Kasırganın gözü ol!

Bu hali deneyimlemek için farkındalık okullarında kullanılan birkaç temel tekniği paylaşmak istiyorum: Topraklanma ve merkezlenme Odanın bir köşesinde ayakta dur. Tabanlarının yere baskı uyguladığını hisset. Farkındalığın ayaklarında olsun. Başka hiçbir şey yapma. Yavaş yavaş bedeninde enerjinin aktığını hissetmeye başlayacaksın. Daha sonra farkındalığını bedenine de yayabilirsin. Bu akışla beraber içinde bir şeylerin rahatladığını fark edeceksin. Bu duruş senin merkezlenmene destek olucak. Kendini bir enerji sütunu gibi hissedeceksin. Hara tekniği Yapacak bir şeyin olmadığında veya araçla bir yerden bir yere giderken sessiz bir şekilde otur. İçsel dünyanda farkındalığını göbek deliğinin iki parmak altına getir. İlginin bu bölgede odaklanması enerjiyi zihninden uzaklaştıracaktır. Hara bölgesinde (göbek deliğinin iki parmak aşağısı) ne kadar uzun kalırsan o kadar iyi. Hayat, hara bölgesinde başlar ve hara bölgesinde son bulur. Bütün farkındalığını yaşam enerjisinin merkezinde, hara bölgende yoğunlaştır. Bu bölgede ne kadar uzun kalırsan yaşam enerjinle temasın o kadar güçlenecektir. Hara bölgenle kuracağın bu bağ, zihnin yaşam ve ölüm kaygılarından uzaklaşmana yardımcı olur. Hara tekniği yaşam ve ölüm ile iç içe hareket eden birçok Uzakdoğu sporunda kullanılan güçlü bir yöntemdir. Hara tekniği: Yatarken ve uyanırken Akşam yatağa yattığında her iki elini hara merkezinin üzerine koy ve hafifçe bastır. Bu şekilde 10-15 dakika kal. Derin nefes al ve ver. Her nefes alışverişinde hara merkezinin yükselip alçaldığını hissedeceksin. Bütün enerjini hara merkezinde hisset. Enerji alanını daralt, daralat ve daralt. Tüm enerjinin hara merkezinde yoğunlaştığını hisset ve bu şekilde uykuya dal. Bu süreç uykuda da merkezlenmenin devam etmesine yardımcı olur. Sabah uyandığında tekrar ellerini hara merkezinin üstüne koy ve hafifçe bastır. Hara merkezinle olan bağlantını yinele ve güne böyle başla. Topraklanma İki ayağın omuz genişliğinde açık ayakta dur. Ağırlığını yavaş yavaş sol ayağına ver. Bir süre sonra bedenin de ağırlığını takip etmesine izin ver. Tüm ağılığın sol tarafında olsun. Bedeninin sağ tarafının ve sağ ayağının tüm yüklerden arındığını hisset. Daha sonra ağırlığını sağ ayağına geçir ve bedeninin de takip etmesine izin ver. Bütün ağırlığın sağ ayağına geçmesine izin ver. Sol ayağının ve sol bedeninin üzerinden ağırlığın tamamen kalktığını hisset. Bunu birkaç defa yap. Daha sonra tam ortada kalmaya çalış; iki ayağına da aynı ağırlıkla basarak tam merkezde. Bu duruş seni topraklayacaktır. Bu egzersizi ayakkabısız doğada da yapabilirsin. Çıplak ayakla toprağa basmak, toprağın serinliğini, yumuşaklığını, dokusunu hissetmek doğa ile temasta/bağlantıda olmak topraklanmana destek olacaktır. Yukarda sıraladıklarım Zen ustalarının Suyun içinde yürü ama suyun ayaklarına dokunmasına izin verme, Eve geldiğinde gerçekten eve gel - sanki tüm dünya yok olmuş gibi’’ cümlelerini deneyimlemeye alan açan birkaç temel tekniktir. Her biri çok basit ve belli bir süre istikrarlı uygulandığında bir o kadar da dönüştürücüdür. Bu teknikler kendi merkezinize yerleşmenize, etrafınızda dönen fırtınanın bilinçli bir izleyicisi olmanıza 'kasırganın gözü' olmanıza yardımcı olacaktır.