Hatayı en aza indirgemek: Olasılık

Bunun bir sonucu olarak hayatta yapmış olduğumuz stratejiler, seçtiğimiz kadınlar, seçtiğimiz arkadaşlar, sayısal lotodaki belirlediğimiz pozitif tam sayılar dizisi, kalbimizin en derinlerinde arzuladığımız aşk, hatta sokakta yürürken taşa takılıp ölme ihtimalimiz bile bir dizi olasılık oranlarından ibarettir. Büyük aynaya baktığımızda hayatta hiçbir şeyin imkânsız olmadığı sadece düşük olasılık olduğunu belirtelim. Olasılık tanımı gereği; bir olayın yaşanmasını veya yaşanma ihtimali olmamasını gösteren matematiksel ifadelerdir. Kavramsal olarak incelendiğinde Aristo’nun bazı makalelerinde olasılık kavramına 'rastgelirliliğinin nicelik boyutu' olarak değinmiştir ancak kavramı bütünsel olarak ne kadar incelediği konusunda temelde bir fikir yoktur. Elbette Rönesans döneminde matematik bilimi ile ilgili çalışmalar son derece artmıştır. Ancak ilgili kavramı ne kadar irdelendiği konusunda belirli bir fikir birliği yoktur. 17'nci yüzyıla gelindiğinde modern olasılık teorisinde gelişmeler Pascal ve Fermat arasındaki mektuplaşmanın içeriğinde başlamıştır. Şans oyunlarının kazanma ihtimallerini bütünsel bakış ile irdeleyen Pierre De Fermat bu konuda ki görüşlerini Blaise Pascal’a mektup vasıtasıyla iletmiştir. Modern olasılık teorisinin başlangıcı bu mektuba dayanır. (Olasılık kavramını üzerine önerdiğim bir bilimkurgu romanı: Olasılıksız) Yazarımızın birinci romanı olan 'Olasılıksız' 2005 yılında yayımlanmıştır. En iyi roman türünde ödül alan kitap, olasılığın temel dinamikleri üzerinde oldukça durmuş ve sürükleyici bir roman yaratmıştır. Yazarımız, kitapta hiçbir şeyin tesadüf olmadığını yaşanan her olayın bizim seçimlerimiz sonucunda geliştiğini işliyor. 1) Geleceği tahmin etmek imkânsızdır. Ama şimdiki zamanı çok iyi bilirsen geleceği kontrol edebilirsin. 2) Gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. Bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir. 3) İşte hayatın en güzel tarafı buydu; her şey olabilirdi, her ne kadar olasılıksız olursa olsun olabilirdi, olasılık dışı olan bir olay mutlaka olurdu. 4) Hayat satranç gibidir. On parçanı kaybedip yine de kazanabilirsin. 5) Bir mucize olmalıydı ve hemen olmalıydı. (Olasılık üzerine film önerisi: 21 Blackjack) İlgili film tam olarak olasılık kavramı ile ilgili değildir. Olasılık kavramının farklı komplikasyonlarda ki kullanım alanlarını bir kağıt oyunuyla betimlemiştir. 2008 yılında vizyona giren filmin konusu Ben Campbell adında bir öğrencinin tek hayali Harvard Tıp Fakültesi'nde okumaktır. Bunun için gerekli parayı biriktiriyor ve bütün burs kanallarına başvuruyordu. Ancak bir öğretmeni onun kart saymadaki yeteneklerini fark edip onu 6 kişilik bir takıma alıyor. Artık onun için farklı bir yaşam başlıyor ve Los Angeles’da bir kumarhanede milyarlar kazanıyordu. Filmin başrol oyunculuğu Jim Sturgess canlandırmış, yönetmenliğini ise Robert Luketic üstlenmiştir. Yapım : 2008 - ABD Tür : Dram-Gerilim Yönetmen : Robert Luketic Oyuncular : Jim Sturgess, Kate Bossworth, Kevin Spacey IMDB : 6.8