12.03.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Didem Özel Tümer - Fatma G. Kabasakallı - Pelin Aykın ANTALYA - Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, eskiden NATO'ya katılım konusuna soğuk bakan Finlandiya halkının görüşlerinde değişiklik olduğunu ifade etti. Haavisto, "Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı Finlandiya kamuoyunu etkiledi. Yapılan anketlerde, ilk kez Finlandiya kamuoyunun büyük çoğunluğunun NATO’ya katılmayı istediğini gördük. Tabii siyasi kararlar uzun bir yolda alınır ancak yine de bu sonuç dikkat çekici" dedi. Finlandiya halkının fikrini değiştirmesinin arkasında nükleer silah kullanımı endişesi bulunduğunu vurgulayan Haavisto, "Bu tip bir askeri operasyonu beklemeyen insanlar, Avrupa’nın güvenliği konusunda daha fazla endişelenmeye başladı. Şu anki değişimin nedeni de bu" diye konuştu. NATO’ya katılma konusunda kişisel görüşünü de aktaran Haavisto, şöyle devam etti: "Dışişleri Bakanı olarak hükümet yetkililerinin adımlarını takip ediyorum. NATO’ya katılma fikrini uzun yıllardır açık tutuyoruz. Hala da bu seçeneğe açığız. NATO’nun açık politikasını takdir ediyoruz, Türkiye’nin pozisyonu da dahil. Ama yine de şu an yeni bir karar yok."
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri (BMMYK) Filippo Grandi, gerek Ukrayna’daki savaşı sonlandırmak gerekse de Avrupa’daki göçmenler için her türlü desteğe ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Grandi, "Ukrayna’nın komşu ülkelerine giden göçmen sayısı 2.5 milyona ulaşmak üzere ve bu, 2. Dünya Savaşı’ndan beri Avrupa’daki en hızlı büyüyen göçmen krizi. Gerçekten ihtimal dahilindeki her türlü desteğe ihtiyacımız var... Ben de bu yüzden buradayım" ifadelerini kullandı.
Alman Hristiyan Demokrat Parti’nin lideri Armin Laschet, "Antalya Diplomasi Forumu, Ukrayna ve Rusya dışişleri bakanlarının buluştuğu yer oldu. Türkiye de önemli rol oynadı. Bence burada gerçekleştirilen süreç devam etmeli. Türkiye, NATO üyesi ancak aynı zamanda Rusya ile de iyi ilişkilere sahip. Savaşın son bulması ve ateşkes için her önemli müzakereciye ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. Rusya’nın Ukrayna’da biyolojik silahlar üretildiği iddialarını 'propaganda' olarak niteleyen Laschet, "Ukrayna barışçıl bir ülkeydi ve Rusya tarafından işgal edildi. Gerçeği konuşmamız gerekiyor, Ukrayna burada kurban durumunda. Bunu kabul ettikten sonra gelecekte daha iyi ilişkiler kurabiliriz" ifadelerini kullandı. Alman politikacı, Türkiye’nin bölgedeki önemine dikkat çekerken, İsrail Cumhurbaşkanı’nın Türkiye ziyaretini de hatırlattı. Laschet, "Türkiye’nin İsrail’le iyi ilişkilere sahip olmasıyla, Filistinliler ve İsrailliler arasındaki barış sürecine de yardımcı olabilir" diye konuştu. Türkiye’nin Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır ile de ilişkilerini geliştirmesinin önemli olduğunu vurgulayan Laschet, "Eğer Türkiye bir müzakereci, aracı rolüne girerse, bu (bölge için) çok önemli olur" dedi.
Sırbistan’daki Boşnak Milli Konsey Başkanı Dr. Jasmina Curic, "Sırp lider Milorad Dodik, Bosna’dan ayrılma taleplerini dile getiriyordu, bunun için çok çalıştı. Sanıyorum Rusya’dan da destek alıyordu. Ancak son günlerde Ukrayna savaşı nedeniyle bu konuyu artık gündeme getiremiyor. Bu yüzden, Bosna'daki bu olumlu durumun Sancak’a da geleceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Rusya-Ukrayna savaşının Boşnaklar açısından korku yarattığını ancak Sırbistan’ın Avrupa Birliği’nin yanında durmak zorunda kaldığını vurgulan Curic "Biz aslında savaşın etkilerinin Balkanlara da sıçramasından çok korkuyorduk. Ama böyle savaşların iyi sonuçlar doğurabileceğine dair ümidimiz hala var. Çünkü Ukrayna savaşı konusunda, Sırbistan açık ve net olarak AB’yi mi yoksa savaş tarafını mı desteklediğini söylemek zorunda ve bu önemli bir gelişme" dedi. Curic, şöyle devam etti: "Bizim ümidimiz ilk önce Türkiye. Antalya Diplomasi Forumu’nda Boşnaklar ve Bosna için bir adım bile atılsa, Bosna’daki mevcut durumu daha iyiye götüreceğini düşünüyorum. Sancaklı Boşnaklar, Türkiye ve Sırbistan arasında bir köprüdür."
Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın Dışişlerinden Sorumlu Müşaviri Hikmet Hacıyev, Ermenistan ile Azerbaycan’ın, savaş sonrası ilk defa bakanlar düzeyinde bir araya gelebileceğinin verdi. Hacıyev, şunları söyledi: "Azerbaycan, Ermenistan ve kardeş Türkiye dışişleri bakanlarının bir araya gelmesi konusu gündemde. Böyle bir toplantıyı destekliyoruz. Ermenistan da buna hazır olursa, istenilen formatta her zaman görüşmelere hazırız." Bir araya gelme teklifinin 'tüm tarafların niyeti' olduğunu belirten Hacıyev, "Antalya Diplomasi Forumu’nda uluslararası arenada, diplomasinin kalbinin döndüğü bu etkinlikte böyle bir toplantı olması, Bakü Erivan diyaloğunun burada tesis edilmesini isteriz" ifadelerini kullandı.