Engin Günaydın ve Binnur Kaya'nın dostluğu bitti mi?
'Avrupa Yakası' dizisinin vazgeçilmez iki karakterini sorsak, ne dersiniz? Sizi bilmiyorum ama benim için ilk sırada Burhan Altıntop, ikinci sırada ise Dilber Hala var. Bu unutulmaz iki karaktere hayat veren Engin Günaydın ile Binnur Kaya'nın arası ise bu aralar biraz limoniymiş meğer...
Engin Günaydın ve Binnur Kaya'nın dostluğu bitti mi?
'Avrupa Yakası' dizisinin vazgeçilmez iki karakterini sorsak, ne dersiniz? Sizi bilmiyorum ama benim için ilk sırada Burhan Altıntop, ikinci sırada ise Dilber Hala var. Bu unutulmaz iki karaktere hayat veren Engin Günaydın ile Binnur Kaya'nın arası ise bu aralar biraz limoniymiş meğer...
Rollerinin hakkını veriyorlar
Yıllardır komedi dizilerinde karşımıza çıkan Engin Günaydın da Binnur Kaya da muazzam oyuncular. Onları ekranda ayıla bayıla izliyoruz. Hangi karakteri canlandırırlarsa canlandırsınlar, sonuç değişmiyor; ikisi de döktürüyor. Rollerinin hakkını veriyorlar.
Bir dönem aynı evi paylaşmışlardı
Onlar bu dünyaya gerçekten 'oyuncu' olmak için gelmiş. Ve daha da güzeli, ikisi çok ama çok yakın arkadaşlardı. Henüz meşhur olmadıkları dönemde aynı evi paylaşacak kadar birbirlerine yakın olan iki dosttu onlar.
Aralarını bozan şey...
Ama hayır... En azından iddialara göre hayır... İddialara göre, Günaydın'ın bir planını Kaya'ya haber vermeden iptal etmesi, programa katılmaması aralarını bozan şeymiş. Hayır cümle içinde kurulunca dahi hiçbir şey anlaşılmıyor.
"Durun, siz kardeşsiniz!"
Peki ya koskoca bir dostluk böylesine anlaşılmaz, basit bir sebepten bozulmalı mı? Eski Mayk olsam, şöyle düşünürdüm: "Arkadaşlar, yapmayın, etmeyin, durun siz kardeşsiniz!"
Temkinli yaklaşmak lazım
Fakat konuya temkinli yaklaşmak gerekiyor. Onlar alt tarafı 8 aydır görüşmüyor. Bu 8 ayın süresi uzayabilir de kısalabilir de. Hiç önemli değil. Bir anda tekrar bir araya gelebilirler, ya da tamamen birbirlerinden vazgeçmeyi de seçebilirler.
Neden şaşırıyoruz ki?
Üzerinde durulması gereken nokta onların dostluklarının bitmesini ya da daha doğru bir ifadeyle birbirlerine es vermelerini şaşkınlıkla karşılamamız. Neden bunu yapıyoruz?
İlk günkü gibi olmaz, olamaz
Ömür kısa. Ve insan dediğimiz canlının duyguları var. Yaşadıkça tecrübemiz artıyor. Hiçbir şey mutlak değil, olmamalı. Olamaz da! Bir yastıkta kocayan çiftlerin aşkları bile ilk günkü gibi taze, diri değil.
Doğanın akışına uyum sağlamak lazım
E tamam işte. Formül bu. Bir akış olacak sürekli. Bir şeyler eksilecek, diğer şeyler eklenecek. Evinizden, elinizden bir şeyleri eksiltmeden asla ve asla yeni bir şey ekleyemezsiniz. Onların dostluğunda belki ufak ama bardak taşıran bir damlaydı bu anlaşmazlık. Doğanın akışına uyum sağlamak lazım...
