10.02.2019 - 15:23 | Son Güncellenme:
AA
Kurtulmuş, Kanal 7'de yayınlanan ve Hatay Arkeoloji Müzesinden gerçekleştirilen "Başkent Kulisi" adlı programda soruları yanıtladı.
Yerel seçimlere yönelik değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, seçim çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
Kurtulmuş, "Bu seçimde Türkiye'nin bir beka tehdidi var mı?" şeklindeki soruya "Çok kısa süre içerisinde yaşadıklarımızı göz önünde bulundurursanız, bu seçimlerin nasıl bir beka meselesi olduğu ortaya çıkacaktır." karşılığını verdi.
Kurtulmuş, süreci 7 Şubat 2012'deki FETÖ'cü savcı ve polislerin MİT'e yapmaya çalıştığı operasyondan başlatmak gerektiğini belirterek, arkasından Gezi ile 17-25 Aralık olaylarının ve 15 Temmuz darbe girişiminin geldiğini aktardı.
"Tüm bunların bir tanesi herhangi bir Avrupa ülkesinde olsaydı hükümet düşerdi." diyen Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Bütün buralarda milletin cesareti ve kararlılığıyla, Cumhurbaşkanımızın ferasetiyle, liderliğiyle Türkiye kendi iradesine sahip çıkmıştır. Meseleyi şöyle görmek lazım, iktidarda AK Parti olabilir başka parti olabilir ama bu süreçte esas mesele milli iradeyi ortadan kaldırmak, milletin tercihiyle iktidara gelmiş yönetimi al aşağı etmek ve hele hele 15 Temmuz'da bir iç savaşın zeminini hazırlayacak bir kaos çıkartmaktı. Bunların her birisi tek başına bir beka meselesidir. Bunlara baktığımız zaman bunun iyi hazırlanmış, terör örgütleri marifetiyle ya da terör yanlısı gruplarca desteklenmiş hareketler olduğunu görüyoruz. Arkasında bazı uluslararası güçlerin olduğunu biliyoruz ama ne yazık ki Türkiye'deki siyasi aktörlerden de bunlara destek geldiğini görüyoruz. 15 Temmuz'a bile kontrollü darbe denebilmiştir. Bunları topladığınız zaman, Türkiye'nin beka meselesi tehdidi tabi ki siyasi partililerden gelmiyor bunu söylemiyoruz ama Türkiye'nin 7 Şubat 2012'den bu yana devam eden demokrasiyi koruma kendi milli birliğini beraberliğini koruma tehdidi var. DEAŞ'ını, YPG ve PKK'sını hep beraber görüyoruz ama maalesef Türkiye'nin bir türbülansa sokulmasını isteyen bu senaryoya destek veren siyasetçiler de var."
Kurtulmuş, muhalefetin kendileriyle hareket etmesini istemediklerinin altını çizerek, "Biz muhalefet AK Parti ile hareket etsin demiyoruz, milli iradenin yanında dursun. Yani eğer kontrollü darbe derseniz, Türkiye'de darbe teşebbüsünde bulunacakların zihnine her zaman siyasetten destek bulabileceklerini fikrini yerleştirmiş olursunuz. Siyasetin, olağan dışı şartlarda siyasete müdahale edilmesinin karşısında tek vücut olması lazım. Söylediğimiz bu." değerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuş, Türkiye'ye yönelik beka tehdidi üretenlerin siyasetten destek aldığını kaydetti.
ANKARA VE İSTANBUL'DAKİ SON DURUM
İstanbul ve Ankara'daki son durumun sorulması üzerine buralarda sıkıntı görmediğinin ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"İstanbul'da da Ankara'da da AK Parti bakımından bir problem görmüyorum. Daha seçim kampanyasının başlangıcındayız. Biliyorsunuz AK Parti her seçim kampanyasında oylarını arttıran bir parti. Ben Ankara ve İstanbul'da bir problem görmüyorum ama siyasi tecrübemiz bize hep şunu söylüyor, hiçbir seçim oturduk yerden kazanılmaz. Ne kadar güçlü olursanız olun, ne kadar favori olursanız olun çok çalışmanız lazım."
Kurtulmuş, teşkilatların iyi motive olduğunu anlatarak, "Hiçbir dakikayı boş geçirmeden, canla başla çalışacağız. Birçok seçim bölgesinde olduğu gibi İstanbul ve Ankara'da partimizin bir problemi olduğuna inanmıyorum. Tabii bu bize rehavet anlamını değil, çok daha fazla çalışmalıyız duygusunu vermelidir." dedi.
"SEÇİME FAVROİ PARTİ OLARAK GİRİYORUZ"
Kurtulmuş, "adayların bazı yerlerde değiştirileceği" yönünde söylentilerin olduğunun belirtilmesi üzerine, adayların ilan edildiğini ve yollarına devam ettiklerini vurguladı.
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesinde illerde birtakım ittifaklar yapılabileceği konusu gündeme geldi mi acaba?" şeklindeki soruyu Kurtulmuş, şöyle yanıtladı:
"Bazı kritik illerde hangi partinin adayı önde görünüyorsa o adayı destekleme şeklinde bir tutum ortaya çıkabilir. Bu şu demektir, bazı yerlerde AK Parti bazı yerlerde MHP ilan etmiş olduğu adayını çekebilir ama bu çok kısıtlı ve sınırlıdır. Yani birkaç ille ilgili olabilir. Dolayısıyla bizim açımızdan da MHP açısından da adaylar açıklanmıştır, ilan edilen adaylar da harıl harıl çalışıyor. İşte Hatay'da hem Büyükşehir hem de ilçe adaylarımız harıl harıl çalışıyorlar. Programlarını yapmışlar, bir dakikalarını boş geçirmeden, Türkiye'nin her yerinde arkadaşlarımız çalışıyorlar. Bundan sonra seçim çalışmalarının başarıyla yürütülmesi dönemindeyiz."
Kurtulmuş, kamuoyu araştırmalarının sürdüğünü de aktararak, şöyle konuştu:
"Bundan sonraki süreçte bizim daha düzenli araştırmalarımız olacak ve o araştırmalar bizi daha net ilgilendirecek. Hatta öyle ki bazı seçim çevrelerinde haftalık, daha kısa süreli anketler yaptırdığımız oluyor. Böylece sahada ne eksiklik var, nereye ne ilave etmemiz lazım bunları tespit ediyoruz. Ancak şu ana kadarki elimizdeki verilere göre AK Parti'nin en ufak bir sıkıntısı yok, seçime favori parti olarak giriyoruz. Seçim sonuçlarında da açık ara birinci parti olacaktır. Hayatım boyunca oy oranlarını rakamsal olarak vermedim. İnşallah toplamda Cumhur İttifak'ı olarak bir önceki seçimdekinden daha üstünde bir oyu almayı hedefliyoruz."
Kurtulmuş ayrıca, denetimli serbestlik süreleri ve nafakanın sınırlandırılması gibi konulardaki son durumunun sorulması üzerine, bu tarz konularla ilgili parti içinde değerlendirmelerin olduğunu ancak bunların seçimden sonra gündeme gelebileceğini sözlerine ekledi.