SiyasetSon dakika... Hayvan hakları teklifi hazırlandı! AK Parti'den açıklama

Son dakika... Hayvan hakları teklifi hazırlandı! AK Parti'den açıklama

01.07.2021 - 12:11 | Son Güncellenme:

Gelen son dakika haberine göre; AK Parti "Hayvanları Koruma Kanunu" teklifini Meclis'e sundu. Hayvanlar mal olmaktan çıkarılıp, canlı statüsüne getiriliyor. AK Parti'nin üzerinde çalıştığı "Hayvanları Koruma Kanun" teklifi TBMM Başkanlığına sunuldu. AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Petshoplarda kedi ve köpek satışının önüne geçilecek" dedi.

Son dakika... Hayvan hakları teklifi hazırlandı AK Partiden açıklama

Ünal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, uzun süredir hayvanların daha etkin korunmasının sağlanması için üzerinde çalıştıkları Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni TBMM Başkanlığına sunduklarını bildirdi.

Haberin Devamı

Türkiye'de hayvanların acı, ızdırap ve eziyet çekmelerine karşı en iyi şekilde korunmalarının sağlanması için ilk düzenlemenin, 24 Haziran 2004'te çıkarılan Hayvanları Koruma Kanunu olduğunu hatırlatan Ünal, aradan geçen 17 yılda değişen şartların, şehirlerin daha da büyümesiyle hem nüfus hem de hayvan popülasyonunda ortaya çıkan sonuçların yeni bir güncellemeyi kaçınılmaz kıldığını belirtti. Ünal, "Hayvan dostlarımız, bize verilen bir emanet. Geçmişte kuş evleri yapan, kuşları koruma vakıfları kuran, kırsala vahşi hayvanların aç kalmaması için yiyecekler bırakan ve hayvan sevgisiyle bilinen bir kültürün, medeniyetin, inancın mensuplarıyız. Bu nedenle Hayvanları Koruma Kanunu'nu bu hassasiyetle yeniden şekillendirmiş bulunuyoruz." diye konuştu.

Haberin Devamı

AK Parti'nin bu konuda çeşitli çalışmalar yürüttüğünü, STK'ler, belediyeler ve bakanlıklarla görüşmeler gerçekleştirildiğini anlatan Ünal, AK Parti ve diğer siyasi parti gruplarının önergesiyle 2019 yılında kurulan TBMM Hayvan Haklarının Araştırılması Komisyonu'nun faydalı çalışmalar yaptığını ifade etti.

Dünyanın, teknolojik gelişmelerle hızla değiştiğine işaret eden Ünal, şöyle konuştu:

"Küresel ısınma, iklim değişiklikleri, çevre kirliliği, zorunlu göçler ve nüfus hareketlilikleri gibi olgular, devletleri ve bireysel olarak insanları etkilerken birlikte yaşadığımız hayvan dostlarımızı da doğrudan etkisi altına alıyor. Özellikle şehirlerin büyümesi ve ulaşım imkanlarının gelişmesi insanların, hayvanların yaşam alanlarının kesişme noktalarını artırıyor. Buna bağlı olarak genel sağlığın korunması amacıyla hayvanların rehabilitasyonu ve korunması önemli bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor. Yine toplumsal yaşam standartlarında ve demografik yapıdaki değişimler, insanların ev hayvanları veya evcil hayvanlarla olan ilişkilerini ve ortak yaşam alanlarını paylaşma koşullarını, insanlarla hayvan dostlarımızın ilişkilerini yeniden düzenleme ihtiyacını ortaya koyuyor. Yaptığımız bu düzenlemenin ruhunu, kalbini ve temel fikrini oluşturan bakış açımız şudur; hayvanlar mal, eşya olmaktan çıkarılıp canlı statüsüne getirilecek. Dolayısıyla Türk Ceza Kanunu'nun 151. maddesinde hayvanlarla ilgili husus 'mala zarar verme' noktasından çıkarılıp, 'cana zarar verme' noktasına getirilerek suç kapsamında alınacak. Bu düzenlemenin en temel noktasını bu oluşturuyor. Bu bakış açımızdaki değişiklik çerçevesinde hayvanlar artık mal olarak görülmekten ziyade bir can olarak görülecek. Sahiplerinin borçlarından dolayı özel ilgi ve refakat amaçlı bakılan hayvanların haczedilmesi ortadan kalkacak."

Haberin Devamı

"SAHİPSİZ HAYVANLARIN KISIRLAŞTIRILMASI VE DİJİTAL KİMLİKLENDİRİLMESİ"

Düzenlemeyle "sahipli" ve "sahipsiz" hayvan ayrımının da kaldırılacağını bildiren Ünal, ister sahipli isterse sahipsiz olsun bir hayvanı kasten öldürme, nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldürme, bir hayvan neslini yok etme, işkence etme, acımasızca veya zalimce muamelede bulunma, cinsel ilişki ve hayvan dövüştürme fiillerinin suç olarak düzenlendiğini kaydetti.

Haberin Devamı

Hayvana karşı gerçekleştirilen bazı suçlarda sahibi tarafından şikayet hakkı kullanılmasa dahi Tarım ve Orman Bakanlığınca sürecin takip edileceğini anlatan Ünal, şöyle devam etti:

"Suç teşkil edilen fiillerin sahibi tarafından, sahip olduğu hayvana karşı işlenmesi durumunda süreç hem Tarım ve Orman Bakanlığımızca hem de adli mercilerce takip edilecek. Sahipsiz hayvan sayısının kontrolsüz artışının önüne geçilmesi, insan refah, huzur ve sağlığının da temin edilebilmesi için sahipsiz hayvanların tedavi, parazit mücadelesi, aşılama, kısırlaştırma ve dijital kimliklendirilmesini ifade eden rehabilitasyon süreci etkin şekilde yürütülecek. Bu doğrultuda büyükşehir belediyelerine, il belediyelerine, nüfusu 25 bini aşan belediyelere hayvan bakımevi kurma ve bütçelerinin belli bir miktarını bu hizmetler için kullanma zorunluluğu getirilecek. Nüfusu 25 binin altında olan belediyelere ise bölgelerinde bulunan hayvanları rehabilitasyon sürecine tabi tutulmaları için hayvan bakımevi bulunan en yakın hayvan bakımevine götürme ve rehabilitasyon süreci tamamlandıktan sonra alındıkları ortama bırakma zorunluluğu getirilecek."

Haberin Devamı

Mahir Ünal, sahipsiz köpeklerin kısırlaştırılmasının hem sivil toplum örgütlerinin hem de kamunun gayretini, iş birliğini, eş güdümünü ve koordinasyonunu gerektirdiğini söyledi.

"TEHLİKELİ KÖPEK TÜRLERİ"

Tehlikeli köpek türlerinin insanlara, çocuklara ve diğer hayvanlara gerçekleştirdiği saldırılara dikkati çeken Ünal, "Tarım ve Orman Bakanlığının, bilim kurulları ile çalışmaları neticesinde belirlenecek tehlikeli türlerin bakılması, beslenmesi, barındırılması, ülkemize girişi yasaklanıyor. Mevcutta tehlikeli türlere sahip olan vatandaşlarımıza ise hayvanlarını kısırlaştırarak, kayıt belgesi alarak, ağızlıksız ve tasmasız dolaştırmayarak, çocuk oyun alanları ve parkları ile halkın yoğun bulunduğu bölgelere girmeme gibi şartlarda 'Mevcut hayvanına ölünceye kadar bakabilirsin.' demekteyiz." dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Ünal, kara ve su sirkleri ile yunus parklarının açılması ve işletilmesinin yasaklanacağını, mevcut işletmelerin uhdesinde bulunan hayvanların, doğal yaşam süresine bağlı olarak tasfiyesinin öngörüldüğünü belirterek, şunları kaydetti:

"Hayvanlar için doğal yaşam parklarının oluşturulmasına ve hayvanların daha iyi şartlarda barındırılmalarına imkan sağlanıyor. Kedi ve köpek sahiplerine dijital kimliklendirme zorunluluğu getirilecek ve terkleri yaptırıma bağlanacak. Sahipsiz hayvanların artışının önemli bir kısmını oluşturan bu problemin çözümü hedefleniyor. Pet shoplarda kedi ve köpek satışının önüne geçilecek. Bu yerlerde Tarım ve Orman Bakanlığının denetimindeki üretim çiftliklerinde üretilen hayvanların satışı katalog üzerinden yapılacak. Bu konuda hem hayvan refah ve sağlığı dikkate alınıyor hem de bir anlık hevesle alınan hayvanlarımızın daha sonra terk edilmelerinin önüne geçilmesi düşünülüyor. Valiliklerin başkanlığındaki il hayvan koruma kurullarımız hem içeriği hem eşgüdümü hem koordinasyonu hem toplantı süresi yeniden düzenlenerek daha etkin hale getirilecek. Teklifimizin milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Teklifimiz bugün ilgili komisyona sevk edilecek ve inşallah Meclis kapanmadan da verdiğimiz sözü tutarak bu teklifi kanunlaştırmayı amaçlıyoruz."

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ünal, "Evlerdeki kedi ve köpek sayısına ilişkin sınırlama getiriliyor mu?" sorusu üzerine, "Bu, teklifte yer almıyor." dedi.

Basın toplantısına, kanun teklifinde imzası bulunan AK Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel, AK Parti İstanbul Milletvekili Serap Yaşar, AK Parti İstanbul Milletvekili Rümeysa Kadak, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu ile AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız da katıldı.

GEREKİRSE OLAĞANÜSTÜ TOPLANTILAR YAPILACAK

TBMM Başkanlığına sunulan Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile her ilde bulunan İl Hayvanları Koruma Kurulu'nun kaynak ve kapsamı genişletiliyor. Kurul en geç üç ayda bir başkanın çağrısı üzerine toplanacak, gerektiğinde olağanüstü toplantılar yapılabilecek.

İl Hayvanları Koruma Kurulu'nun görevleri arasına, ilde kurulacak hayvan bakımevleri ve hayvan hastanelerinin denetlenmesi ile Kanunda belirtilen faaliyet ve görevlerin yerel yönetimler ve tarım ve orman il müdürlükleriyle eş güdüm sağlanarak yaptırılması da ekleniyor.

Teklifle, Kanunda yer alan ve hayvanların nitelendirilmesinde kullanılan "ev ve süs" ifadeleri kaldırılıyor. Hayvanlarının korunması amacıyla bakımevleri ve hastaneler kurmak; buralarda bakım, rehabilitasyon, aşılama ve kısırlaştırma gibi faaliyetleri yürütmek için başta yerel yönetimler olmak üzere, diğer ilgili kurum ve kuruluşlara teşvik sağlanacak veya Bakanlıkça uygun görülen miktarlarda mali destek verilecek. Bu faaliyetlerde kullanılmak üzere, gerçek ve tüzel kişilerce ayni veya nakdi bağış Bakanlığa ve yerel yönetimlere yapılabilecek.

"Hayvanat bahçeleri ve doğal yaşam parkları" şeklinde değiştiriliyor. Hayvanat bahçelerinin kuruluşu ile çalışma usul ve esaslarının Tarım ve Orman Bakanlığınca belirlenmesine ilişkin düzenleme yürürlükten kaldırılıyor.

Kamu kurum ve kuruluşları, hayvanların etolojisine ve habitatına uygun, serbest dolaşımlarına imkan sağlayan doğal yaşam parkları kurabilecek.

Hayvanat bahçeleri ile doğal yaşam parklarının kuruluşu ile çalışma usul ve esasları Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.

İDARİ PARA CEZALARI

Kanun teklifiyle hayvanların daha iyi korunmasını temin etmek, hayvanlara karşı yapılan ihlallerle daha etkin mücadele etmek ve caydırıcılığı sağlamak amacıyla idari para cezaları artırılıyor.

Buna göre, kedi ve köpek sahiplerinin dijital kimliklendirme yöntemiyle hayvanlarını kayıt altına almaması halinde hayvan başına 1200 lira para cezası verilecek.

Hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı ile ilgili yasaklara ve yükümlülüklere uymayan ve alınması gereken önlemleri almayanlara hayvan başına kesilen para cezası tutarı 60 liradan 1000 liraya çıkarılıyor.

Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpek bulundurulmasına ilişkin hükme aykırı hareket edenlere, hayvan başına 500 lira idari para cezası kesilecek.

Düzenlemeyle bir hayvan neslini yok edecek müdahalede bulunanlara hayvan başına 10 bin lira olan idari para cezası tutarı 35 bin liraya yükseltilirken tıbbi amaçlar dışında organ veya dokularının tümü ya da bir bölümü çıkarılıp alınması veya tahrip edilmesi; hayvanının dış görünüşünü değiştirmeye yönelik veya diğer tedavi edici olmayan kuyruk ve kulak kesilmesi, ses tellerinin alınması ve tırnak ile dişlerinin sökülmesine yönelik cerrahi müdahaleler; hayvana tıbbi amaçlar dışında, türüne ve etolojik özelliklerine aykırı hale getirecek şekilde ve dozda hormon ve ilaç vermek, çeşitli maddelerle doping yapmak, ile hayvanların türlerine has davranış ve fiziki özelliklerini yapay yöntemlerle değiştirmek fiilleri için idari para cezası tutarı 1200 liradan 4 bin 500 liraya çıkarılıyor.

Hayvan deneyleri konusunda kurallara uymayanlara hayvan başına 1200 lira, yetkisi olmadığı halde hayvan deneyi yapanlara ise hayvan başına 4 bin 500 lira idari para cezası öngörülüyor.

Hayvan satışı sırasında hayvanların sağlıklarının iyi, barındırıldıkları yerin temiz ve sağlık şartlarına uygun olması zorunluluğunu ihlal edenlere hayvan başına 500, hayvanların ticari amaçla film çekimi ve reklam için kullanılmasıyla ilgili hususları ihlal edenlere ise 5 bin lira para cezası verilecek.

Hayvanları, doğal kapasitesini veya gücünü aşacak şekilde veya yaralanmasına, gereksiz acı çekmesine, kötü alışkanlıklara özendirilmesine neden olacak yöntemlerle eğitenlere 5 bin 500 lira ceza kesilecek.

KURBAN KESİMİ

Hayvanların kesilmesi sırasında, uyulması gereken dini kuralların gerektirdiği özel koşullar dikkate alınarak hayvanı korkutmadan, ürkütmeden, en az acı verecek şekilde, hijyenik kurallara uyularak ve usulüne uygun olarak bir anda yapılması zorunluluğunu ihlal edenlere hayvan başına 2 bin 100 lira, kurban kesimi sırasında uyulması gereken hususlara aykırı davrananlara hayvan başına 5 bin 250 lira idari para cezası uygulanacak.

"Kanuni istisnalar ile tıbbi ve bilimsel gerekçeler ve gıda amaçlı olmayan, insan ve çevre sağlığına yönelen önlenemez tehditler bulunan acil durumlar dışında yavrulama, gebelik ve süt anneliği dönemlerinde hayvanlar öldürülemez." hükmüne aykırı davrananlara hayvan başına 2 bin 200 lira, aykırı davranışların işletmelerce gösterilmesi halinde ise hayvan başına 5 bin 500 lira para cezası kesilecek.

Hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranan, acımasız ve zalimce işlem yapan, döven, aç ve susuz bırakan, aşırı soğuğa ve sıcağa maruz bırakan, bakımlarını ihmal eden, fiziksel ve psikolojik acı çektiren, gücünü aştığı açıkça görülen fiillere zorlayan, kesin olarak öldüğü anlaşılmadan vücutlarına müdahalelerde bulunan, kesim için yetiştirilmiş hayvanlar dışındaki hayvanları ödül, ikramiye ya da prim olarak dağıtan, tıbbi gerekçeler hariç hayvanlara veya onların ana karnındaki yavrularına veya havyar üretimi hariç yumurtalarına zarar verebilecek suni müdahaleler yapan, yabancı maddeler veren, hayvanları hasta, gebelik süresinin 2/3'ünü tamamlamış gebe ve yeni anneyken çalıştıran, uygun olmayan koşullarda barındıran, sağlık nedenleriyle gerekli olmadıkça bir hayvana zor kullanarak yem yediren, acı, ıstırap veya zarar veren yiyeceklerle alkollü içki, sigara, uyuşturucu gibi bağımlılık yapan yiyecek veya içecekler verenlere 5 bin 500 lira para cezası uygulanacak.

Kesim hayvanları, avlanmasına ve özel üretim çiftliklerinde kesim hayvanı olarak üretimine izin verilen av hayvanları ile ticarete konu yabani hayvanlar dışındaki hayvanları et ihtiyacı amacıyla kesip veya öldürüp piyasaya sürenlere ise 11 bin lira, ev hayvanını terk edene ise hayvan başına 2 bin lira para idari para cezası verilecek.

RTÜK takibi sonucunda hayvanların korunması ve refahı amacıyla yaygın ve örgün eğitime yönelik programların yapılması, radyo ve televizyon programlarında bu konuya yer verilmesine ilişkin esası ihlal eden ulusal radyo ve televizyon kurum ve kuruluşlarına ise maddenin ihlal edildiği her ay için 20 bin lira idari para cezası uygulanacak.

Hayvanat bahçelerine ilişkin yükümlülüklere aykırı davrananlara hayvan başına 2 bin 500 lira idari para cezası kesilecek.

Kabahatlerin veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak veya onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza iki kat artırılarak uygulanacak. Kabahatlere konu olan ve el konulan kedi ve köpeklerle Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine görülecek.

YENİ SUÇ VE CEZALAR BELİRLENİYOR

AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile yeni suç ve cezalar belirleniyor.

Buna göre, nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldüren kişi 1 yıldan 5 yıla kadar hapis, bir hayvan neslini yok eden kişi ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

Bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi, 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası alacak.

Hayvanlarla cinsel ilişkide bulunan kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 100 günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılacak.

Bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alacak.

HAYVANLARI DÖVÜŞTÜREN KİŞİLERE 3 AYDAN 2 YILA KADAR HAPİS VEYA ADLİ PARA CEZASI

Hayvanları dövüştüren kişi 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası alacak; bu suçun birden fazla hayvana karşı aynı anda işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılacak. Bu suçun veteriner hekim, veteriner sağlık teknisyeni, hayvan koruma gönüllüsü, hayvan koruma derneği üyeleri, hayvan koruma vakfı üyeleri veya hayvanlara bakmak yahut onları korumakla görevlendirilen kişiler tarafından işlenmesi durumunda verilecek ceza yarı oranında artırılacak.

Sahibi tarafından işlenen suçlar da dahil olmak üzere bu suçların işlenmesi halinde soruşturma yapılması Tarım ve Orman Bakanlığının il veya ilçe müdürlükleri tarafından Cumhuriyet başsavcılığına yazılı başvuruda bulunulmasına bağlanacak. Bu başvuru muhakeme şartı niteliğinde olacak. Suçüstü halinde ise soruşturma genel hükümlere göre yapılacak.

Belirtilen suçların başka bir kişi tarafından sahipli hayvana karşı işlenmesi halinde hayvan sahibinin şikayeti üzerine de soruşturma yapılacak.

El konulan kedi ve köpekler ile Bakanlıkça uygun görülen diğer hayvanlar koruma altına alınarak bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.

REHABİLİTE EDİLEN HAYVANLAR, VERİ TABANINA KAYDEDİLECEK

Teklifle, belediyelere hayvanların korunması ve bakımı noktasında yeni sorumluluklar veriliyor.

Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 25 bini aşan belediyeler, sahipsiz veya güçten düşmüş ya da tehlike arz eden hayvanların korunması ve bakımının yapılması ile rehabilitasyonunun sağlanması amacıyla hayvan bakımevleri kuracak.

Bu hayvanlar, ilgili belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülecek. Hayvan bakımevi kurma zorunluluğu olmayan belediyeler ise sorumluluk alanındaki bu hayvanları en yakın hayvan bakımevine götürecek.

Rehabilite edilen hayvanlar, Bakanlıkça oluşturulan veri tabanına kaydedilecek.

Rehabilitasyon süreci tamamlanan hayvanların, bakımevine getiren belediye tarafından öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esas olacak.

Rehabilite edilmemiş sahipsiz köpekler, belediyelerce hayvan bakımevlerinde veya geçici ünitelerde kısırlaştırılarak veri tabanına kaydedilecek. Geçici ünitelerde yapılan kısırlaştırmalar sonrasında, köpekler alındıkları ortama bırakılmadan önce sağlıklarına kavuşmaları için gerekli tedbirler alınacak. Bakanlık da bu kapsamdaki köpeklerin kısırlaştırılmasına her türlü yardımda bulunacak.

KARA VE SU SİRKLERİ İLE YUNUS PARKLARININ KURULMASI YASAKLANIYOR

Teklifle, hayvanların kullanıldığı kara ve su sirkleri ile yunus parklarının kurulması yasaklanıyor.

Mevcut işletmeler ise herhangi bir nedenle eksilen hayvan sayısını tamamlama ya da artırma, yeni şube açma gibi yollarla kapasite artırımına gidemeyecek, üretim yapamayacak, Bakanlığın izni olmadan işletme hakkını devredemeyecek. Bu işletmelerin hayvanların etolojisine uygun olarak faaliyet göstermesini sağlayacak kriterler, teklif yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.

Burada belirtilen yasaklara aykırı davrananlara hayvan başına 25 bin Türk lirası idari para cezası verilecek.

PİTBULL TERRİER, JAPANESE TOSA TÜRLERİNİN SATIŞINI YAPANLARA 11 BİN LİRA CEZA

Tehlike arz eden hayvanların belirlenmesine ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılacak düzenleme yürürlüğe konuluncaya kadar; Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasilerio türlerini veya bunların melezlerini üreten, sahiplenen, sahiplendiren, barındıran, besleyen, takas eden, sergileyen, hediye eden ve bunların Türkiye'ye girişini, satışını ve reklamını yapana hayvan başına 11 bin lira idari para cezası verilecek. Ayrıca söz konusu hayvanlara el konulacak ve bu hayvanlar belediyeler tarafından hayvan bakımevine götürülecek.

Belirtilen hayvanları sahiplenmiş olanlardan, bu madde hükmü yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 aylık süre içinde hayvanlarını kısırlaştıran ve buna dair belgeyle birlikte Tarım ve Orman Bakanlığına başvurarak veri tabanına kayıt ettirenler hakkında idari yaptırım uygulanmayacak.

Kısırlaştırma işlemi için; daha önce gebe kalmış hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenecek. Bu hayvanların ölümü halinde Bakanlığa bilgi verilecek ve kayıttan düşürülecek.

Kısırlaştırılan ve kayıt altına alınan bu hayvanlar kayıt belgesiz, ağızlıksız ve tasmasız olarak dolaştırılamayacak, halkın yoğun olarak bulunduğu yerler ile çocuk oyun alanları ve parklarına sokulamayacak. Aykırı hareket edenlere, 11 bin lira idari para cezası verilecek. Yasaklara aykırılığın tekrarı halinde, idari para cezası ile birlikte hayvanlara el konulacak ve hayvan, konulabileceği bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.

Bu madde kapsamında hayvan sahibi olanlar, hayvanlarını en yakın bakımevine bırakabilecek. Bu hayvanların sokağa terki halinde 30 bin lira idari para cezası verilecek.

Yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri, teslim edilen bu hayvanları kabul etmek zorunda olacak.

HAYVAN BAKIMEVLERİNİN EN GEÇ KURULMA TARİHLERİ

Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 75 bini aşan belediyeler 31 Aralık 2023, diğer belediyeler ise 31 Aralık 2025 tarihine kadar hayvan bakımevlerini kuracak.

Belediyeler, üç yıl süreyle hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde beşi oranında kaynak ayıracak. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde üç olarak uygulanacak.

Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını en geç 31 Aralık 2022 tarihine kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmak zorunda olacak.

BARINAKLAR İNŞA ETMEK, KIRSALA YİYECEK BIRAKMAK, KUŞ EVLERİ...

Teklifinin gerekçesinde, Türk milletinin mazisinin, hayvanlar için vakfiyeler oluşturmak, kuş evleri, hastaneler ve barınaklar inşa etmek, kırsala yiyecek bırakmak gibi iyi örneklerle dolu olduğu belirtildi.

Hayvanların korunması bakımından gelişmiş diğer ülkelerde olduğu gibi 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanununun çıkarıldığı, 17 yıllık uygulama sonucunda ortaya çıkan yeni durumlar ve anlayışlar kapsamında Kanunun gözden geçirilmesi ve güncel koşullara uyarlanması amacıyla çalışma yapılmasının gerekliliğinin ortaya çıktığı belirtilen gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Teknolojik gelişmelerle birlikte hızla değişen dünyamızda, küresel ısınma, iklim değişiklikleri, çevre kirliliği, zorunlu göçler ve nüfus hareketlilikleri gibi olgular, devletleri ve bireysel olarak insanları etkilerken, birlikte yaşadığımız hayvanlara da doğrudan tesir etmektedir. Özellikle, şehirlerin büyümesi ve ulaşım imkanlarının gelişmesi, insanlarla hayvanların yaşam alanlarının kesişme noktalarını artırmakta, buna bağlı olarak genel sağlığın korunması amacıyla hayvanların rehabilitasyonu önemli bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır. Yine toplumsal yaşam standartlarında ve demografik yapıdaki değişimler, insanların ev veya evcil hayvanlarla olan ilişkilerini ve ortak yaşam alanlarını paylaşma koşullarını yeniden düzenleme ihtiyacını ortaya koymaktadır."

Toplumsal yaşamın vazgeçilmez paydaşı olarak hayvanların karşılaştığı zorlukların tespit edilmesi ve hayvanların korunması için geliştirilebilecek çözüm önerilerinin tartışılması amacıyla 2019 yılında Meclis'te bir araştırma komisyonunun kurulduğu anımsatılan gerekçede, toplumsal taleplere duyarlılık ve geniş katılımcılık ilkeleri temelinde kapsamlı çalışmalar yapıldığı ifade edildi.

Konunun paydaşları olan yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, veterinerler, üniversiteler ve hukukçularla toplantıların düzenlendiği belirtilen gerekçede, komisyonun TBMM Başkanlığına sunduğu raporun, hazırlanan Kanun teklifine ışık tuttuğu, yol gösterici olduğu vurgulandı.

Hayvanların korunması sürecinde, yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri ile buralarda yapılacak rehabilitasyon işlemlerinin öneminin ön plana çıktığı aktarılan gerekçede, bozulan ekolojik dengeye bağlı olarak sokak hayvanı popülasyonunun kontrolsüz artışını regüle etmek için insancıl, bilimsel ve işlevsel yeni çözümler geliştirmenin zorunlu hale geldiğinin altı çizildi.

Mevcut Kanunda yer alan mekanizmaların geliştirilmesi ve yeni yöntemler ihdas edilmesi amacıyla, yerel yönetimlerin yanı sıra merkezi yönetim ile sivil toplum kuruluşlarını sürece dahil eden güçlü bir kurumsal yapı oluşturulmasının önemine değinilen gerekçede, özellikle toplumsal yaşamla iç içe olan hayvanların, korunmasına ve refahına yönelik olarak yürütülen barındırılma ve rehabilitasyon süreçlerinin etkin denetiminin sağlanmasının amaçlandığı vurgulandı.

Gerekçede, yerel yönetimlerin, hayvanların korunması amacıyla yürüteceği hizmetler bakımından tahsisli bir bütçeye sahip olmasının öneminin dikkate alınarak bu yönde düzenlemelerin yapıldığı ve Kanundaki mekanizmalara işlerlik kazandırılmasının hedeflendiği, bununla birlikte, hayvanların bakımevlerine alınmasına ilişkin usul ve esasların somutlaştırılarak rehabilitasyon süreçleri ve kurallarının netleştirildiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Kedi ve köpeklerin, ev hayvanı satış yerlerinde hayvan sağlığı ve etolojileri bakımından uygun koşullarda bulundurulmadıkları gözlemlenmektedir. Bu sebeple ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpek bulundurulması yasaklanmaktadır. Ev hayvanı satış yerlerinde kedi ve köpeklere ilişkin katalog ve benzeri görsel bilgiler bulunacak; ilgililerin seçtikleri kedi ve köpekler Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilen üretim yerlerinden teslim alınabilecektir. Ayrıca, kara ve su sirkleri ile yunus parklarının açılması ve işletilmesi yasaklanmaktadır. Mevcut işletmelerin ise uhdesinde bulunan hayvanların doğal yaşam süresine bağlı olarak tasfiyesi öngörülmektedir. Öte yandan, hayvanlar için doğal yaşam parklarının oluşturulmasına ilişkin düzenleme yapılarak, hayvanların daha iyi şartlarda barındırmalarına imkan sağlanmaktadır. Hayvanların korunması amacıyla, işlevsel mekanizmalar geliştirme ve etkili idari tedbirler planlamanın yanı sıra hayvanlara yönelik haksız eylemlere karşı caydırıcı yaptırımlar belirlemenin de önemli olduğuna şüphe bulunmamaktadır.

İnsanlık, ahlaki ve vicdani açıdan, hayvanın bir mal veya eşya olarak kabul edildiği anlayıştan, bir can olarak değerlendirildiği perspektife evrilmiş ve tüm hayvanların yaşamlarının güvence altına alınması yolunda önemli mesafeler katetmiştir. Ancak, aradan geçen süre içinde bu yaptırımların yeniden değerlendirilmesine ihtiyaç olduğu görülmektedir. Son dönemde basın ve yayın organlarında, hayvanlara yönelik öldürme, işkence veya acımasız ve zalimce muamelede bulunma ile dövüştürme fiillerine ilişkin yapılan haberlerde artış görülmüş ve bu olaylara karşı gerek vatandaşlarımız gerekse sivil toplum örgütleri tarafından yoğun bir tepki gösterilmiştir. Toplum vicdanını yaralayan bu ve benzeri olayların yaygınlaşması, daha etkin tedbir alma zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır.

Bu kapsamda öldürme, işkence veya acımasız ve zalimce muamelede bulunma ile dövüştürme fiillerinin idari yaptırım kapsamından çıkarılarak adli yaptırıma bağlanması öngörülmektedir. Böylelikle, hayvanlara karşı işlenen bu ve benzeri fiiller kabahat kapsamından çıkarılarak suç kapsamına alınmaktadır."

Yazarlar