Galatasaray-Fenerbahçe maçı, tarihin en özgüvensiz derbisi olabilir mi?
Galatasaray-Fenerbahçe derbilerinin biz futbolseverler için önemini anlatmaya gerek yok. Ezeli rakiplerden biri kötü bir sezon geçirdiğinde, taraftarlarının beklentisi "En azından derbiyi kazanalım" şeklinde olur. Yani bu karşılaşma berbat geçen bir sezonu bile telafi edecek kadar önemli. Fakat takımların haline bakınca, sahaya özgüveni yerle bir olmuş iki büyük ekip çıkacak gibi duruyor...
Zaten kırılmış bir takımsın
Büsbütün kaybettiler, onlara dokunmayın sakın. Form grafiklerine bakınca karşımızda galibiyete hasret, özgüvensiz iki takım görüyoruz. Derbi maçları öncesinde iki takımdan birinin çok kötü bir dönem geçirdiği ve derbiyi ayağa kalkma maçı olarak gördüğü çok sezon yaşadık. Genelde de formda olan takım yerine zorda olan takımın derbide öne çıktığını gördük.
Fakat bu defa iki takım da aynı anda farklı farklı sebeplerle çok kötü bir dönemden geçiyor. Yakın tarihte buna benzer bir örnek yok.
Galatasaray cephesi
Galatasaray o ünlü iç saha performansı sekteye uğramış, sakatlıklarla boğuşan, forvetsiz oynamak zorunda olan bir takım. İç sahada Bursaspor'la berabere kaldılar, Schalke karşısında ecel terleri döktüler ve son olarak deplasmanda Yeni Malatya'ya yenilerek dibi gördüler.
Tabii bunda takımın adeta revire dönmesi büyük bir etken. Nagatomo, Fernando ve Emre Akbaba sakat; Mariano ise cezalı.
Belhanda, Eren, Serdar Aziz, Feghouli, Onyekuru ise sakatlıktan döndüler fakat kaçar dakika süre alabilecekler ya da form durumları nasıl olacak muamma.
Fenerbahçe cephesi
Fenerbahçe ise hocasız, son 1 ayda oynadığı 4 lig maçında sadece 1 gol atabilmiş, son 5 lig maçında 3 beraberlik, 2 mağlubiyet alarak galibiyete hasret kalmış bir takım. 10. hafta biterken 15. sırada küme düşme hattına yakın olması, Fenerbahçe gibi büyük bir takım için kabul edilemez.
Phillip Cocu'nun tam da derbi öncesi gönderilmesi takımı ateşlemeye yönelik olabilir.
Ters köşe bekleyebiliriz
Derbilerde genellikle zor durumda olan takımın öne çıktığını söylemiştik. Bu defa ise iki takım da zor durumda. Tam da bu nedenden dolayı kalitesiz bir derbi beklerken, aslında çok yüksek tempolu bir derbiye şahit olabiliriz.
Fenerbahçe'nin kaybedeceği bir şey yok. Belki de olabileceği en kötü durumda. Galatasaray'da ise Fatih Terim'in "Bir yandan elim kolum bağlı, 'Bari dilini serbest bırak' diyorum, onu da bırakamıyorum. Birbiri için oynayan bir 11'e ihtiyacım var" diyerek kariyerinde hiç yapmadığı tarzda bir açıklama yaptı.
Özgüven eksik, heyecan yüksek
Bazen aşırı özgüven gereksiz kasılmaya sebep olur. Biraz özgüvensizlik, biraz gurur kırılması, biraz acı insana güç verir. Galatasaray ve Fenerbahçe derbisi için de böyle olmasını umut edelim.
İyi bir maç için her zaman çok iyi iki rakibin karşılaşması gerekmez. Kaybedecek bir şeyi olmayan ve bu nedenle tüm kozlarını açık açık oynayan iki rakip de efsane bir düelloya imza atabilir.
