Osmanlı’nın küllerinden yeni devlet kurduk. Cumhuriyet’le taçlandırdık, demokrasiyle yücelttik.
Bizim gibi kadim milletler, sadece yüzyıllara değil, binyıllara da damga vurur. Bunun için geriye dönüp bakmak yeter de artar.
1071’de başlayan Anadolu serüvenimiz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilelebet sürecektir.
İşte tam da bu noktada birbirimizi yeme yerine kendimizi dünya ülkeleriyle kıyaslayalım.
Devletleri devlet yapan milletler, devletler ne verdi ona bakalım.
Adı Cumhuriyet olan onlarca devlet var.
Peki bunlardan kaçının Meclis kürsüsünün hemen arkasında şu sözler yazıyor:
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir..”
Kaçı demokrasi hamuruyla yoğrulmuş ve kaçı bu sözün gereğini gerçek anlamda yerine getiriyor?
Cumhuriyet’e hâlâ bir anlam yükleyemeyenlere sadece şunu sormak gerekir:
Peki ya TBMM Hükümeti kurulmasaydı, Milli Mücadele verilmesiydi, Cumhuriyet ilan edilmesiydi ve en önemlisi de demokrasiye geçilmeseydi ne olurdu?
Biz, biz olur muyduk?
Kızlarımız bırakın dünya şampiyonu olmayı, voleybol oynamayı akıllarının ucundan geçiriyor olabilirler miydi?
İşçinin, çiftçinin çocukları bakan, başbakan, cumhurbaşkanı olabilir miydi?
Yüzde 90’ı kırsalda yaşayan bir toplumdan, yüzde 90’ı kentte yaşayan bir topluma dönüşebilir miydik?
Hukuk devleti olabilir miydik?
Referansımız akıl ve bilim olabilir miydi?..
Dünyada “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir”, “Benim söylediklerim, akılla, bilimle örtüşmüyorsa, beni değil bilimi esas alın” diyen kaç lider çıkmıştır, kaçı devlet kurmuştur, kaçı yaşamını, tüm mirasını devletine ve milletine adamıştır?..
Hedef: Daha ileri
Zaaflarımız, hatalarımız, eksiklerimiz, sapmalarımız olmadı mı? Oldu.
Atalete kapıldığımız olmadı mı? Oldu.
Milli Mücadele’ye nasıl gelindiğini ve nasıl kazanıldığını zaman zaman unuttuğumuz, heyecanımızı kaybettiğimiz olmadı mı? Oldu.
Ama hepsi geride kaldı.
Kalmalı da.
İkinci Yüzyıl yeni bir başlangıçtır ve Birinci Yüzyıl’ın kazanımlarıyla çok daha görkemli olacaktır.
Olmalı da!
Bu noktada hepimize büyük görevler düşüyor.
Daha coşkulu bir kutlama ve daha görkemli bir ikinci yüzyıl ve ikinci binyıl için bir tuğla da siz koyun…
Özetin özeti: Bu devleti hep birlikte kurduk, Cumhuriyet’i hep birlikte ilan ettik, demokrasiyi hep birlikte kucakladık, O’nu ve kazanımlarını ikinci yüzyıla, ikinci binyıla yine gelin hep birlikte taşıyalım…
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024