Köln'de Öcalan posterleri ve PKK bayraklarıyla donatılmış staddaki konsere Ahmet Kaya'nın yanısıra Yeni Türkü'nün solisti Derya Köroğlu ve Arif Sağ'ın oğlu Tolga Sağ da katıldı
Almanya'nın Köln kentindeki Müngersdorfer Stadyumu'nda yapılan ve PKK'nın gövde gösterisine dönen 'Uluslararası Demokrasi, Barış ve Özgürlük Festivali'nde konser veren Ahmet Kaya, "40 yaşına kadar Kürt olarak yaşadım. 40 sene sonra kimse beni Türkleştiremez" dedi. Halk Müziği sanatçısı Arif Sağ'ın oğlu Tolga Sağ da, kendisine verilen plaketi alırken, Alevi olduğunu, bu kesimin de yüzyıllardır ezildiğini söyledi.
Avrupa Kürt Dernekleri Konfederasyonu'nun (KON - KURD) düzenlediği statdaki şenliğe, Almanya'nın yanı sıra Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen yaklaşık 60 bin kişi katıldı. Etkinlikte, sözde Kürt bayrağını simgeleyen sarı - kırmızı - yeşil bezler ile sözde PKK bayrağı ve İmralı adasındaki idam mahkumu Abdullah Öcalan'ın posterleri asıldı.
Yurt dışından uydu aracılığı ile PKK çizgisinde yayın yapan 'Medya TV'den 6 saat süreyle canlı yayınlanan şenlik baştan sona PKK'nın gövde gösterisi şeklinde geçti. Statda Karadeniz, Çukurova, Güneydoğu yörelerinin yanı sıra, Ermeni, Gürcü, Asuri, Arap, Fars halk oyunları ekiplerindeki yaklaşık 300 folklorcu gösteriler yaptı. Folklorcular, "Eşit ve Özgür Yaşam için Ortadoğu Halkları Elele" yazılı pankart açtı.
Sağ'a plaket
Arif Sağ'ın kendisi gibi halk müziği sanatçısı oğlu Tolga Sağ da şenlikte konser verdi. Tolga Sağ'a konserinden sonra 'Barış ve kardeşliği' simgelediği belirtilerek plaket verildi. Sağ plaketi alırken, "Ben Aleviyim. Biz de yüzyıllardır ezilen halkların eşit olarak yaşamasını istiyoruz. Türkülerimde bu acıların, isyanların dışarı vurulması var" diye konuştu.
'Yeni Türkü' de, etkinlikte konser verirken, grubun solisti Derya Köroğlu, barış ve kardeşlikten yana olduğunu, politik önyargı ve çıkarların kolay temizlenmediğini kaydederek, "Türkiye'de büyük yozlaşma, çeteleşme süreci yaşandı. Bunu düzeltme uğruna barış ve demokrasi güçleri galebe çalmalıdır" dedi.
Kaya: Apo'yu özledik
Kürtçe'nin yanı sıra çeşitli dillerde şarkı ve türkü okuyan sanatçıların ardından sahneye bu kez özgün müzik sanatçısı Ahmet Kaya çıktı. Çeşitli hapis cezalarına çaptırılması istemiyle hakkında İstanbul DGM'de davalar açılan kaçak sanatçı Kaya bir şarkısında dizeleri "Kürdüz ölene kadar, vallah bir dostu özledik. Vallah Apo'yu özledik" diye değiştirerek okudu.
Kaya, "Türkiye'deki Kürt sanatçılar meydanlarda kendilerini devrimci, Kürt, insan olarak nitelediriyor. Bunların kapalı odalarında aynanın önüne geçerek, 'Ben Kürdüm' diyebilmesini istiyorum" şeklinde konuştu. Yaşamı boyunca Türk ve Kürt halklarının birlikte yaşamasını savunduğunu ileri süren Kaya şöyle devam etti:
"Meydanlarda, meydan muharebelerinde 'Kürdüm' diyenler Yeni Türkü'den utansınlar. Buraya gelmek için 180 bin, 70 bin
dolar para isteyenler utansınlar. Tarihi dönüştürmek isteyen, onurlu, hücrelerinde kilitli insanlar vardır. Bangır bangır 'Barış' diye bağıran, onurlu, şerefli insanlar var."
Konuşmasında politik mesajlarına devam ederken, "Bağımsız, demokratik bir
Türkiye Cumhuriyeti'nin dürüst Kürtler'i olarak yaşayacağız. Hakkımda ne ferman çıkarılırsa çıkarılsın. Benim için 'Avrupa'dan ahkam kesiyor' diyorlar. Ben o ahkamı Türkiye'de kestim. Avrupa'da değil. Oradaki arkadaşlar, özellikler Kürtlerde biraz onur, namus, şeref varsa halkımızla birlikte olsun. Türkler'in 'Devletleşmiş Kürtleri' İbrahim Tatlısesler'i, Mahsun Kırmızıgüller'i varsa, Kürtler'in de Ahmet Kaya'sı var. Ben, 40 sene Kürt olarak yaşadım. 40 sene sonra kimse beni Türkleştiremez" diye konuştu.
Erbakan için de imza
Bu arada, etkinlik kapsamında düzenlenen "Düşünceye Özgürlük" kampanyasında Necmettin Erbakan için stadın hemen yanında imza kampanyası için stand açıldı.
İmza metninde "Biz aşağıda imzası bulunan kişiler, içeriklerinden tümüyle bağımsız olarak katılıp - katılmadığımız sorusunu dikkate almaksızın her türlü düşüncenin ifade edilebilmesini savunmak amacıyla içinde Prof. Necmettin Erbakan, Hasan Celal Güzel, Murat Bozlak, Akın Birdal ve Eşber Yağmurdereli'nin de cezalandırılmalarına neden olan sözlerinin yer aldığı 'Düşünceye Özgürlük: Herkes İçin' adlı kitabın yayıncısı olmayı kabul ediyoruz" ifadesi dikkat çekti.