Sezen Aksu'nun 'Ben De Yoluma Giderim' şarkısı dinleyeni hasta ediyor!

Sezen Aksu bir süredir 'Demo'lara Molatik. Biz de onun akustik 'Demo'larına elbette... Aksu, son olarak 'Ben De Yoluma Giderim'le karşımıza çıktı. Eminim birçoğumuzun "Oh be" dediğine... Sezen Aksu bir süredir daha önce başka isimlere verdiği şarkıları akustik olarak yorumladığı 'Demo'larla gündemde. Youtube'taki sayfasından düzenli aralıklarla paylaşıyor bizlerle. 'Yetinmeyi Bilir Misin?'ler, 'Yansın İstanbul'lar derken epey bi' şarkı birikmiş durumda. Hatta 'Demo'lar da 'Demo 2'ye evrilmiş durumda şu anda. Güzel, şahane gelişmeler bunlar. Benim bu 'Demo' ve 'Demo 2' projesinde en çok dikkatimi çeken şarkı ise geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Eminim birçoğunuzun çoktaaan dinlediğine. Olsun, ben yine de yazayım hangisi olduğunu. 'Ben De Yoluma Giderim'den bahsediyorum... Önce öksürürsünüz. Sonra boğazınız yanar, acır, bir şeyler olur işte. Derken ateşiniz yükselir. Yatak döşek yatmak, battaniye altında uyuyakalmak istersiniz. Kafanız gülle gibi olmuştur çünkü. Hah! İşte 'Ben De Yoluma Giderim'i dinledikten sonra ben de tam olarak bu aşamalardan geçtim. Önce nakarat dikkatimi çekti, sonra girişi ve bitişi. Derken nakarat sonrası 'ray-ray' kısmı. Gerçekten usul usul hasta oldum, teslim oldum şarkıya. 'Ben De Yoluma Giderim' dinleyiciyi hasta ediyor gerçekten de... Finalde de sözleri! Beni özle isterim çok özle, üzül üzül bir süre. En azından ince bir kabuk bağlasın, azıcık eşitlik sağlasın nedir yahu? Sezen Aksu'nun en ufak bir SMS'ini, WhatsApp mesajını bile okuyasınız gelmiyor mu böyle şarkı sözleriyle karşılaştığınızda? Söz konusu 'gitmek' olduğunda iki ismi tek geçiyorum. Biri Nazan Öncel, öteki Sezen Aksu. Hepimiz gibi dönem dönem giden, dönem dönem de Gitme! diyenim bu hayatta. Ama son tahlilde Aksu'dan yana kullanıyorum 'gitme' konseptinde. Aksu'nun gidişleri, gidemeyişleri çok daha dokunuyor bana. Bir de işin Youtube kısmı var. Şahane ifade etmiş kendini Aksu. Stüdyosu Lonca'dan bahsetmiş, sonra Emir Akbulut'tan bahsetmiş. Ve bir de kendisiyle dalga geçmiş: Demoyu niye sen okudun diye sorarsanız, 'Ay keşke bunu da sen söyleseydin diye içimi tüketmeyin diye. Ahanda yeni şarkı, ahanda O KADIN. Güldürdü gerçekten. Sadece bu kadar da değil. 'Ben De Yoluma Giderim' zaten başlı başına bir kalp ağrısıyken, Youtube videosunun altına -ki o nasıl şahane bir 'şarkı sözü videosu'dur o öyle- yazdıkları da şahane. Diyor ki Aksu, Bu şarkının demosunu Emir Akbulut'a okuttuk. Öyle bir yalınlık, duruluk, duyguyla okudu ki, şu ana kadar ben dahil kimse o etkiyi yaratamadı. Başkasının onayına ihtiyaç hissetmeyenlerin gösterişsizliğinin gücü büyüktür. O da ya çocuklarda ya delilerde ya da vitrine çıkmak aklında olmayanlarda olur. Benim gibi sonradan aklı başına gelenler ise 'Beni görün, beni duyun' diye çırpınırken takıp takıştırdıklarından, yakıp yakıştırdıklarından yani çerinden çöpünden kurtulmak için debelenir dururlar... Sırf bu sözler bile Sezen Aksu'yu -ne olursa olsun- sevmek, hem de çok sevmek için yeterli. Aksu, benim bir süredir epey Molatik olduğum 'onaylanma ihtiyacı'ndan dem vurmuş. Eksilmenin çokluğundan bahsetmiş. Döktürmüş. 'Ben De Yoluma Giderim' de üstüne bonus hediyesi... Şarkılara sadece ses değil bir renk, tat, doku da katan Sezen Aksu için Youtube ve 'Demo' projesi o kadar doğru ki. Değiyor, buluşuyor kalple. Yani yine yaptı yapacağını Minik Serçe. Minik minik bile olsa hâlâ öykülerimizi süslemeyi başarıyor. Hep bizimle olsun, hep dinleyelim öyküsünü... twitter.com/mayksisman instagram.com/mayksisman youtube.com/mayksisman can.sisman@milliyet.com.tr