Molatik Paradoks 1: Redd davasında kim haklı?
Redd grubunun kurucu üyeleri arasındaki 'Redd'in kaderi ne olacak?' tartışması, hukuki yollarla çözüme kavuşmayı bekliyor. Peki bu tür şeylerde gidenler mi haklı, kalanlar mı? Molatik'in yeni yazı dizisi Paradoks'ta bu olayı incelemeye karar verdim.
Yıllar önceye gidiyoruz
Redd, 2000'li yıllarda Türk alternatif müziğine çok büyük albümler bırakmış ve önemli bir grup. Grubun başarısı ve kemik hayran kitlesi dikkat çekici.
Grubun 2005 yılında kurulmasından 2014 yılına kadar, Doğan ve Güneş Duru kardeşler ile birlikte Redd'i oluşturan İlke-Bilge Hatipoğlu, Redd'in kemik kadrosunun önemli üyeleriydi.
Redd'in kurulduğu dönemde...
Grubun kurulduğu dönemden itibaren yedi albüme imza atan Hatipoğlu ve Duru kardeşler, birlikte Redd grubunun ciddi başarılara imza atmasını sağladı.
Ancak Hatipoğlu kardeşler, 2014 yılında ayrılmaya karar vererek özetle şu açıklamayı yapmıştı:
“Birlikte yedi albüm yayımladığımız Doğan Duru, Güneş Duru ve gruba son albümle katılmış olan Berke Özgümüş ile son zamanlarda artan anlaşmazlıklar ve çözümsüzlükler sebebiyle karşılıklı olarak yollarımıza ayrı devam etme kararı aldık… Redd’i kuran ve bugüne taşıyan dörtlü olarak ikiye ayrılmamız sonucunda bundan sonra oluşacak tüm müzikal birliktelik ve projelerin Redd olarak adlandırılmasının hem bize hem de Redd’i seven ve dinleyenlere haksızlık olduğunu düşünüyoruz.”
Fakat davalık oldular
Hatipoğlu kardeşler, Redd isminin artık kullanılmaması gerektiğini düşünüyordu.
Ne var ki, bilindiği gibi, Doğan-Güneş Duru kardeşler, günümüzde de Redd ismi altında çalışmalarını sürdürüyor.
Bu yüzden, Hatipoğlu kardeşler hukuki bir süreç başlatmaya karar vermiş.
Hatipoğlu kardeşlerin açıklaması
İlke-Bilge Hatipoğlu'nun yaptığı açıklamanın ardından bu isim altında çalışmalarını sürdüren Doğan-Güneş Duru'nun işin hukuki bir yola girdiğini görmek üzücü elbette.
Tıpkı, muhtemelen Berke-İlke Hatipoğlu'nun da hissettiği şeyleri hissediyorlar.
Doğan Duru ne cevap verdi?
Doğan Duru, yakın zamanda Instagram hesabından dikkat çekici bir açıklama yaptı:
“Bugün yine Redd davası vardı, yine ertelendi… Hala Redd bitsin diye niye uğraşır insan… Anılarımıza destek olun beyler o zaman huzur bulacaksınız, emin olun.”
Açıklamadan anlaşılan en önemli şey, bir an önce hukuki sürecin sona ermesi beklentisi ve belki de Hatipoğlu kardeşlerin bu davayı geri çekmesi isteği...
'Anılar' yeterli mi?
Ancak burada araya girip, işin 'anılar' kısmını konuşmak gerekiyor sanki.
Fikrî mülkiyet ve fikrî hakları 'anılar' ile özetleyemeyiz. Bir dönem grubun parçası olan üyelerin beklentisini "Bizim ortak geçirdiğimiz zamana saygı duyun" diyerek bertaraf etmek mümkün müdür, bilemiyorum.
Muhtemelen, Doğan Duru'nun temel isteği de, bir bölümünde Hatipoğlu kardeşlerle ve bir bölümünde onlarsız yürüyerek oluşturduğu 'Redd' grubunun adını ve adıyla birlikte şimdiye kadar olan şeyleri deyim yerindeyse çöpe atmamak...
Paradoks da burada başlıyor.
Karşı cevap hemen geldi
Nitekim, anı vurgusuna Berke Hatipoğlu da bu anı vurgusuna takılmış olacak ki, emek ve anıların birbirini karşılamayacağı fikrini belirttiği bir paylaşımla Doğan Duru'ya cevap vermiş.
Neresinden bakmalı?
Müzik dünyasında daha önce de sıkça yaşanan ayrılıklardan sadece biri olan 'Redd vakası'na tam ortadan bakmak dışında pek de çaremiz yok.
Zira aslında iki tarafın da görüşlerini belirttiği bir meydanda olan biteni izliyoruz sadece.
Adil bir çözüm birlikte de sağlanabilir
Fakat, işin hukuk yoluyla çözülmesi belki de en doğrusudur. Eğer hukuk yoluna başvurulması dışında bir şey aranıyorsa da, birlikte karar alınmalı.
Hatipoğlu kardeşlerin de Duru kardeşlerin de isteği ve beklentisi pekala insani, pekala doğal.
Temelde en doğal kaygımız yatıyor: Emeğin karşılığı ihtiyacı.
Duru kardeşlerin emek vererek 2019'a getirdiği Redd mi yoksa 2014'ten itibaren emekleri karşılığında isminin kullanılmasını istemedikleri Redd mi?
Keşke bir masada konuşup halletseler...
andac.uzel@demirorenmedya.com
