Lea Seydoux, 'Kechiche' travmasını gerçekten atlattı mı?

25'inci James Bond filmine dair detaylar yavaş yavaş belli oluyor... Rami Malek'ten sonra Fransız aktris Lea Seydoux'nun da kadroda olduğu ortaya çıktı. Ancak ne enteresandır ki, Seydoux hakkında bazı eski defterler tekrar açıldı... Tunus kökenli Fransız yönetmen Abdellatif Kechiche'in 'Mavi En Sıcak Renktir' ya da İngilizce adıyla söylersek 'Blue Is The Warmest Colour' filmi, 2013'te ortalığı karıştırmıştı. Cannes Film Festivali'ne katılan film, büyük ödülü, yani 'Altın Palmiye'yi kazandı. İki kadının aşkını anlatan ve sınırları zorlayan 7 dakikalık bir sevişme sahnesi barındıran bu film, o zamanlar gündemin üst sırasındaydı. Oyuncular Cannes'daki tören esnasında, kırmızı halı seremonilerinde vs. mutluluk tablosu sergilerken; tören sonrası Kechiche hakkında çarpıcı iddialar ortaya atıldı. İddialara göre çekimlerde Kechiche, iki genç oyuncuyu 10 saatten fazla cinsel ilişki sahnesi çektirmiş, bu esnada da fiziksel temasta bulunmuştu. Başrol oyuncularından Lea Seydoux'nun basın toplantısında gözyaşlarını tutamaması da Kechiche'in oyunculara yaşattığı travmanın kanıtı olarak algılandı o dönemde. Bunun üzerine Kechiche, filmin iyi ve gerçek olması için oyuncuları fiziksel açıdan zorladığını söyleyerek, yaptıklarını Yönetmenlik anlayışım böyle, derdim sanat diyerek açıklamıştı. Hatta oyuncuların kendisiyle bir derdi olsaydı kırmızı halıda bunu yansıtacaklarını söyleyerek eleştirilere tepki göstermişti. Sanat için delirmeli, sanat o zaman sanat kafasıyla hareket edenler, yönetmenin bakış açısına saygı duydu. Ancak pek çok kişi Kechiche'in yöntemini eleştirdi. Özellikle de başrol oyuncularından Adele Exarchopoulos'un çekimler sırasında henüz 18-19 yaşında olması, 'etik' tartışması başlattı. Geçtiğimiz günlerde ise Seydoux'nun Bond filminde rol alacağı kesinleşti. Böylece unutulan 'Kechiche' tartışması tekrar patlak verdi. Lea Seydoux'nun kariyerinin Adele Exarchopoulos'tan daha parlak olduğu bir gerçek. Yeni James Bond filminde rol alacağı da artık kesin. İşte tüm bunlar, 'Mavi En Sıcak Renktir' setinde yaşananların Lea'nin kariyeri boyunca hep karşımıza çıkacağını gösteriyor. Adeta peşini bırakmayan bir travma.. Her başarısında Böyle bir şey yaşamıştı hatırlatması yapılacak. Başarı devam ettikçe, bu başarının neye rağmen sağlandığı söylenecek... Burada önemli olan Lea'nin olayla nasıl başa çıktığı... Lea sahiden bu travmayı atlattı mı? Yoksa çektiği sıkıntıları bir intikam öğesi haline getirdiği için mi başarılı oldu? Negatiften beslenerek mi başarıya koşuyor? Matematikte iki eksiden bir artı çıkar. Sosyal boyutta da bazen böyle olabilir. Bir travmayı atlatmak zor olsa da, bunu başaranlar var. Travmatik dönemlerin sonunda yapabileceğimiz üç şey var: Ya iyiliği seçeceksiniz. Ya iyiliği seçer gibi gözüküp kötülüğü seçeceksiniz. Veyahut düpedüz kötülüğü! İntikam duygusu genelde ağır bassa da, insanlar Çivi çiviyi söker ya da Ben üzüldüm, herkes üzülsün kafasında hareket etse de, birine kızıp acısını bir başkasından çıkartsa da, hayatın doğal akışının bu olduğunu iddia edip Herkes herkese bir şey öğretiyor bahanesiyle yaptıklarını meşrulaştırmaya çalışsa da, bu işin kolayına kaçmaktır. Deniz Seki'nin 'Masal' şarkısındaki gibi insan zor olanı seçmeli. Travmadan sonra gelen intikam duygusundan arınarak, artıdan beslenerek oluşturmalı başarıyı. İnsan önce travmasını yaşamalı, sonra iyiliği seçip temizlenmeli. Umarım Lea Seydoux intikam duygularından arınmıştır ve yaşadığı probleme inat hareket etmiyor, başarılı olma iddiasını negatif bir his üzerine kurgulamıyordur... can.sisman@milliyet.com.tr