Corona virüs ilk çıktığında hiçbirimiz ciddiye almadık. Bu nesil daha önce SARS ve Kuş Gribi gibi şeyleri de görmüştü. Bir arada kuşların peşindeydik hastalık bulaştırıyor diye. Neyse konumuz Kuş Gribi değil. Ciddiye almadığımız hastalık ufak ufak yayılmaya başladı, özellikle de Güney Doğu Asya’da. ‘Bize gelene kadar ohoooo’ nidaları arasında İtalya, İspanya, Almanya, İngiltere derken bir bakmışız ilk vakamız ortaya çıktı. Yapılan araştırmalar ise Corona virüsün bir pazarda ortaya çıktığını ortaya koydu. Pazar dediysek bizim pazarlar gibi değil, meyve sebze satılan pazarlardan bahsetmiyoruz. Bu pazarlarda Çinliler ‘yabani hayvan’ alıp satıyordu. Evet yabani hayvan. ‘Hangileri?’ diye soracak olursanız yarasa, tilki, timsah, yılan, sıçan, dağ sıçanı, kunduz, porsuk gibi hayvanlar. Araştırmalar ilk başta okları yarasalara yöneltiyordu. Yarasa çorbasından bulaştığı ve mutasyon geçirip insandan insana geçme özelliği kazandığını söylediler Corona virüsün. Daha sonraları ise yarasanın ‘masum’ olduğu ortaya çıktı. Aslında pangolinden bulaştığını bilim insanları ortaya çıkardı. ‘Pangolin nedir yahu?’ dediğinizi duyar gibiyim. Gariban pangolin hayvanı bir çeşit karıncayiyen. Pullu mullu görünüş olarak şirin bir canlı. Benim yaş grubum onu Pokemon’dan hatırlarlar. Sandshrew’i hatırlayanlar pangolini de ‘Nereden tanıyorum’ sorunun cevabını bulmuş olacaklar. Çinliler çok kalabalık bir millet. 1 milyar 386 milyon nüfusu var. Yemek seçmek gibi bir durumları haliyle yok, burada hemfikiriz. Ama arkadaş yarasa, tilki, timsah, yılan, sıçan, dağ sıçanı, kunduz, porsuk, pangolin de yemezsin be arkadaş. Ancak Çinliler akıllanmamış gibi. Son gelen bilgiler bu 'pazarların' tekrar açıldığı ve yeniden faaliyete geçtiği yönünde. Ancak Çin'den yapılan açıklamalar böyle bir şeyin olmadığı yönünde. Olsun yine de yemek alışkanlıklarınin değişmesi gerekiyor. Dünyanın kabul ettiği, sağlıklı yiyeceklere yönelmeleri, saçma sapan şeyleri yemeyi bırakmaları gerekiyor. Tamam Türk mutfağı gerçekten muhteşem, bizim standartlara ulaşmalarını beklemiyorum. Fakat belirli bir düzeye de çıkmaları gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü mü müdahale eder başka bir yerden aşçılar mı getirirler bilemem ama acilen bu saçma damak tadını bırakmaları gerekiyor. selcuk.bulut@milliyet.com.tr