'Sadakatsiz' dizisinden ne beklemeliyiz?

Cansu Dere ve Caner Cindoruk’u başrolde izleyeceğimiz yeni dizi 'Sadakatsiz' aslında 'Doktor Foster' adlı yabancı bir dizinin uyarlaması. Aslında adından sebep, çok öngörülebilir bir konusu var dizinin. Kadın, her şeyin yolunda gittiğini zannederken bir gün kocasının kıyafetinin üzerinde kendisine ait olmayan saç telleri bulacak ve tabii ki şüpheye düşecek. Önce kocasından şüphe ettiği için kendini suçlayacak ama olayın peşini de bırakmayacak. Gerçekler de tek tek, zalimce ortaya çıkacak. Zaten hangi kadın böyle bir şey gördüğü halde “Aman önemli bir şey değildir” deyip bir kenara çekilir ki? Ancak şüphesinin doğru çıkma ihtimalinin karşısında bununla yüzleşmekten korkan kadın durdurabilir kendini. İşte Cansu Dere, korkmayan, tam tersine ihanetin intikamını alan kadını, Caner Cindoruk ise -bana kalırsa- aldattığına bin pişman olacak adamı oynayacak. Bence Cansu Dere aldatılan ve intikamını alacak kadın rolünün altından hakkıyla kalkacak sayılı isimlerden biri. Çünkü Cansu Dere çok dişi ama bir o kadar da dişli ve sağlam imajı olan bir kadın. Ne yalan söyleyeyim bu projede yer alacağını duyduğum ve fragmanı ilk gördüğüm andan itibaren “Daha iyi bir seçim olamazdı” diyorum. Baya da heyecanlıyım Cansu Dere’nin sadakatsiz kocasına nasıl ders vereceğini görmeye… Cansu Dere’nin yanında Caner Cindoruk da bir o kadar iyi bir seçim, malum ben kendisini hep safa yatan ve masumu oynayan rolleriyle hatırlıyorum. İkilinin arasındaki dengenin muhteşem olacağına ve ekranın başına çakılıp kalacağımıza inanıyorum. Düşünsenize, evliliğiniz, hayatınız tıkırında zannederken eşiniz hakkında şüpheye düşüyor ve haklı çıkıyorsunuz. Hatta öyle ki, eşinizin iş arkadaşının ‘kızıyla’ beraber olduğu ve kızın da hamile olduğu çıkıyor ortaya. Hani daha ne kadar kötüleşebilir bir durum? Ve asıl soru, gerçekten hangi insan böyle bir şeyi hazmedebilir? Bence asıl ilgi çekici olan detay ihanete uğradığını öğrendiğinde öyle olay çıkartıp, tahmin edilebilir hamleler yapmayacak bir kadın izleyecek olmamız. Maalesef aldatılan taraf genelde söylemek istediği şeyleri bile söyleyemez, hatta çoğu zaman da yüzleşmemeyi tercih eder durumla. Ama asıl yapmak istedikleri şey başka olur. Aldatan taraf allak bullak olsun, gününü görsün isteriz. İşte tam da böyle bir şey izleyeceğiz, sivri zekasını kullanarak ilmek ilmek ördüğü planlarını hayata geçiren, tam anlamıyla “İntikam soğuk yenen bir yemektir” sözünün hakkını veren bir kadının hikayesine tanıklık edeceğiz. Dizi ilk bakışta kadınlara özgü bir pembe diziymiş gibi algılanıyor olabilir ama aslında ihanetle her iki tarafında nasıl başa çıktığını ve kendini böyle bir durumun içinde bulan kadının psikolojisini inceden inceden işleyecek bir dizi olacak ‘Sadakatsiz’. Dizinin “Aldatılan kadının öfkesi cehennem ateşinden beterdir” sloganı Cansu Dere’nin aldatıldığını öğrenen veya fark eden kadınların aslında nasıl davranmak ve ne yapmak istediğini tüm çıplaklığıyla göz önüne serecek. Hatta bence, bir nevi hayaller/hayatlar karşılaştırması yaparken bulacağız kendimizi. Yani demem o ki, aldatıldıysanız ve hâlâ içinizden atamadığınız bir öfke varsa diziyi hiç kaçırmayın. Sadece kadın değil erkekler siz de! Bırakın Cansu Dere sizin yapmayı isteyip de yapamadığınız şeyleri yaparken içinizin yağları erisin! Değinmeden geçmemek lazım, ‘Sadakatsiz’in yönetmen koltuğunda Neslihan Yeşilyurt oturuyor. Belki hemen aşina olamazsınız ben hemen açıklayayım. Kısa bir süre öncesine kadar yine kadınların ön planda olduğu ve çok beğenilen bir dizinin yönetmenliğini yapıyordu kendisi. Ben Neslihan Yeşilyurt’un ekranlarda görmeye alıştığımız belli bir prototipe sokulmuş kadınlardan ziyade daha deli, daha özgüvenli ve tuttuğunu kopartan kadınları ön plana çıkartabildiğini düşünüyorum. Ve bence ihtiyacımız olan tam olarak da bu. Bizim kendi ayaklarının üzerinde duran, korkusuz kadınları daha çok görmemiz lazım. Cansu Dere’nin de aynen bu profilde, belki olunması gerekenden bir tık daha deli ama oldukça güçlü ve zeki bir kadını canlandıracağına inanıyorum.