Molatik Sinema Kuşağı: 'The Ides of March' (Zirveye Giden Yol)

ABD'de çekişmeli giden seçim kampanyalarında skandal bir olay yaşanır. Taraflar kendilerini zorlu bir siyasal atmosferde bulurlar. Peki adaylar bu zorlukla nasıl mücadele edecektir? Gelin 'Zirveye Giden Yol'a Molatik olalım... Tüm dünyada seçim kampanyalarının çekişmeli geçtiğini biliyoruz. Çünkü rekabet ortamı insanlarda istemeden de olsa bir gerilim yaratır. Filmi izlerken kendinizi o gerilimin tam da ortasında hissedeceksiniz. ‘Zirveye Giden Yol’ filminin oyuncu kadrosunda ünlü oyuncular yer alıyor. ‘La La Land’ filmiyle tanıdığımız başarılı oyuncu Ryan Gosling’i izleme fırsatı yakalarken George Clooney, Evan Rachel Wood, Philip Seymour Hoffman ve Paul Giamatti gibi usta oyuncuları da bir arada görme şansı buluyoruz. Bu güçlü yapımda George Clooney’i hem senarist hem yönetmen hem de oyuncu olarak görüyoruz. Daha birçok yapımdan hatırladığımız usta oyuncu, bu sefer bir filmin her aşamasında yer alıyor. Ohio Eyaleti'nde seçim kampanyaları oldukça çekişmeli geçmektedir ve başkanlık adayları mücadelede son aşamaya gelmişlerdir. Başkan Mike Morris'in (George Clooney) kampanya basın sözcüsü olan Stephen Myers (Ryan Gosling), Morris'e sadık biçimde var gücüyle çalışırken, birden politik bir skandalın içene doğru çekildiğini fark eder. Şimdi bir karar verme sırası ondadır... ‘Zirveye Giden Yol’ (Ides of March), George Clooney, Grant Heslov ve Beau Willimon tarafından yazılmış ‘Farragut North’ adlı bir senaryodan uyarlanan ve George Clooney tarafından yönetilen 2011 yılında yapılmış Amerikan siyasi drama filmi. Amerika'da vizyona girmeden önce Venedik, Toronto, Atine ve Rio de Janeiro film festivallerinde seyirciyle buluşarak eleştirmenlerden yüksek not almayı da başaran ‘Zirveye Giden Yol’, birçok ödül almayı da başardı. 68. Uluslararası Venedik Film Festivali’nde ‘Brian Ödülü’, Avustralya Sinema ve Televizyon Sanatları Akademisi Ödülleri’nde ‘En İyi Senaryo Ödülü’ ve Palm Springs Uluslararası Film Festivali’nden de ödül almayı başaran film hem oyuncularına hem de senaristlerine gurur veren bir yapım oldu. Filmin aldığı ödüller haricinde birçok dalda da adaylığı bulunuyor. Seçimin ortasında entrika rüzgarıyla savrulan Ohio Eyaleti’nde, kampanyaya hiç de masum olmayan fikirlerin girmesiyle seçimin perspektifi değişir. Peki halk, kimi seçmelidir? Ahlaki bir seçim mi yoksa çıkar için mi seçim yapmalıdır? Filmi izledikten sonra buna siz karar vereceksiniz. Vicdanımızı dinlemek, genellikle doğru seçimler yapmamıza yardımcı olur. Gece gündüz seçim kampanyası yürüten bir ekip, iyi giyimin arkasına saklanan yalanlar, Amerika’yı zirvede tutmak için her şeyi yapabileceğini vaat eden başkan adayları, hepsinin tek bir amacı vardır. Seçimi kazanmak! Filmin genel konusunda vermek istediği bir mesaj elbette var. ‘Siyaset pis iştir'. Bence bu verilen mesajı da kendi içimizde filmi izledikten sonra tartışmak faydalı olacaktır. Sonuçta seçimi yapan biz insanlar, dürüstlük ilkesini yanı başımızdan eksik etmezsek neden siyaset pis bir iş olsun ki? twitter.com/deniz_tasdelen instagram.com/deniz.i.tasdelen deniz.tasdelen@milliyet.com.tr