Çıkar çizgisi

       Milli Eğitim'in en büyük sıkıntısı, idari ve akademik yeterliliğe sahip politize olmamış yönetici bulmak. Hemen her parti, bürokrasinin en tepesinden, en aşağısına kadar liyakatı olanı değil, yandaşı olanı göreve getirdiği için ne kadar düzeltilmeye çalışılsa da, daha da içinden çıkılmaz hal alır.
Eğitim sistemimizin bugün tıkanma noktasına gelmesinin en önemli nedenlerinden biri de işte bu yandaş yönetici tayinleri. Kimi partili, kimi tarikattan, kimi de dava arkadaşı. Bazıları da esen rüzgara göre yön değiştiren bukulemun idareciler. Eğitimle, yöneticilikle uzaktan yakından alakaları yok. Ama bir yerlere sıkı sıkıya bağlılar...
Onbinlerce idareci arasında oturduğu koltuğun hakkını verenler yok mu? Elbette var. Ama sayıları o kadar az ki! Çevrenize bir bakın, eğitim yöneticilerinden kaçı o göreve liyakatıyla, kaçı da torpille geldi?..
Bu durumdan en fazla şikayetçi olan bakanlardan bire de Hikmet Uluğbay. Ama işin içinden bir türlü çıkamıyor. Bir yanda parti tabanı ve ortakların baskısı, öte yanda doğruyu bulma arayışı. Umarız kazançlı çıkan eğitim olur!..
Baştanda belirttiğimiz gibi arkasını bir partiye, tarikata dayamayan, okkalı bir torpili olmayanın Milli Eğitim'de bir yerlere gelmesi, es kaza gelse bile uzun süre görevde kalması çok zor.
Bu konuda uzun süredir yayınlamayı düşündüğüm ilginç bir mektup var. KSA, 25 yıllık eğitimci. İki dil biliyor. Fazlasıyla idari tecrübesi var. T ili Milli Eğitim Müdürlüğü'ne talip ve bu isteğini açık açık dile getiriyor. Bakanlığa dilekçe göndermiş ama çok ümitli değil. Gerisini kendisinden dinleyelim:
"Neden bu göreve talibim? Çünkü, bugüne kadar hiçbir siyasi parti ve derneğe bulaşmadan, siciline en küçük bir leke almadan, çalışma hanesi hep başarılarla dolu olarak, atılımcı, yaratıcı, dinamik, ideali dürüstlük olan insanların da hala bu ükede var olduklarını ispatlamak için,
Çünkü, batı eğitim sistem ve reformlarını inceleyerek 8 yıllık kesintisiz eğitim katarına piston olmak istediği için,
Çünkü, artık geniş persfektifli, iki dil bilen ve konuşabilen Milli eğitim müdürlerine ihtiyaç duyulma vakti gelmiş olduğuma inandığım için,
Çünkü, verdiğim süzü tutamazsam önce çocuklarıma, eşime ardından da milletimin önünde ne denli küçüleceğimi bugünden bildiğim için,
Çünkü Milli Eğitim Müdürlüğü görevi için beş yıldır kendimi hazırladığım ve göreve geldiğim andan itibaren neler yapacağıma ilişkin en küçük detayların bile yer aldığı çalışma ve hizmet raporuna sahip olarak, en hazırlıklı müdür adayı olduğum için bu görev talibim. Bu satırların yazarı, ne etkili ve yetkili bürokratları, ne da saygıdeğer politikacıları tanır. Tanımaz çünkü zamınını bunun için harcamamıştır..."
Bu insanlar bugüne kadar laik, çağdaş, Atatürkçü çizgiden hiç ayrılmadıkları için hep çıkar çizgisinin ötesinde ve sistem dışında kaldılar. Kalmaya da devam ediyorlar..



Yazara E-Posta: A.Guclu@milliyet.com.tr