Ceyda Düvenci ve Bülent Şakrak'tan dünyaya 'aile' dersi

Çocuk sahibi olanlar otomatik olarak 'anne' ve 'baba' unvanlarına kavuşuyor. Halbuki annelik de babalık da -sanılanın aksine- zaman içerisinde kişiye yükleniyor. Oğulları için sosyal medyadan bir doğum günü post'u paylaşan Ceyda Düvenci ve Bülent Şakrak ise 'anne' ve 'baba' olmanın ne demek olduğunu bizlere tarif ediyor... Ceyda Düvenci ve eşi Bülent Şakrak 4 yıldır evli. Her ikisi de ünlü, her ikisi de oyuncu. Kafadan dikkat çekici bir evlilik. Bir köşede çekirdek çitleyip haklarında Yürümez, Yapamazlar gibi şeyler söyleyenlere hiçbir zaman malzeme vermediler. Mutluluklarını bizlerle paylaştılar. Ve her zaman 'aile portresi' çizdiler. Düvenci ve Şakrak, geçtiğimiz günlerde oğulları Ali'nin doğum gününü kutlamış. Ve sosyal medyadan da bir post yayınlayarak Ali'nin ikinci yaşını ölümsüzleştirmişler. Çiftin, biricik oğulları için yazdığı cümleler o kadar şahane ki, durup düşünmemek imkânsız. Bülent Şakrak da Ceyda Düvenci de ayrı ayrı oğulları Ali için şahane cümleler kurmuş. Önce Ceyda Düvenci'nin paylaşımına bakalım. Düvenci, şunları yazmış: Buklesinden, gamzesinden ışık çıkan aşk çocuğum, canım oğlum. İyi ki bizim oldun. Adaletin daim olsun, kalbin aşkla atsın, etrafını güldürmeye devam et. Kırgınlıkların, yorgunlukların, yılgınlıkların olacak elbet. Ama gücün seni hep kaldığın yerden devam etmeye yeter olsun. İyi ki bizim oldun... Düvenci'nin bu mesajı karşısında gözlerim doldu, hemen anneme telefon açasım geldi. Düvenci, oğluna olan sevgisinde hassas ve duyarlı. Annelik sevgisini herkese hissettiriyor. Samimi, sıcak. Ama beni en çok etkileyen kısım, adalet ve kırgınlıklar kısmı elbette... Henüz Ali 2 yaşında olsa da Düvenci, hayatın eksilerini de artılarıyla birlikte sunuyor. Ali büyüyecek, bu paylaşımlara bakacak. Ve işte o zaman annesinin ne kadar şahane olduğunu keşfedecek, kendisini inanılmaz şanslı hissedecek. Bülent Şakrak'ın paylaşımı ise beni tam anlamıyla dağıttı diyebilirim. Şakrak, Düvenci'den bir tık daha damara bağlamış. İyi ki yapmış tabii ki. Özetle şunları söylemiş: Oğlum Ali; gönlün, alnın, elin açık olsun. Durmadan ve inatla iyilik yap. İyiliğini yaptığın cana bunu hissettirme ama, incinmesin. Adaletin daim olsun hayatında. Kibirden kork, yalandan kork, kırmaktan kork. İnsan çok sevdiğinden korkmaz çünkü. Kötüler çıkacak zaman zaman karşına. Hayatına burnunu sokanlar olacak. Sen onlara karşı keskin olacaksın. İyi ki doğdun... Şakrak ve Düvenci çiftini birçok kişi sempatik buluyor. Benim için de sempatik ve sıcak bir çiftti. Ancak oğullarının doğum gününü kutlarken yazdıkları, özenle seçtikleri kelimeler, onları gözümde Nirvana'ya çıkardı rahatlıkla. Özellikle de Bülent Şakrak'ın söylediği İnsan çok sevdiğinden korkmaz. Kötüler her zaman çıkacak karşına. Sen onlara karşı keskin olacaksın. Adaletin daim olsun gibi laflar gerçekten o kadar doğru ve şahane ki. Bir babanın, oğluna söyleyebileceği en şahane laflar. İnsanlar tabii şunu da düşünebilir, Ali henüz 2 yaşında. Anlamayacağı lafları sıralamış anne ve babası. Kesin şov peşindeler... Olabilir. Onlara mesafeli olanlar Şov peşinde onlar diye düşünüyor olabilir. Ama sosyal medya zaten böyle bir şey. Bakış açınıza göre değişiyor. Kötüden de bakabilirsiniz, iyiden de. Fakat Düvenci ve Şakrak'ın 'şov peşinde' olduğunu düşünmüyorum. Gerçekten tribünlere oynasalardı asla ve asla kelimelerini, cümlelerini bu kadar özenle ve dikkatle seçmezlerdi. Düvenci ve Şakrak, hayat tecrübelerini henüz bu yaşta kendilerini anlamayacak oğullarına aktarmak istemişler. Bunu yaparken de Nasıl algılanır? diye düşünmeden, korkusuzca, içlerinden geldiği gibi sosyal medyadan yapmışlar bu paylaşımı. Oğullarının, kendilerini henüz o kadar da doğru anlamayacağının farkındalar. Ama mesele zaten Ali'nin şu anda anlaması değil ki! Ali, er ya da geç bugünleri kurcalayınca hazine keşfedecek! Ceyda Düvenci de Bülent Şakrak da geleceğe yatırım yapıyor yani. Ve 'ağaç yaşken eğilir' kafasıyla, sabırla hareket ediyorlar. Anneliğin, babalığın ne demek olduğunu gayet iyi biliyorlar, ebeveyn olmanın gerektirdiği o sabrı harfi harfine gösteriyorlar. Hadi Ali'yi unutun, söylediklerinde o kadar haklılar ki... 80 yaşına geldiğinizde, çoluğunuza çocuğunuza vereceğiniz öğütler de tam olarak bunlar olmalı zaten. Adaletli olmak, yalandan korkmak, kötülere karşı keskin olmak, yılmadan iyilik yapmak... Bunlar zaten bu hayatla başa çıkabilmemiz için yapmamız gerekenler aslında. Şakrak ailesine teşekkür etmek gerekiyor. Oğullarını kullanarak reklam peşinde koşuyorlar gibi eleştiri alacaklarını bilmelerine rağmen samimiyetten vazgeçmedikleri için onlara teşekkür borçluyuz. Sosyal medya paylaşımlarının her geçen gün daha da samimiyetsizleşmesi aslında Ali'nin doğum günü mesajları gibi 'inci'lerin parlamasına sebep oluyor. İyi ki Ali'nin doğum günü için Instagram'dan paylaşımda bulunup bizlere hatta dünyaya şahane bir aile portresi çizmişler. Samimi değillerse bile mesaj önemli. Ve bu mesaj oldukça pozitif. Mühim olan da zaten bu. can.sisman@milliyet.com.tr