Kardeş Azerbaycan’ın işgal altındaki Dağlık Karabağ için verdiği haklı mücadelesi hepimizin ortak gündem konusu bugünlerde. Dualarımız onlarla.
Doğal olarak televizyon programlarının birinci maddesi de Azerbaycan’ın Karabağ’ı işgalden kurtarma mücadelesi.
Tarihe ilgi duyan okuyucularım eminim kaçırmamışlardır. Bu televizyon programlarında “Bakü Fatihi” olarak çok sık geçen bir isim vardı. Nuri Paşa…
Kimdir Nuri Paşa?
Nuri (Killigil) Paşa, ağabeyi Enver Paşa’nın verdiği görevle Kafkas İslam Ordusu komutanı olarak 15 Eylül 1918’de Bakü’yü kurtaran Osmanlı kumandanıdır. Nuri Paşa, o gün Azerbaycan halkı tarafından nasıl bir hürmet, heyecan ve coşkuyla karşılandıysa bugün de tüm Azerbaycan tarafından saygıyla anılmaktadır. Öyle ki Nuri Paşa’nın Bakü’nün kurtuluş günlerinde Tezepir Camisi’nde halka hitap ettiği minber bugün de “Nuri Paşa minberi” diye anılmakta ve aynı yerde korunmaktadır. Paşanın Gence’de konakladığı ev de müze olarak faaliyet gösteriyor.
Ne yazık ki Mondros Mütarekesi’nin ardından Kafkas İslam Ordusu Bakü’yü terk etti ve Nuri Paşa tutuklandı. Ancak, 8 Ağustos 1919’da yargılanmak üzere götürülürken Kafkasyalıların yardımıyla hapisten kaçmayı başardı.
Kurtuluş savaşı sürecinde Erzurum ve Kars’taki silah tamir ve imalathanelerinin başında görev yapan Nuri Killigil, Kurtuluş Savaşı’nın ardından yarbay rütbesiyle emekli oldu.
Bu sürecin ardından Türkiye, Bakü Fatihi Nuri Killigil’i, sanayici Nuri Killigil olarak tanımaya başladı.
20. yüzyıl başlarında neredeyse durma noktasına gelen Kütahya’daki çini sanayinin yeniden canlandırma çalışmalarında Nuri Killigil’in emeği vardır. Kurduğu Kütahya Çini İşleri T.A.Ş. firması çok parçalı alçı kalıp ve döküm çamuru teknolojisini Türkiye’ye getiren firmadır.
Nuri Killigil, İzmir’de Karaburun’da da yatırım yapmış. 1930’ların ikinci yarısından 1940’lı yıllara kadar Karaburun cıva madeninin işletmeciliğini yapan Nuri Killigil, Mısır’a, İngiltere’ye ve Japonya’ya kadar cıva ihracatı yapmıştır.
Zeytinburnu ve Sütlüce’de kurduğu fabrikalarda da silah ve mühimmat üreten Nuri Paşa, bu fabrikalarda imal ettiği ürünleri Milli Savunma Bakanlığı’na sattığı gibi yabancı devletlere de pazarlamıştır. Ürdün, Mısır, Suriye ve Pakistan bunlardan birkaçıdır.
Nuri Paşa ilk yerli ve milli savunma sanayii müteşebbisimizdir. Ürettiği savunma ürünleriyle İzmir Uluslararası Fuarı’na da katılan Nuri Paşa, kendi tasarımı olan Nuri Killigil markalı tabancayla fuarın büyük ilgi toplayan stantlarından biriydi.
14 Mayıs 1948’de Israil Devleti’nin kuruluşu ilan edilmiş, Mısır, Suriye, Ürdün, Irak ve Lübnan Israil’e savaş ilan etmişti. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Mısır ve Suriye’ye silah ambargosu uyguluyordu.
Ama ambargoya rağmen Nuri Killigil’in fabrikası Mısır ve Suriye için silah üretmeye devam ediyordu. Suriye için üretilmiş 2 bin havan mermisi depoda bekliyordu. Sonra ne mi oldu?
2 Mart 1949’da Nuri Killigil silah fabrikasında büyük bir patlama oldu ve 28 kişi öldü. Nuri Paşa dahil 15 kişinin vücut bütünlüğü olmadığı için cenaze namazları kılınmadı.
Nuri Killigil’in cenaze namazı, ancak 67 yıl sonra, 2016’da kılınabildi.
Nurlarda uyusun…