1948 yılında Karamürsel'de doğan Oruç Aruoba, TED Ankara Koleji'ni bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü'nde lisans ve yüksek lisansını tamamladı. Yine Hacettepe Üniversitesi'nde çalışmalarına devam ederek felsefe ve bilim uzmanı oldu. 1972 ve 1983 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yaparken felsefe bölümünde doktorasını tamamladı. Bu süreçte, Almanya'da Tübingen Üniversitesi'nde felsefe semineri üyeliği ve 1981 yılında Victoria Üniversitesi’nde (Yeni Zelanda) konuk öğretim üyeliğinde bulundu. Kırmızı Dergisi gibi çeşitli basın organlarında yayın yönetmenliği, yayın kurulu üyeliği ve yayın danışmanlığı yapan Oruç Aruoba’nın birçok dergide yazı ve çevirileri yayınlandı. Epistemoloji, etik, Hume, Kant, Kierkegaard, Nietzsche, Marx, Heidegger ve Wittgenstein konuları üzerine çalışmalar gerçekleştiren Aruoba, bu çalışmalarını hayatının sonuna kadar sürdürdü. Hume, Nietzsche, Kant, Wittgenstein, Rainer Maria Rilke, Hartmut von Hentig, Paul Celan ve Matsuo Bashō gibi düşünür, yazar ve şairlerin eserlerini Türkçeye kazandıran Oruç Aruoba, Wittgenstein'ın eserlerini de Türkçeye kazandırdı. Felsefe Sanat Bilim Derneği'nin her yıl düzenlediği Assos’ta Felsefe etkinliklerine konuşmacı olarak katılan yazar, Felsefenin Hayvanına Ne Oldu?, Bilim ve Din gibi birçok başlıkta sunumlar gerçekleştirdi. Oruç Aruoba, 2006 ve 2011 yıllarında Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü yarışmasında Füsun Akatlı, Ahmet Cemâl, Doğan Hızlan, Nüket Esen, Orhan Koçak, Nilüfer Kuyaş ve Emin Özdemir ile birlikte seçici kurulda yer almıştır. Bir şairin hayatını nasıl yaşadığı, nasıl hissettiğiyle açıklanır. O yüzden katıldığı sempozyumlardan daha çok hissettikleri ve yazdıklarıyla hatırlanır şairler. Tam da bu yüzden bir şairin ölümü, öylesine bir şey değildir. Zaten ölüm, hiçbir zaman öylesine bir şey olmamıştır ve en önemlisi ölümün öylesine bir şey olmadığını bence en güzel şairlerden öğrendik. Oruç Aruoba hayatını kaybetti, evet. Bir his kaldı geriye. Hepimiz bu hissin peşinden gideceğiz. Fakat bir şeyler hep eksik kalacak. Oruç Aruoba’nın Cemal Süreya’nın ardından yazdığı gibi: Bir şairin gözleri kapanınca, dünyada görülecek şeyler azalır. çünkü. Bir şairin gözleri kapandı. twitter.com/deniz_tasdelen instagram.com/deniz.i.tasdelen deniz.tasdelen@milliyet.com.tr