi Manchester’a uzanıyor. Bu zamana dek sekiz kez Londra Moda Haftası’na katılan tasarımcı, bu yıl ikincisi düzenlenen Avrupa Başarı Ödülleri’nde ‘Yılın En Başarılı Tasarımcısı’ ödülüne layık görüldü. Türk-Alman Turizm&Kültür Derneği’nin desteğiyle düzenlenen Avrupa Başarı Ödülleri, dünyaya Türk kimliğini ve bakış açısını en etkili biçimde yansıtan isimlere veriliyor. Koleksiyonlarında Türk kültürünün izlerini işleyen Zeynep Kartal da bu isimler arasında yerini aldı.
Eve dönüş
Londra Moda Haftası demişken Victoria Beckham’dan bahsetmemek olmaz! Zira moda sektörüne adım attığından bu yana, kendi anavatanında defile yapmayan Beckham, eylül ayında Londra podyumlarını fethetmeye hazırlanıyor. Elbette tasarımcı kimliğiyle... Tasarımcılığa adım attığı ilk zamanlarda birçok olumsuz yorum alsa da yılmayan, her adımda kendini yenileyen, ününü ve kariyerini; David Beckham ile evliliğinin tüm medyatik yanlarını doğru yöneten Beckham, başarısını katlayarak ilerliyor. Artık moda dünyasında çok sağlam bir yeri var. Zira 10’uncu yılını kutluyor ve çok ciddi yatırımlar yaptı. Bu
Pazar günü gerçekleşen 75’inci Altın Küre Ödülleri’ne ‘kadın gücü’ damga vurdu. 2017, Hollywood’ta kadına yönelik cinsel tacizleri çokça konuştuğumuz bir yıldı. Skandallar tüm dünyayı şoke etti. Hollywood kadınları bu gelişmelere sessiz kalmadı!
Natalie Portman ile Emma Stone’un da aralarında yer aldığı 300’den fazla kadın oyuncu, yönetmen ve yazar, cinsiyet eşitsizliğine boyun eğmeyerek cinsel tacizle mücadele etmek için ‘Time’s Up’ adlı dijital bir platform kurdu. Bu platformun son eylemi, en başta söylediğim kadın gücünü fazlasıyla gördüğümüz Altın Küre Ödülleri idi.
Başta Hollywood olmak üzere sinema ve televizyon dünyasında erkek iktidarının altında gerçekleşen, cinsel istismarı protesto etme amacıyla neredeyse tüm davetlilerin siyah giyerek katıldığı Altın Küre ödül töreni, hiç olmadığı kadar duyarlıydı bu yıl.
Protestoya katılan sanatçılara kadın hakları aktivistleri eşlik etti. Bu da gerçekten organizasyonun en kıymetli detaylarındandı. Siyaha bürünerek gelen bu değerli kadınların dayanışması, özgürlüğümüzü ve eşitliğimizi renklendirdi adeta. Bana göre bu amaçla orada olan herkes kusursuz görünüyordu.
Kırmızı halının kazananları
Ama eğer kırmızı halıda giyilen kıyafetleri ve
İSTANBUL’74, Demet Müftüoğlu Eşeli ve Alphan Eşeli tarafından 2009 yılında kurulan, İstanbul’un uluslararası kültür-sanat arenasıyla olan bağını üst düzeyde tutma amacı güden bir platform. Bu anlamda gerçekleştirdiği festival, sanat, sinema, moda, edebiyat, müzik, mimari ve sinema etkinliklerini herkesin katılımına açık, ücretsiz etkinlikler olarak hayata geçiren ve bu yolla kültürel alışverişin sınırlarını kaldırmayı amaçlayan bir duruş sergiliyor.
Şimdiye kadar aralarında Tracey Emin, Sandro Kopp, Angel Otero, Nicolas Pol, Robin Rhode, Waris Ahluwalia, Jonah Freeman&Justin Lowe, Inez&Vinoodh ve daha birçok dünyaca ünlü sanatçının sergilerini düzenleyen İstanbul’74, şimdi de ‘74 Postcards’ projesiyle karşımızda. Bu, dünyanın dört bir yanından sanatçıların eserlerini sınırlı sayıda basılmış kartpostallara dönüştüren ve sanatın iyileştirici gücünü destekleyen bir proje. Her bir kartpostal, 74Postcards projesine gönüllü katılan sanatçıların eserlerinden birini ya da projeye özel bir mesajı üzerinde taşıyor. Kartpostalların satışından elde edilen gelirin tamamı, Maya Vakfı’nın travmatik olaylara maruz kalmış çocuklara yaratıcı sanat terapisi yoluyla psikolojik destek sağlanmasını