08.01.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayına ilişkin soruyu yanıtlarken, “Kendi adıma konuşabilirim; “Türkiye’nin geleceğini, kişisel hedeflerle zora sokmayacağım” dedi. Haziran 2021 için erken seçim öngörüsünde bulunan Akşener, “Yanlış anlaşılmasın; bilgim, duyumum yok. Atılan adımların, seçime doğru olduğuna dair benim okumam var” ifadelerini kullandı. Akşener, partisinin güçlendirilmiş parlamenter sistem konusundaki çalışmada sona gelindiğini kaydetti.
Ankara’da önceki gün bir grup gazeteci ile bir araya gelen Akşener, dün de Beypazarı ve Nallıhan ilçelerinde esnaf ziyaretleri yaptı. Akşener, özetle şunları söyledi:
İLGİLENMİYORUM: (Bahçeli’nin ikinci ‘evine dön’ çağrısı) Bu defa pek çok hakaretin üzerine bir davet var. Sayın Bahçeli’yi anlama gayretinden vazgeçmiş bir insanım. Bilmiyorum nedir, ne değildir; ilgilenmiyorum da.
TEKLİF OLMADI: (Memleket Masası) Bize ne Sayın Erdoğan’ın ne de yakınlarından herhangi birinin, görevlendirdiği bir şahsın resmi olarak, ‘buyurun bir masaya, sadece sizle oturalım kardeşim, birlikte bir yol yürüyelim’ diye bir teklifi, talebi olmadı. Partili cumhurbaşkanlığının Türkiye’yi uçuruma doğru götüreceğini o zamanlar söyleye söyleye gelmiş, buna karşı durmuş insanların kurduğu bir siyasi parti, İYİ Parti. İYİ Parti Genel Başkanı olarak, Sayın Erdoğan’a, ‘onu bırak bizi al diye’ bir kavramımız yok. En çok bu teklife Sayın Bahçeli’nin alkış tutması gerekiyordu. Bir taraftan kendinizi Türk milliyetçisi olarak tanımlayacaksınız bir taraftan da milletin lehine olan her konuda elinizde sopa bağıracaksınız.
KARŞIYIZ: (Darbe tartışması) Biz vesayetin her türlüsüne karşı çıkan bir siyasi partiyiz, siyasi vesayet de dahil. Bizim sayımız yetmiyor seçim kararı almaya. Bu başka bir şey ama seçimi istemiş olmak, darbe ile ilişkilendirildiği zaman bu Türkiye’de iktidar cenahının artık sözü tükettiğini, umut vermek konusunda hiçbir imkanının kalmadığını gösteren bir eylem biçimidir. Elde yeni bir argüman yok dolayısıyla aynı şey; ‘hain, darbeci, FETÖ’cü...’ Böyle bir üçleme üzerinde gidiyor işler.
SİSTEM TASARIMI (İYİ Parti’nin sistem önerisi) Güçlendirilmiş parlamenter sistem tasarımını bitirmek üzereyiz. Muhtemelen ocak ayının 3. haftası kamuoyu ile paylaşılır. Bizimki bir tasarım, model. Anayasa değil. Her parti kendi içinde bir şey yapıyor. Bunu paylaşacağız sonra kamuoyunun bunu tartışmasını bekleyeceğiz, onu sağlayacağız.
‘Türkiye’nin geleceğini zora sokmam’
(Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı) Ayrı kurumsal kimlikleriz. Birbirimize racon kesmiyor, küsmüyoruz. Bu işbirliği sistemi bir tarafıyla kolay ve kalıcı, bir tarafıyla yönetmesi zor bir iş. Seçim geldi diyelim. Millet İttifakı’nı hangi siyasi partiler oluşturacak ona bakılacak. Ondan sonra ortak aday mı çıkarılması lazım, yoksa 2018’deki gibi mi? Ondan sonra da nasıl bir sistem üzerinde yürünecek. Bunlar ortaklaşılarak yapılacak işler. Kimlerle, hangi siyasi partilerle olacaksa Millet İttifakı... Kendi adıma konuşabilirim; ‘Türkiye’nin geleceğini kişisel hedeflerle zora sokmayacağım’ diyorum.
24 HAZİRAN’DAN DERS: 24 Haziran’dan çok önemli bir ders çıkardım kendime. Müthiş bir heyecan estirildi. Bana telefonlar açıldı 15 gün kala. ‘İstifa et. 1. turda yapıyoruz, sen işi bozuyorsun’ diye. Ağzımı açtım mı? Zora sokacak bir cümlemi duymadınız. Günün sonunda hepimiz muhalefetiz. Bu muhalif alana zarar verecek bir sistemin içinde olmamamız gerekiyor.
‘Kadın üzerinden çemkirmeyi kesin’
(Fikri Sağlar’ın açıklamaları) Yahu bırakın kadınları. Kadını tarif üzerinden çemkirmeyi kesin. Özneyi kadın ede ede, bir günde 3 kadının katledildiği bir döneme gelindi. Sayın Kılıçdaroğlu o konuda çok net bir tavır koydu... Benim evim basıldı. Sayın Sağlar gibi giyinmiş bir erkek hakim, o saldırganların tamamını beraat ettirdi. Kafasında da bir şey yoktu ama beraat ettirdi. Demek ki kuralların uygulanması giyimle kuşamla alakalı değilmiş.
BAŞBUĞ’A İKİNCİ HIRPALAMA: İlker Başbuğ, önce FETÖ’cüler tarafından hapsedildi ve bizatihi Sayın Erdoğan bunun yanlış olduğunu söylemişti. Bu tür ayrıştırıcı durumlarda FETÖ’cülere benzer yöntemlerin kullanılıyor olmasını doğru bulmadığımı ifade ederim. İkinci hırpalanmanın, özellikle AK Parti’ye ve Genel Başkanı’na hiçbir faydası olmayacağını düşünüyorum.