16.07.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Darbeye karşı bombalar altında direnen bu gazi meclis devre dışı bırakılmış, yetkileri elinden alınmıştır. 15 Temmuz ruhunun yarattığı uzlaşma iklimi içinde yaşananlardan ders alarak güçlü demokrasi yaratma fırsatı heder edilmiştir. Darbeyle mücadelede başarının en önemli şartı darbenin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasıdır. Siyasi ayağı ortaya çıkarmaya dönük çalışmaların önü bilinçli olarak kapatılmaktadır. Darbe girişiminde bulunanların, darbecileri destekleyenlerin ve darbecileri en hassas noktalarına yerleştirenlerin hesap verilmeleri sağlanmadan darbeyle gerçek anlamda mücadele yapılamaz. Bu zehrin panzehri ortak değerlerimize, demokratik laik cumhuriyete ve sosyal hukuk devletine sıkı sıkıya sarılmaktır” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz özel oturumunda yaptığı konuşmada, şunları kaydetti:
İKİ TEMEL KOŞUL: Dünyanın en kanlı ve sinsi terör örgütlerinden biri olan FETÖ’nün ülkemiz demokrasisine dönük darbe girişiminin başarısız kılınması, halkımızın topyekun olarak parlamenter demokrasimize sahip çıkmasıyla sağlanmıştır. Türkiye’nin bir daha darbe girişimleriyle karşı karşıya kalmaması için iki temel koşulun yerine getirilmesi gerekir. İlki, demokrasinin geliştirilmesi ve derinleştirilmesi yani hukuk sistemimizin darbe hukukundan arındırılmasıdır. İkincisi ise darbe girişiminin bütün boyutlarıyla masaya yatırılması ve karanlık noktaların aydınlatılarak gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasını sağlamaktır.
HANGİ TALİMATLA?: 15 Temmuz gecesi bu çatı altında gösterilen kararlılık Darbe Girişimi Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarına yansıtılmamıştır. Darbe girişiminin hemen hemen bütün ayrıntılarına vakıf Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı’nın komisyona gelerek milli iradenin temsilcilerine bilgi vermesi sağlanamamıştır. Bu iki değerli bürokratın komisyona gelerek size yanıt vermek yerine yazılı olarak bilgi vermeyi tercih etmeleri kabul edilebilir değildir. Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı’nın hangi gerekçe, telkin ve talimatla TBMM’de kurulan komisyona gelmesi engellenmiştir? Parlamento özgür iradesini kullanamamıştır.
CUMHURBAŞKANINA SORUN: 15 Temmuz günü darbeden bilgi var mıydı, yok muydu, bu da çok tartışılıyor. Bu konu medyada gündeme geldiğinde Genelkurmaydan bir yetkili, Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Mehmet Yılmaz’ı arar, ‘MİT bize bilgi verdi ama darbe bilgisi vermedi’ der. Ancak daha sonra O.K’nın savcılık bilgisine başvurulur. O.K. davet edilir, O.K. ‘Bana ne olabileceğini sordular. Ben de büyük bir faaliyet hatta darbe faaliyeti olabileceğini söyledim.’ Savcı, ‘Darbe olacağını söylediniz mi?’ diye sorar. O.K, ‘Darbe olabilir kelimesini kullandığımı çok iyi hatırlıyorum’ der. Bunlar üzerinde durulması gereken konular. Bir daha Türkiye darbe girişimiyle karşı karşıya kalmasın diye bütün ayrıntıların ortaya çıkması gereken konular. Savcı ikinci kez O.K’nın ifadesine başvurmak ister ama O.K. MİT kadrosuna alınır ve savcı bilgisine başvuramaz. Bu savcılar kimin bilgisine başvurmak istediler de görevlerinden alındılar? Bu soruyu Adalet Bakanı’na, bakanlara, cumhurbaşkanına sorun.
BİLİNÇLİ KAPATILIYOR: Darbe ile mücadele başarının en önemli şartı darbenin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasıdır. Siyasi ayağı ortaya çıkarmaya dönük çalışmaların önü bilinçli olarak kapatılmaktadır. Darbecileri destekleyenlerin ve darbecileri en hassas noktalarına yerleştirenlerin hesap verilmeleri sağlanmadan darbeyle gerçek anlamda mücadele yapılamaz. TSK’nın yurtsever, namuslu, cumhuriyetçi kadroları tasfiye edilip FETÖ’cülerin önü açılırken bu örgüte destek verenler oraya çıkarılmalıdır. Yargıda, emniyette, bürokraside bu çeteyi hakim güç haline getiren ittifaklar teşhir edilmelidir. 15 Temmuzların bir daha yaşanmaması için bu ibret verici olaydan ders alınıp devleti başka tehlikeli ittifakların tuzağından uzak tutmak şarttır. Bu zehrin panzehri ortak değerlerimize, demokratik laik cumhuriyete ve sosyal hukuk devletine sıkı sıkıya sarılmaktır.
CHP TBMM’deki gece törenine katılmadı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün gece TBMM yerleşkesine FETÖ darbe girişimini gerçekleştiren pilotlarca bomba düştüğü saatte gerçekleştirilen anma etkinliğe, programının üçüncü kez değiştirilmesi gerekçesiyle
katılmadı.
‘Öksüz 2012’den beri biliniyor’
“MİT’in komisyona gönderdiği yazıdan bir paragraf okuyorum: ‘MİT’in daha önce dış makamlarla paylaşılan notlarla cemaatin darbe girişiminde bulunabileceğini bildirdiği, ancak TSK bünyesinde istihbarat toplayamadığından darbe girişiminin tarihi konusunda net bir istihbarata önceden ulaşılamadığı ifade edilmiştir’. Bu açıklama sorunludur. Birincisi; 2012’den itibaren Adil Öksüz’ün Hava Kuvvetleri imamı olduğu devletin arşivlerinde kayıtlıdır ve Öksüz asker değildir. İkincisi sadece Öksüz değil darbe toplantıları yapan Kemal Batmaz, Hasan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş asker değillerdir. Üç, darbe toplantılarının büyük kısmı TSK dışında özel evlerde yapılmıştır. Dört, Öksüz, iki cep telefonu ve bir GPS cihazıyla serbest bırakılmıştır. GPS cihazının özelliği şu: Dünya üzerinde 4 veya daha faza uydu ile her türlü hava koşuluyla uzay tabanlı bir sistemdir. Haydi diyelim serbest bırakıldı? MİT, Adil Öksüz’ü neden izlememiştir? Altı, darbe yapılmış, Başbakanlık Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca Öksüz’ü gözaltına alındığı yerde ziyaret ediyor. Bir başbakanlık müşaviri, ortalık toz duman, elini kolunu sallayarak Öksüz ile görüşüyor? MİT’in verdiği bilgiler bizi tatmin etmemiştir.”