Gün geçmiyor ki moda ve teknolojinin birleşiminden yaratıcı tasarımlar çıkmasın! Moda, kendimizi ifade etmemiz ve stilimizi yaratmamız için kullandığımız bir dil. İşte tam da bu yüzden sadece görsel bir dünyadan ibaret değil. Psikolojik, sosyolojik, kültürel ve tarihi birçok farklı olgudan beslenen, izler taşıyan bir kavram. Bu kavramı kendinizi en iyi şekilde ifade edebilmek, stilinizi yansıtabilmek adına, sadece ‘giyinmek’ olarak değerlendirmemeniz gerekiyor.
Son dönemde boyut biraz daha genişledi ve işin bir de fonksiyonel kısmı devreye girdi. Teknolojinin o alışık olduğumuz mekanik yapısı modayla müthiş bir uyum yakalayarak, son derece stil sahibi bir duruş sergilemeye başladı. Bu uyum trendini benimseyen ve yansıtan markalardan biri de Michael Kors.
‘Giyilebilir teknoloji’ mottosuyla ve ‘Michael Kors Access’ adıyla yeni bir saat koleksiyonu çıkaran marka, hem görselliğe hem de fonksiyonelliğe hitap ediyor. Akıllı telefonlarımız aracılığıyla günlük hayatımızda kullandığımız birçok uygulamayı bu saatler üzerinden de kullanabiliyoruz. Ayrıca kişiselleştirilebilir ekran yüzü, değiştirilebilir kayışlar gibi özelliklerle de sadece size özel detaylar belirlemeniz konusunda cömert.
Moda iş birliklerinin yükselen trendinden geçtiğimiz haftalarda bahsetmiştim. Tüm dünyada moda sektörünün en çok konuşulan gelişmeleri arasında olan marka iş birlikleri, elbette ki ülkemizde de son dönemin en dikkat çekici olaylarından. İki ayrı markanın bir araya gelip ortak bir konseptte koleksiyon çıkarması şeklinde karşımıza çıkan iş birlikleri; stiliyle dikkat çeken, belli bir kitleyi peşinden sürükleyen bir isim ve markanın bir araya gelmesi şeklinde de söz konusu oluyor.
Daha fazla kitleye ulaşmak anlamında güç birliği oluşturuluyor. Ortaya gerçekten ikonik tasarımlar çıkabiliyor. Yaratıcılık ikiyle çarpılıyor, ayrıca her iki markanın alıcıları da yepyeni bir deneyimle karşı karşıya kalıyor ve markaya olan bağlılığı da pekişiyor. Başta da söylediğim gibi her anlamda bir ‘birlik’ söz konusu. Son dönemin öne çıkan global iş birliklerini sizlerle paylaşmıştım. Peki ya bizde neler oluyor?
Yasemin Özilhan/İpekyol
Geometrik desenler, asimetrik formlardan oluşan 35 parçalık koleksiyonun cool ve yalın stili, Yasemin Özilhan’ın yer aldığı çekimlerde de kendini gösteriyor. Satışlara nasıl yansıyacak göreceğiz, fakat tanıtım anlamında ses getiren bir iş birliği olduğu kesin.
Derin Merme
Bir süredir sosyal medyanın en çok konuşulan ismi, Öykü Baştaş...
Zira kendisi Gucci markasının defilesinde yürüyen ilk Türk model. Geçtiğimiz Milano Moda Haftası kapsamında oldukça gurur verici bir başarı elde etti Öykü. Sadece Gucci değil üstelik, daha birçok büyük markanın defilelerinde, çekimlerinde yer alıyor ve birçok global derginin sayfalarına yansıyor.
1997 doğumlu Baştaş, mimarlık eğitimi alıyor. Çağdaş sanata ilgisi olan, daha bu yaşta sınırları yok sayan ve ülkesinde başarı elde ettikten sonra yurt dışına açılmaktansa, adımlarını ilk dışarda atarak moda sektörüne girmiş bir model o. Tüm bunlar sosyal medyayı sallaması için yeterli aslında. Fakat oralarda çok konuşulma sebebi bu değildi.
Ne yazık ki güzellik diyince, kalıplaşmış kriterleri olan bir toplum haline geldik. Her fırsatta yazılarımda, paylaşımlarımda doğal, özgün ve gerçekçi olmak gerektiğini ifade ediyorum. Aslında bu bakış açısıyla daha birçok farklı konuda da yol kat edeceğimizi düşünüyorum. İşte bu düşüncemden bir kez daha emin oldum!
Ne güzelsin Öykü!
Öykü, kendine has bir güzelliğe sahip. Aşırı doğal, aşırı gerçek. Çok cool. Kendine olan güveni her fotoğrafından ve her halinden belli oluyor. Tam da bu
Moda dünyasının son dönemde heyecan verici ve etkileşim yaratan gelişmelerinin başında geliyor marka iş birlikleri... Farklı kitlelere ve özelliklere sahip iki markanın güçlerini birleştirmesi, gerçek bir bomba etkisi yaratıyor. İşte bu sezonun öne çıkan iş birlikleri:
Christian Louboutin& Sabyasachi Mukherjee
Bu sene 25’inci yılını kutlayan Louboutin, Hintli haute couture tasarımcısı, Bollywood’un sevilen ismi Sabyasachi Mukherjee ile 15 kadın, 4 erkek ayakkabı modelinden oluşan, nakışların ve özel kesimlerin ön planda olduğu bir koleksiyon ortaya koydu. Ünlü ayakkabı tasarımcısı, farklı şeylerle ilgilenen insanlarla iş birliği yapmanın güzel olduğunu söyledi. Mukherjee ile çalışmasından ortaya çıkan, Hindistan’dan başka hiçbir yerde göremeyeceğimizi iddia ettiği detaylardan oluşan koleksiyon, dün Harrods’da satışa çıktı.
Balmain&Victoria’s Secret
Yaptığı çalışmalarla son dönemde adından söz ettiren Balmain, 2017’yi uğurlarken bunlara bir yenisini daha ekliyor. Ünlü iç giyim markası Victoris’s Secret’la güçlerini birleştiren Balmain’in, bu iş birliğinden ortaya çıkan VS X Balmain Koleksiyonu, 29 Kasım’da satışta olacak. “Peki ya şov?” dediğinizi duyar gibiyim. Bu yıl Şanghay’da
'Moda ayı’ moda haftalarının son durağı Paris’le son buldu. İşte Paris Moda Haftası boyunca izlediğim defile ve incelediğim sunumlardan detaylar:
Defileler
- Köklü bir Fransız markası olan Guy Laroche, Fransız aktris Mireille Darc’tan ilhamla siyahın ağırlıkta olduğu, klasik ve bir o kadar cesur bir koleksiyon sundu. Sırt dekoltesinin ön planda olduğu tasarımların ilhamını yansıtmak üzere saç-makyaja da büyük önem verilmişti.
- Maskülen silüetleri siyah-beyazın dansıyla birleştirmek, küçük detaylarla son derece maskülen bir kombini yumuşatmak gibi detaylar, bu sezon yine Ann Demeulemeester’ın alfabesinde.
- Issey Miyake tasarım ekibinin İzlanda’daki doğa gözlemleriyle çıkardığı formlar, renk ve desenleriyle yine doğaya teşekkür niteliğinde bir koleksiyon oldu.
- Alexis Mabille, defile müziğinden renklere, saçtan makyaja her detayda daha şimdiden baharın gelişini kutladı. Rahat formlar, tüller, danteller, çizgiler ve bütün platformlu sandaletler, öne çıkan detaylardandı.
- Rus tasarımcı Valentin Yudashkin, bu koleksiyonunda Kazimir Maleviç’in kurucusu olduğu geometrik soyut sanattan ve avangart süprematist hareketten ilham almış. Renklerin gücü, geometrik desenler, hem rahat-günlük, hem
Milano Moda Haftası İlkbahar/Yaz 2018 sezonu, yine çok renkli ve hareketliydi. Defile, sunum ve yemeklerden öne çıkan detayları sizin için derledim.
Organza aşkı
MaxMara’nın imza rengi taba ve en klasik parçası paltolar, farklı form ve kumaşlarla yeni sezona uyarlanmış. Lila rengin de ön planda olduğu koleksiyonda; çiçek desenlerinin eşlik ettiği parçalar, markanın ilk kuruluşunda kullanılan logonun yer aldığı vintage ruhu ve jean görünümlü keten kumaşın eşlik ettiği rahat formlar, sezonun öne çıkan detaylarından...
Güçlü silüetler
Milano Moda Haftası’nın merakla beklenen defilelerinin başında geliyor Fendi. Bu sezon yine ilgi büyüktü. Genç yaşına rağmen son dönemin yükselen modelleri arasında yer alan, Cindy Crawford’ın kızı Kaia Gerber’in açtığı defilede, omuzları açıkta bırakan formlar koleksiyonun en belirgin detayıydı. Tropik esinti, en yalın şekilde karşımıza çıktı.
Okyanus mavisi, yosun yeşili ve mercan renginde kendini gösteren bu tropikal esinti, markanın imza aksesuarı, çanta askılarında yaprak şeklinde görülüyor. Yine muz ve maymun şeklindeki çanta aksesuarları, sokak modasının vazgeçilmezleri olmaya aday. Farklı boylardaki çoraplar, kıyafetleri
İstanbul Moda Haftası’nın ilk günü ve genel organizasyonla ilgili bilgileri geçtiğimiz hafta paylaşmıştım. Haftanın geri kalanında izlediğim defile ve sunumlarla devam:
Kendin ol!
Her sezon yaptığı şovlarla moda haftasına damga vuran Deniz Berdan, yine iddialı bir şovla karşımızdaydı. Koleksiyonlarını hazırlarken mutlaka sosyal bir mesaj da vermeye dikkat eden Deniz&Begüm Berdan, bu kez de sosyal medyanın hayatımıza getirdiği gerçek dışı kusursuzluğa parmak bastı. ‘Fake is the new black’ isimli koleksiyonuyla kendi gibi olmayan, filtrelerin arkasına saklanan insanlara gönderme yaparak ‘kişiliğinizi sevin’ dedi. Renkli ve gösterişli parçalarıyla da bize gerçek biz olmayı gösterdi.
‘Aşk Cenazesi’
Moda haftasının bana göre en başarılı sunumu Başak Cankeş’in Bashaques markasına ait olandı. Bu yıl ‘Mercedes-Benz presents Bashaques’ ismiyle sunulan ‘Aşk Cenazesi’ isimli şov, büyüleyiciydi. Kırmızının başrolde olduğu koleksiyon, iddialı tasarımlar, modellerin tüm vücudunu kaplayan ilginç makyaj (bu noktada tasarımcının birlikte çalıştığı stylist Mert Yemenicioğlu’nun ve yer aldığı tüm defilelerde harikalar yaratarak tasarımcıların hayalindekini yansıtan Mac Cosmetics ekibinin de hakkını
7-13 Eylül arasında gerçekleşen New York Moda Haftası’ndan bana göre öne
çıkan detaylar...
Adam Selman
Ah o turuncu! Saten, uçuş uçuş bir elbisede karşımıza çıkan turuncu, koleksiyonun en göz alıcı renklerinden. Yine aynı dokuyla buluşan yeşil, koleksiyonun geneline hakim kareli baskı ve jeanin en cool halleri, önümüzdeki yaz sezonu için sabırsızlandıracak cinsten!
Alexander Wang
Farklı bağlama ve fermuar detayları; korseye, deriyle gelen yorum, Wang’in asi kadınını daha da besliyor. Defileye damga vuran bir diğer detay da Cindy Crawford’un 16 yaşındaki kızı Kaia Gerber’di. İlk defa podyuma çıkan Gerber’in annesinin izinden gideceğine şüphe yok.
Victoria Beckham
Beckham, zarafetle buluşan maskülen detaylarını, gömleklerle yarattığı layer etkiyi ve renklerini konuşturdu.