Kovid-19’u bütün ülkeler kontrol altına almaya çalışıyor.
Şimdi salgının bulaşma dönemi.
Devlet tedbirlerini iyi aldı. Şimdi sıra bizde.
Salgın riski ortadan kalkana kadar evde kalma zamanı.
Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı tedbirlere hassasiyetle uymak gerekiyor.
Kovid-19’u en çok kimler yayar? Tabii ki tedbirlere uymayanlar ve rehavete kapılanlar.
Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri ile konuştum.
En hassasiyetle üzerinde durdukları konu rehavete kapılınmaması ve tedbirlere dikkatlice uyulması.
Aman ha rehavete kapılmayın.
1-2 ay dayanma zamanı.
Salgını en az etkiyle geçirmek için herkes üzerine düşeni yapmalı.
Bilim Kurulu üyelerinin altını çizdiği nokta; önemli bir dönemdeyiz ve salgının yayılmasını önlemeliyiz.
Virüs yaşlılar için tehlikeli ama gençlerin de dikkatli olması gerekiyor.
Bunun nedeni ise gençlerin ve çocukların yayma potansiyellerinin yüksek olması.
Bilim Kurulu üyeleri, en fazla gezen ve sosyal teması olan gençlerin virüsten az etkilendiğini ama farkına varmadan aldıkları virüsü yayabileceklerini dile getiriyor. Yani gençler virüsü aldığını farkına varmadan çevresine bulaştırabilir.
Bu nedenle, az temas, az tehlike.
Özetle; Cumhurbaşkanı Erdoğan herkesi evde kalmaya çağırıyor.
Özellikle İtalya’nın yaşadıklarını görüp bu çağrıya hassasiyetle kulak verilmeli...
Fırsatçılar, kaosçular, panikçiler...
Birlikte bu virüsü yeneriz de bazı kafaları nasıl yeneriz acaba?
Tüm dünyanın neler yaşadığını görüp sanki başka gemideymiş gibi hâlâ panik yaratmaya çalışanlar var.
Felaket senaryolarıyla hâlâ milletin moralini bozmaya çalışanlar var.
Kaos beklentisi içinde olup hâlâ dedikodu çıkaranlar var.
Fırsatçılık yapıp hâlâ fahiş fiyatlarla satış yapanlar var.
Zaman birlik ve beraberlik olma zamanı.
Sağlık Bakanı kaç saat uyuyor?
Dünyadaki salgın nedeniyle Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gece gündüz çalışıyor.
Birkaç gün önce Sağlık Bakanlığı’ndaydım.
Bakan Koca’nın çalışma temposunu sordum.
Pek uyumadığı izlenimi aldım.
Günde 3-4 saat bile uyumuyormuş.
Sürekli tedbirlerle ilgili çalışıyormuş.
Bazen sabaha karşı bakanlıktan ayrılıyormuş ve tekrar erkenden geliyormuş.
Ev hali ve seçtiğim kitap
Birkaç gündür evdeyim.
Zorunlu olmadıkça çıkmıyorum.
Ama telefon görüşmeleri bitmiyor.
Ev halinin en iyi yanı ise bol kitap okuma ve film izleme.
Seçtiğim kitap, Amin Maalouf’un ‘UYGARLIKLARIN BATIŞI’.
Kitaptan bir bölüm: “Her ne kadar hâlâ süper güç olarak anılsa da ahlaki inandırıcılığını kaybetmekte olan Amerika; çağımızın en umut verici projelerinden biri olarak sınırları kaldırmayı amaçlayan, ancak bugün parçalanmanın eşiğine gelmiş Avrupa Birliği, umutsuzluğa kapılmış ve herkesin kendisinden nefret ettiği yanılsaması içinde dünyaya sırt çeviren Arap-Müslüman âlemi, yeni süper güç olma yolunda silahlanma da dahil her alanda büyük adımlarla birbirleriyle yarışan Çin, Hindistan, Rusya... Ve çağımızın yaşadığı muazzam teknolojik ilerlemenin büyüsü ardına saklanmış iklim felaketleri, etnik düşmanlıklar, kaybolmuş özgürlük hayali ve pusulasını yitirmiş insanlık.”
Koronavirüs ev günlerinde başka bir kitap mı okusaydım acaba?
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ
18 Mart 1915.
Kahramanlık destanı.
Çanakkale Deniz Zaferi’nin 105. yıl dönümü.
Şehitlerimize şükran borcumuz var.
Çanakkale ruhu dünyaya gereken dersi verdi.
Ve tarihe altın harflerle yazıldı birlik ve beraberliğimiz:
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ...