Siyaset ABD, Türkiye’yi rahatsız edecek adımlar atıyor

ABD, Türkiye’yi rahatsız edecek adımlar atıyor

02.02.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

Türkiye’ye rağmen adım atmasının ABD’ye büyük maliyetleri olacağına dikkat çeken Altun, “ABD bunu ne kadar hızlı kavrarsa kendisi için o kadar iyi olur. Zira Türkiye hiçbir alanda alternatifsiz değildir” ifadelerini kullandı.

ABD, Türkiye’yi rahatsız edecek adımlar atıyor

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, ABD’nin son yıllarda bazı grupların ideolojik gündemlerinin etkisi altında kalarak Türkiye’yi rahatsız edecek adımlar attığını belirterek “Verilen taahhütlerin vakit kaybetmeden sahaya yansıması gerekir. ABD, Türkiye’ye rağmen adım atmanın Türkiye’nin beklentilerini karşılayarak iş yapmaktan daha maliyetli olduğunu ne kadar hızlı kavrarsa kendisi için o kadar iyi olur. Zira Türkiye hiçbir alanda alternatifsiz değildir. Zaten bu konuda emri vaki olarak değerlendirilebilecek söylemler karşısında ülkemizin güvenliğinin hiçbir şartta pazarlık meselesi olamayacağını hem sahada hem masada ortaya koyduk” dedi.

Haberin Devamı

SETA bünyesinde yayımlanan Kriter dergisine röportaj veren Altun, Türkiye’nin Suriye konusunda, “Bu ülkeyi terör örgütleri için bir sığınak olmaktan çıkaracak, toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini muhafaza edecek ve tüm toplumsal kesimleri kuşatacak” siyasi bir çözüm için çalıştığını aktardı. Altun, PKK/PYD ve DAEŞ terör tehdidini hiçbir ülkenin Türkiye kadar sıcak şekilde yaşamadığını belirtti. Sadece son üç yılda bu terör örgütlerince çoğu Suriye’nin kuzeyinde planlanmış 100’e yakın saldırıda binlerce vatandaşı kaybettiklerini hatırlatan Altun, “Terör, uluslararası bir tehdit iken bazı ülkelerin terör örgütleri arasında ayrım yaptığına, hatta onları silahlandırıp desteklediğine ibretle şahitlik ettik. Bu tablo Türkiye’yi Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Kendi göbeğimizi kendimiz keseriz’ ifadesinde karşılık bulan kararlılığa taşıdı. Türkiye Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtları’nda olduğu gibi her türlü terör koridoru oluşturma girişimleri karşısında hiçbir tehdide aldırmadan yine kendi göbeğini kendi kesecektir” dedi.

Haberin Devamı

‘Yeni siyasi dizayn’

“ABD’nin Suriye’den çekilmesiyle Kürtlerin Türkiye’nin operasyonu ile karşı karşıya kalacağı” şeklinde “dezenformasyon” yapıldığını ve bunu bölgeye yönelik yeni bir siyasi dizayn planının parçası olarak gördüklerini kaydeden Altun, şunları söyledi:

“Türkiye olarak hem sınırlarımız içindeki hem de sınırlarımız dışındaki Kürt kardeşlerimizle bu tür çarpıtmalarla zedelenemeyecek sağlam bağlara sahibiz. Bunu hem geçmiş hem de bugünkü tecrübeleriyle en iyi yine Kürt kardeşlerimiz bilir. Bizim amacımız gayet net: Sınırımızın yanı başındaki terör bataklığının kurutulması, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması ve ülkenin siyasi istikrara kavuşması... Bunun olması için Türkiye’ye kulak verilmesi hem bölgemizin istikrarı hem de küresel istikrar açısından elzemdir.”

‘Sahada ve masada’

ABD’nin son yıllarda bazı grupların ideolojik gündemlerinin etkisi altında kalarak Türkiye’yi rahatsız edecek birtakım adımlar attığına değinen Altun, şu görüşlerini paylaştı:

Haberin Devamı

“Bu adımlar sadece ikili ilişkilerde değil tüm bölgede kriz üstüne krize yol açtı. Özellikle Obama döneminde DAEŞ ile mücadele adı altında PKK/PYD/YPG ile iş tutulması ve FETÖ yöneticilerinin iadeleri konusunda mesafe alınamaması Türkiye’yi haklı olarak rahatsız etti. Buna karşın son aylarda her iki alanda da olumlu gelişmeler yaşanması memnuniyet verici. Ancak verilen taahhütlerin vakit kaybetmeden sahaya yansıması gerekir. ABD, Türkiye’ye rağmen adım atmanın Türkiye’nin beklentilerini karşılayarak iş yapmaktan daha maliyetli olduğunu ne kadar hızlı kavrarsa kendisi için o kadar iyi olur. Zira Türkiye hiçbir alanda alternatifsiz değildir. Zaten bu konuda emri vaki olarak değerlendirilebilecek söylemler karşısında ülkemizin güvenliğinin hiçbir şartta pazarlık meselesi olamayacağını hem sahada hem masada ortaya koyduk. Türkiye’nin ulusal güvenlik ve bölge siyaseti açısından gerektiğinde sert güç unsurlarını devreye alabileceğine yönelik tavrı net şekilde ortada durmaktadır.”