ÖĞRENCİLERİN önemli bir bölümü için yaz tatili çoktan can sıkıcı hale geldi. Çalışan anne - babalar için ise sıkıntıdan da öte sorun olmaya başladı.
Aman nedense 70 yıl öncenin sosyo - ekonomik koşullarında biçimlendirilen eğitim takvimi bir türlü yeniden ele alınmıyor.
Alınmalıdır, çünkü:
* Sadece Türkiye'nin değil tüm dünyanın iklimi değişti. Bu yüzden yaz sıcağında eğitim yapılamıyor görüşü geçerliliğini yitirdi.
* Türkiye bir tarım ülkesi. Yaz aylarında çocuklar, aileleri için çok önemli. Bu yüzden yaz aylarında çocuklar okulda değil, bağda, bahçede, tarlada olmak zorunda görüşü de, teknolojik gelişmelerle önemini kaybetti. Eskiden aylarca süren hasat dönemi, şimdi birkaç güne sığıyor.
* En gelişmiş ülkeler bile çok pahalı olan eğitim yatırımlarını yılın 12 ayı değerlendirirken, bizim gibi kısıtlı olanaklara sahip bir ülkenin yazın 3, 4 ay okulları boş bırakması hiç gerçekci değil.
* İlgi alanlarının yaygınlaşması ve çok kanallı televizyonlar nedeniyle, öğrencilerin dikkatleri 2, 2.5 aydan sonra dağılmaya başlıyor. Bu yüzden gelişmiş ülkelerin çoğunda 3, 4 yarı yıllı dönem uygulanıyor. Birkaç hafta süreli ara tatiller hem öğrenciyi rahatlatıyor, hem de uzun yaz tatilini kısaltıyor. Bizde neden olmasın?
* Yaz okulu uygulaması neredeyse tüm gelişmiş ülkelerde yaygın. Yaz okulları çok değişik amaçlarla uygulanıyor. Kimilerinde başarısız öğrenciler için bir umut ışığı, kimilerinde yetişkinlerin eğitimi için yeni bir şans, kimilerinde de başarılı öğrencilerin okullarını daha erken sürede bitirebilmeleri için farklı bir alternatif oluyor.
* Türkiye gibi gelir düzeyinin düşük olduğu ülkelerde uzun yaz tatilini dinlenceye dönüştürenlerin oranı çok düşük. Pahalı yaz okullarından, sınırlı sayıda öğrenci yararlanıyor. En büyük lüks, anne ya da babanın ailesinin bulunduğu illerdeki aile büyüklerinin yanına gitmek. Bu olanağı olmayanların tek eğelencesi ise kentlerde televizyon, kırsalda ise sokak oyunları...
* Bayram, hafta sonu ve kar - yağmur gibi ekstra tatilleri de dikkate aldığımızda bir yılın yarıdan epeyce fazlası tatille geçiyor. Türkiye, eğitim süresinin en düşük olduğu ülkelerden biri. Üstüne üstlük bir de okulların çoğunda yarım gün eğitim yapılıyor. Bu yüzden yaz aylarının değerlendirilmesi gerekliliği kendini çok daha fazla hissettiriyor...
Özetin özeti: Eğitim takvimi, müfredat programları ve bir dersten öğrenciyi sınıfta bırakan ölçme - değerlendirme sistemi, çağın koşullarına uygun olarak sil baştan yeniden ele alınmalıdır!..
Yazara E-Posta: A.Guclu@milliyet.com.tr
Özay Şendir
New York Times’tan Erdoğan’a baskı çağrısı
28 Nisan 2025
Tunca Bengin
Varlığı da tehdit yokluğu da...
28 Nisan 2025
Cem Kılıç
‘Belirli süreli’ sözleşmeler hakkında her şey
28 Nisan 2025
Abdullah Karakuş
Depremin etkilerini nasıl azaltabiliriz?
28 Nisan 2025
Hakkı Öcal
Faşizm imkânsız diyorsanız, etrafınıza bakın ey ABD’liler
28 Nisan 2025