17.08.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, Kılıçdaroğlu ile ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı “Eğer yakında bu içeride olan zat ile ilgili Kılıçdaroğlu’nun bağlantısı çıkarsa şaşmayın ha” açıklamalarıyla ilgili başlayan polemeğie ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘Paniğe kapıldılar’
Ünal, Erdoğan’ın kamuoyunda uzunca bir zamandır tartışılan konuyu kendine has siyasi üslubu ile dile getirdiğini belirterek, “Dile getirmesinden sonra Kılıçdaroğlu’nun CHP’sinden haddini fazlasıyla aşan açıklamalar olmuştur. Hakaret, iftira, tehdit ve küfür içeren bu sözler son derece provokatif bir dil kullanılarak yapılmaktadır. Siyaset, kamuoyunun sorularına cevap vermeyi gerektirir. Cevaplar yerine tehditler savuran Kılıçdaroğlu’nun CHP’si suçüstü yakalanmanın paniğini yaşamaktadır. Öncelikle şunu bir kez daha belirtmek gerekir, MİT tırları ihaneti Türkiye’yi teröre destek veren ülke olarak göstermek, Türkiye’ye uluslararası yaptırım uygulanmasını temin etmek, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve diğer yöneticilerini uluslararası mahkemelerde yargılatmayı hedefleyen büyük bir ihanettir” dedi.
‘Cevap bekliyoruz’
FETÖ ve CHP tarafından yargılanmakla tehdit edilen ve ‘yurt dışına kaçacak’ ithamıyla suçlanan Erdoğan’ın söylediklerinin gayet açık ve net olduğunu söyleyen Ünal, şöyle devam etti:
“Karanlık olan ve karanlıkta kalan noktaları aydınlatması gereken Sayın Cumhurbaşkanımız değil Sayın Kılıçdaroğlu’dur. Kılıçdaroğlu, MİT TIR’ları ihanet suçunda FETÖ’nün yargı, emniyet, asker ve medya içindeki unsurlarıyla aynı argümanları ve söylemi hala neden kullanmaktadır? FETÖ de ‘TIR’lar silah götürüyordu’, ‘Uluslararası mahkemelerde yargılanacaklar’, ‘Yurt dışına kaçacaklar, gelip yargılanacaklar’, ‘Türkiye güvenlik açısından riskli ülke’, ‘kontrollü darbe’ diyor, Kılıçdaroğlu da aynısını söylüyor. Kılıçdaroğlu, ‘bu görüntüleri ben de seyrettim’ diyor. Görüntüleri size kim getirdi? Görüntüleri nerede, ne zaman, kimlerle izlediniz? İzlerken yanınızda kimler vardı? Berberoğlu bu görüntüleri nereden, ne zaman, nasıl temin etti? Kılıçdaroğlu’nun 17 Mayıs 2015’te Zaman gazetesine yaptığı ziyaretle bu görüntüler arasında ilişki var mıdır? Mustafa Akaydın’ın 15 Temmuz işgal girişimine ‘evcilik, tiyatro’ demesi ve Kılıçdaroğlu’nun kontrollü darbe demesi FETÖ ile aynı söylemi kullanmak anlamına gelmiyor mu? Kılıçdaroğlu neden ısrarla ülkemizi uluslararası basın aracılığı ile güvenlik açısından riskli ülke olarak göstermeye hâlâ devam ediyor?”
Kılıçdaroğlu’nun bu soruları cevaplaması gerektiğini kaydeden Ünal, “Hatırlanacaktır ki Kılıçdaroğlu ve CHP’sinin bir kaset kumpası ile göreve geldikleri süreçte neler yaptıkları kamuoyunun malumudur. Ayrıca 17-25 Aralık FETÖ yargı darbesinden sonra Kılıçdaroğlu ve CHP’si FETÖ’nün arkasında uluslararası güçlerin de olduğunu düşünerek, ‘Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’dan ancak bu şekilde kurtuluruz’ düşüncesiyle FETÖ’nün gemisine binmiştir. FETÖ gemisi 15 Temmuz gecesi batınca panikle feveran ederek gerçeği perdeleme gayreti içine girmişlerdir. Küfür ve hakaret yoluyla kendilerini temize çıkarma çabası içine girmişlerdir. Diyoruz ki paniklemeyin, sakin olun, hakaretle, küfürle, iftira ile bu sorumluluktan kurtulamazsınız” ifadelerini kullandı.