İyimserlik mola verir mi?
Finansal piyasalarda olumlu bir haftayı geride bıraktık. Faizler ve dolar gerilerken BİST 100 endeksi yükselmeye devam etti.
Kısa vadede önemli yükselişler bunlar! Bu yükselişlerin ardından bir kâr realizasyonu gelir mi? İhtimal yüksektir ki, gelir!
Finansal piyasalar için; en azından gelişen ülke ve Türk piyasaları için; olumlu bir haftayı geride bıraktık. Faizler gerilerken, BİST 100 endeksi haftayı yüzde 3.40’lık bir yükselişle kapatırken, 3 Ocak’taki dipten bu yana yükseliş yüzde 17.1’e ulaşmış durumda. 101,663’ün (trend değeri!) üzerinde bir kapanış olması, teknik analiz açısından önemli olan 102,540 ve 103,100 (Geçtiğimiz hafta da belirtmiş olduğum seviyeler!) seviyeleri bu hafta için de önemli olacak!
Dolar/TL kurlarındaki gerilemeyi de göz önüne aldığımızda hareketin dolar bazındaki seyri daha da önem kazanıyor. Dolar bazında 13 Ocak’taki 1.60 dolar bazındaki endeksinden bu yana geçtiğimiz cuma gününü zirvede kapatan BIST 100 endeksindeki dolar bazındaki yükseliş yüzde 20.9’a ulaşmış durumda. 13 Ağustos’taki dolar bazındaki dip seviyesine göre yükseliş yüzde 50.2’ye ulaşmış durumda.
Kazançlar yüksek
Kısa vadede önemli yükselişler bunlar! Bu yükselişlerin bir kâr realizasyonu gelir mi? İhtimal yüksektir ki, gelir! Dolar bazındaki bu denli yüksek kazançlar; hele ki bu denli kısa zamanda; zor bulunur kazançlar! Teknik analiz açısından önemli olan RSI gibi indikatörler “aşırı alım” bölgesine yaklaşıldığını söylüyor! Cari seviyelerden daha yukarısı yok mu? Mutlaka vardır. Yukarıda belirtmiş olduğum seviyeler bunların ilk “direnç seviyeleri”! Devamında 2.18-2.20 dolar bazında “direnç seviyeleri” var! TL bazında bakıldığında ise 103,100 ve akabinde 107,440 seviyeleri önümüzdeki dirençler olarak karşımıza çıkıyor.
Bakan Albayrak’ın Davos’taki söylemleri piyasalardaki güveni bir nebze de olsa pekiştirdi. Küresel piyasalardaki “risk pozitif” eğilim Türk piyasalarına da nispi olarak olumlu yansıdı. 2018’in en fazla düşen borsasının 2019 yılının en iyi performans gösterenlerden bir olma “ihtimalini” ıska geçmek istemeyen fon yöneticileri alım yönünde pozisyon alıyorlar. Son iki haftada 830 milyon dolarlık nette hisse senedi alımı yapan yabancı yatırımcılar bu trendin devam edeceğini düşünüyorlar.
Teknik göstergeler
Naçizane teknik göstergeler bu trendin ilâ nihai devam etmesinin zor olduğunu; kısa süreli olsa da; BIST 100 tarafında bir molanın, ya da bir düzeltmenin gelme olasılığının arttığını gösteriyor.
103 binli seviyelerden başlamasını tahmin ettiğim bu düzeltmenin ilk aşamada 99,375 ve ardından da 97,100 seviyelerine kadar devam etmesi ihtimali hayli yüksek! Bu düzeltmenin nereye ve hangi hızda devam edeceğine bağlı olarak bir sonraki hamleyi tahmin etmek daha da kolaylaşacak!
Trump’ın, Meclis Başkanı Juan Guaido’yu “Geçici dönem Başkanı” olarak tanıması sonrasında Venezuela dünya gündemine oturdu. Bazı yorumlar 2020’ye kadar iktidarını sürdürme hedefinde olan Maduro’nun bunu sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağı yönünde. Bunun da ancak sokaklarda akan kan; yani bir iç savaş pahasına olacağını söyleyenlerin sayısı hiç de az değil! Eğer işler daha da karışacak olur ise Venezuela’nın gittikçe bir mafya devleti halini alacağı ve yerel-geçici “çetelerce” yönetileceği söyleniyor!
Gerçek bir rejim değişikliğinin olabilmesi ancak ve ancak; Maduro’ya desteğini açıklamış olan ordunun; hepsinin değilse bile bir kısmının Guaido lehine geçmesi olarak görülüyor. Maduro’nun ülkeyi terk etmesi için 72 saat verdiği ABD’li diplomatlara, Amerikan hükümetinin konumlarını koruma talimatı vermesinden sonra diplomatik adımların nasıl seyredeceği de önemli olacak!
Vatikan’dan gelecek bir umuda bile ihtiyaç var! Eğer bir Maduro ve Guaido dışında üçüncü bir tarafın “hakemliğine” ihtiyaç duyulacaksa bu partinin Vatikan olabileceği de konuşulanlar arasında. Rusya-Çin ya da ABD ve müttefikleri arasında bir tercih yapılması gerekirse Vatikan’ın (Her ne kadar bu konuda herhangi bir tecrübesi olmasa da...!) “üçüncü bir taraf” olarak devreye girmesi dahi söz konusu olabilecek! İşe yarar mı, pek sanmıyorum. Zira ABD’nin çağrısı ile toplanan BM Güvenli Konseyi’nde yapılan konuşmalar işin pek de Vatikan’a kalmayacağı yönünde!
Venezuela bize hayli uzak. Bizi neden ilgilendiriyor? ilki Caracas’a yollanan özel uçak... Diğeri ise petrol fiyatlarına olan etkisi! Venezuela’nın İran benzeri bir “yaptırım” ile karşı karşıya kalması... Böylesi bir yaptırım petrol fiyatında hızlı bir çıkışa neden olmasa da fiyatta düşmeye engel olacaktır.
DXY aşağı, altın yukarı!
Geçtiğimiz haftanın en gelişmelerinden birisi, Trump ile Demokratların üç haftalık bir “ateşkes” konusunda anlaşmaya varmaları ve ABD hükümetinin rekor süreden sonra yeniden “çalışmaya” başlaması oldu. Bu “mutabakatı” Trump’ın geri adımı olarak gören piyasalar nedeniyle Dolar Endeksi (DXY) geriledi. Brexit için 29 Ocak’ta yapılacak oylama, Draghi’nin vadesi dolan tahvillerin yenilenmesi konusundaki yorumları ve faizlerde radikal bir değişiklik yapmamış olması, dolar karşısındaki para birimlerini değerlendirdi! (TL de bundan istifade eden para birimlerinden oldu ve 5.2575’e kadar geriledi! 5.2805’in (200 günlük BHO) altında bir kapanış olması 5.0540 seviyesine kadar devam edebilecek bir düşüş hareketini gündeme getirebilecek!)
Para birimlerinin dolar karşısında değer kazanmasına paralel bir şekilde altın da dolar karşısında değer kazandı. 1,285’lerden 1,302’lerin hemen üzerine çıkan altının ons fiyatı için bu hafta için 1,309.80 seviyesi önemli olacak. Cuma günü altında yaşanan sert yükselişin gümüş tarafından da destekleniyor olması 1,309 seviyesine doğru bir hareketi olası kılıyor.
Bu seviye aşılır mı? İhtimal düşük bence...! Ola ki aşılacak olur ise 6 Temmuz 2016’da görülen 1,375.27 seviyesi yeni hedef olacaktır.
1,309.80 seviyesi kapanış bazında aşılmaz ise bu durumda önce 1,282 ve sonrasında da 4 Ocak’ta test edilen 1,276.8 seviyesi yeniden resmin içine girecektir!
