Yemekteyiz'deki yumurta krizi Esma Hanım'a sempati kazandırdı

Yemekteyiz'de bu hafta 'best of' vardı. Son dönemde yarışan ve akılda kalmayı başaran yarışmacılar bir araya geldi ve ortaya evlere şenlik bir hafta çıktı. Hele bir 'yumurta krizi' vardı ki, gerçekten pes dedirtti... Esma Karaca geçen yıl Yemekteyiz'de yarıştı. Bu haftanın da en medyatik ismi kendisiydi. Onu tekrar gördüğümde, Efsanenin dönüşü... dedim. Siz benim beynimde lob olduğunu nereden biliyorsunuz? sorusuyla tüm Türkiye'yi şaşırtmıştı, hatırlarsınız. Lobun, bir beyine sahip olan her insanda olması gerektiğini anladığı anda kırdığı potu fark edip hafiften gülümsemesi ve geri vites yapması ise bence sempatikti. Bilgi eksikliği olabilir ama insan hatasını kabullenmeli. Esma Hanım da nasıl doğru bir insan olduğunu kanıtladı zaten. Ama ne yazık ki alay konusu haline gelmekten kurtulamadı... Bütün Türkiye üzerine gitse de ben yine de Herhalde biliyorum lobun ne demek olduğunu diye ısrar etmemesini, haklı çıkmaya çalışmamasını, bilgisizliğini gereksiz bir özgüvenle kamufle etmeye çalışmamasını pozitif bulmuştum. Hafta başından beri gözlerimiz Esma Hanım'ın üzerindeydi. Diğer yarışmacıların da kendisini 'beyin' ve 'lob' gibi kelimelerle troll'leyeceğini, ortalığın gereksiz yere sertleşeceğini düşünmüştüm. Tahminlerimde yanılmadım. Hafta başından itibaren Esma Hanım'ın üzerine gidildi, tahrik edilmek istendi. Asıl bombayı patlatmak isteyenler ise Esma Hanım'ın ev sahibi olduğu günü, yani haftanın dördüncü gününü bekledi. Ve ortaya dillere destan bir Yemekteyiz bölümü çıktı. Esma Karaca'nın ev sahipliğini yaptığı 'best of' haftasının perşembesinde 'yumurta krizi' çıktı. Her Yemekteyiz izleyicisinin döne döne izlemek istediği bir bölümdü bu. Esma Karaca'nın yaptığı yemekler -tahmin edileceği üzere- beğenilmedi. Hafta başından beri 'şov yapma'yı kendisine misyon edinen Hüseyin Işıklar, Esma Hanım'ı bölümün başından beri kışkırtıyordu. Etinden pilavına her şeyini tane tane eleştirdi. Ancak Esma Hanım, bir önceki Yemekteyiz tecrübesinden gerekli dersi çıkarmış gibiydi. Her şeye hazırlıklıydı ve Hüseyin Bey'in bütün tahriklerini ustaca savurmayı başardı. Hüseyin Bey baktı ki sonuç alamıyor; masadaki yumurtaları aldı ve aynen şunları söyledi: Ben sporcu adamım. Bu yemeklerden protein alamadım. Mümkünse mutfağa gidip bu yumurtaları pişirmek ve yemek istiyorum. Doymadım ve açım... Buram buram şov kokan bu harekete başta Uğur Demiroğlu ve Gökçe Güler olmak üzere masadaki herkes tepki gösterdi. Ancak asıl ev sahibi Esma Hanım'ın tepkisi merak ediliyordu. Öyle şahane bir cevap verdi ki Esma Hanım, yine bombayı patlatmış oldu. Hüseyin Işıklar'ın şovuna kayıtsız kalmayan Esma Hanım, şu cevabı vererek gönlümü bir kez daha fethetti: Tamam siz yumurtaları kırmak istiyorsunuz da acaba yumurtalar kırılmak istiyor mu? Onlara bir sormak lazım... Böyle tatlı ve komik bir cümleyi esprisine söyleyen Esma Hanım aslında şunları söylemek istiyor gibiydi: Hüseyin Bey. Bütün Türkiye'nin şaşkınlıkla karşılayacağı bir bilgisizliğe imza atmış olabilirim. Ama şovunuzu üzerimden yapmaya kalkmayın lütfen. İnsanlık bu değil. Madem öyle, o zaman ben de espri yaparım, sizi o kadar da ciddiye almam... Esma Hanım ile Hüseyin Bey beraber mutfağa gittiler ve Esma Hanım yine sakinliğini korumayı başardı. Finalde de Bugün siz benim beyin hücrelerimi öldürdünüz gerçekten Hüseyin Bey diyerek hem kendisiyle dalga geçti hem de izleyicileri güldürmeyi başardı. Hüseyin Bey'in antipatikliği de -en azından bir izleyici olarak beni- üzdü. Gerçekten gerek var mıydı Esma Hanım üzerinden şov yapıp kendisini gösterme çabasına? Esma Hanım güçsüz demek istemiyorum. Ama doğanın bir kanunu var,'düşene bir tekme de benden' diye. Halihazırda Yıldız Tilbe'nin şarkısındaki gibi Ben düşerken yükseklerden uçurumlara... pozisyonunda olanların üzerine bilinçli bir şekilde gitmek aşırı itici bir tavır. Twitter'da mutlaka denk gelmişsinizdir kedi-köpek tekmeleyen ve 'insan' olmayı beceremeyenlere. Güçsüz olanı ezmek, adı çıkmış olana bir tekme de benden diye art niyetle yaklaşmak... Bunlar kabul edilemez. Esma Karaca, yarıştığı ilk hafta 'kalite kontrol sorumlusu' olarak lanse edilmişti programda. Bu kez bir 'temizlik görevlisi' olarak takdim edildi. Tam mesleğini anlamış değilim. Ama aşçı olmak istediğini, çıraklık belgesi aldığını söyledi bu hafta. Bu yüzden sadece yöresel yemekleri değil, bütün yemekleri iyi yapma hedefinde. Hatta bu uğurda MasterChef'e de katıldı. Ama soğan kesme işleminde başarılı olamadığı için elendi, asli yarışmacı olmayı başaramadı. Hayalleri, hedefleri olan bir kadın Esma Hanım. En azından söyledikleri bu yönde. Hüseyin Bey'in 'eleştiri' yaparken Soğanları makasla mı kestiniz? demesini ya da ısrarla Ustanıza sorun demesini doğru bulmuyorum. 'Best of' haftasını Esma Hanım kazansa da kazanmasa da sonuç ortada: İyi ki bu hafta 'yumurta' krizi yaşandı. Yoksa Esma Hanım'a ben bile sempati duyamayacaktım. Mesleği konusunda kafalarda soru işaretleri olsa da, bize lanse edileni gerçek kabul edersek, Esma Hanım'ın art niyetli yaklaşımları ustalıkla, olgunlukla savuşturmasını hem çok takdir ettim hem de sempatik buldum. Umarım hedefine kavuşur ve iyi bir aşçı olur. Kendi restoranını açtığında bir çorbasını içmek isterim açıkçası. twitter.com/mayksisman instagram.com/mayksisman youtube.com/mayksisman can.sisman@milliyet.com.tr