MasterChef Gülşah ilk 16'ya kalmalı mıydı?

Açıkçası bu sene Survivor’dan sonra ilginin odağı olmaya başlayan program açık ara MasterChef oldu. Programa ilgi duymayan insanlar bile en az birkaç kere ekran karşısına geçip bir iki bölüm izlemişlerdir. Oldukça renkli kişilerin ve farklı hayatların olduğu MasterChef bu sene biraz gergin devam ediyor gibi. Walison gibi sevimli simalar bulunsa da yarışmacılar arasında gerginlikler başlamaya, kozlar oynanmaya başlandı bile. Walison’un kalmasını gönülden istesem de Türk mutfağında pek başarılı olamadı Walison kardeşimiz. Ah Walison, üzümlü kekim... Keşke yarışmada kalıp İngilizce konuşanlara Türkçe cevap vermeye devam etseydin ama sempati değil aşçılık konuşuyor maalesef. Şeflerimiz oldukça zor yemeklerle sınıyor yarışmacıları. Adana kebapla 15'inci yarışmacıyı belirlemek isteyen şefler Adana kebabın acısını yarışmacılara yaşatmak istemiş olabilirler. Fakat Adana’nın acısı Arem’in ciğerini yaktı gibi. Kebapçıda çalışmasına rağmen Adana kebapta sınıfta kalan Arem şeflerin eleştirileri oklarından da kaçamadı. Her konuşmasında bir şov yapan Arem kardeşimize ise son söz Somer şef tarafından geldi. “Şov yapma yemek yap” diyerek Arem’i mancınıkla Adana’ya fırlattı gibi oldu. Arem’i gömen Adana kebap, Gülşah’ın başarı merdivenlerini tırmanmasını sebep oldu. Geçen sezon da yarışmaya başvuran ve çok konuştuğu için yemeğini yetiştiremeyen Gülşah bu sene herkesin ağzını açık bırakacak bir başarıya imza attı. Çünkü künefe yapamayan, yumurta bile kıramayan hatta MasterChef gibi bir programda yumurta kırdırtacak bir üçlünün içinde olan Gülşah herkesin kolay lokma olarak gördüğü bir yarışmacıydı. Yer yer diğer yarışmacılar ve hatta seyirciler için bile yerginin tavan yaptığı Gülşah’ın MasterChef ana kadroda olması hepimizin ağzını açık bıraktı. Açıkçası ben “Kız Gülşah helal sana” diyorum. Çünkü o “Yumurta kıramıyorsanız girmeyin kardeşim şu yarışmaya” diyen güruhta ben de vardım. Hepimizi inancıyla, azmiyle ve umuduyla dumura uğrattı Gülşah. Ve açıkçası bu başarısı da bize birçok şeyi kanıtlıyor. Demek ki; kim ne derse desin, bıkmadan usanmadan, kendine inanan azimli bir insanın gelemeyeceği yer olmuyor. Gerek ekran başında gerekse yarışma içerisinde birçok kişinin alay ettiği kişi olan Gülşah, ana kadroya kalarak aslında birçoğumuzu hem utandırdı hem gururlandırdı. Çünkü yumurta olayından sonra ona laf eden kişiler olarak yine aynı şekilde “Ulan helal be” dedirtti. Bu karakteri ve azmi de MasterChef’te daha çok yol alacağını gösterir. Gülşah’ın dışında yine “Helal kız” dedirten bir diğer isim ise Ebru oldu. Ana kadronun son yarışmacısı olan Ebru yüzündeki ciddiyeti işine de yansıtmayı başarmış. Voleybol geçmişi bulunan Ebru içinde olan o sporculuk hırsını bu yarışmaya da yansıtmayı eksik etmemiş. İnançla, emekle ve azimle birçok şeyin mümkün olduğunu gösteren diğer bir yarışmacı da Ebru aslında. Açıkçası biraz pozitif ayrımcılık yapıyor olsam da kadın yarışmacıların bu denli dişli, kendine güvenen, hırslı ve başarılı olmaları beni hep mutlu ediyor. Birçok kişiye prototip olduklarını düşünüyorum. Anlaşılan o ki bu sene biraz sert, gergin, heyecanlı fakat güzel bir MasterChef izleyeceğiz gibi. Şimdiden güzel yemekler pişecekmiş gibi geliyor ocaklarda. senolfazilet@hotmail.com twitter.com/SenolFazilet