Hayvan hakları yasasına herkes için ihtiyaç var
Sokak hayvanları üzerinden tartışmalar devam ediyor. Bir yandan hayvanlara yapılan eziyet ve işkenceler, bir yandan sokak hayvanlarının insan hayatını tehlikeye düşürmesiyle ilgili tartışmalar... "Biz bu sokak hayvanlarını ne yapacağız?" sorusu bir türlü cevap bulamıyor.
Gündeme çok önceden girmesi gerekirdi
Sokak hayvanları şiddet görüyor, istismar ediliyor. Kediler, köpekler ve diğer canlılar çoğunlukla önemsenmiyor. Canlarının yanması, acı çekmeleri, aşağılanmaları, yaşam alanlarına müdahale edilmesi ve bu yeni ortamlarda yaşamaya zorlanmaları, açlıkla ve susuzlukla sınanmaları derken onlarca kötü şeyle karşı karşıya bırakıyoruz onları. Yaşayamıyorlar. İnsan olmamaları kendi suçlarıymış gibi davranıyoruz. Ya da dünyada yaşayıp insan olmamak bir suçmuş gibi.
Halbuki onlar birer canlı ve kimse bize onların "tapusunu" vermiyor. Evimizde bakıyorsak evimizde, sokakta karşılaşıyorsak sokakta onlara asgari şartları sağlamakla mükellefiz biz. Zira insanız... Teoride işleyen şeyler, pratikte nasıl bu hale gelebiliyor?
"Kapı önüne bir kap mama" bile tartışma konusu
Ülkenin her yerinden insanlar "Sokaktaki kedilere, köpeklere mama verdiğim için mahalleliden tepki görüyorum" diyor. Kimi komşularının "Buralara alışırlar" dediğini, kimi yalnızca "Rahatsız oluyoruz" dediğini söylüyor. Bu acımasızca tavrı bile yıkamıyoruz henüz. Sokak hayvanlarına bir kap mama verecek kişileri tehdit etmek, rahatsız etmek, bunaltmak ne işe yarıyor sahiden?
Sosyal medyayla birlikte duyarlı insanların birbirini daha kolay bulabilmesiyle, kolayca ses çıkartılabiliyor artık. Bu yüksek ses, olumlu adımların atılması için de itici güç oluyor. Mesela fayton meselesi ve hayvan hakları yasaları...
Faytonların yasaklanması bir adım oldu
Hayvan hakları yasası konusunun bir diğer bacağı da Adalar'da kullanılan faytonlardı. Ne var ki sonunda bu çabalar sonuç verdi ve faytonların kaldırıldığını gördük. Şimdi, hayvanlara korumacı ses ve düşüncelerin somuta dönüştürülmesi zamanı. Hayvan haklarını yapıcı, yaptırımları olan bir yasa halinde kitaba dahil etmeliyiz. Günümüzdeki yasaların caydırıcılığı olmadığını pratik ettik edeli içimiz epey yandı zira.
Önemli bir adım
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu yöndeki çıkışı da konunun tekrar gündeme gelmesi için büyük bir adım oldu. Sayın Erdoğan'ın seçim öncesi belirttiği gibi, hayvan hakları yasasının çıkartılması çalışmalarının hızlandırılacağını biliyorduk. Erdoğan, yasayla ilgili sürecin ne durumda olduğunu öğrenebilmek ve sürecin hızlanmasını sağlamak amacıyla hayvan hakları yasası çalışmalarının bir an önce tamamlanmasını istemiş. Bu, önemli bir adım.
Hayvan barınakları iyileştirilmesi de konuşuldu
Sayın Erdoğan'ın kurmaylarıyla konuşmasından dikkat çeken ve basına da yansıyan bir diğer detay ise, hayvan barınaklarının koşullarının iyileştirilmesi ve barınaksız belediyelerin de barınak sahibi olmasının sağlanması. Erdoğan'ın bu konudaki tavrı net. Hem bir an önce hem de somut yaptırımlar istiyor. Tıpkı hepimiz gibi.
Peki, barınaklar neden önemli?
Bu sorunun cevabı çok basit: Hem insanların hem de hayvanların korunması gerek. Sokak hayvanlarının farklı nedenlerle saldırganlaşması sonucu zarar gören, yaralanan insanlarla karşılaşıyoruz. Ya da kendisine doğru gelen bir sokak köpeğinden tedirgin olanlarla karşılaşıyoruz. Tüm bunlar için, aç kalmayan ve türdeşleriyle rahatça yaşayan hayvanlar için geniş ve iyi barınaklara, hayvanlara zarar vermeyi aklından geçirenler için de somut ve caydırıcı yaptırımları bulunan yasalara ihtiyacımız var.
Her canlının yaşam hakkını koruyacak yasalar için toplumsal zemin hazır. Yapılacak düzenlemeleri bekliyoruz.
