Bir çocuk annesi Gülcay Ekinci'ye ne oldu?

Gün geçmiyor ki Müge Anlı’da ağzımız açık kaldığı bir gün yaşanmasın. En son kız kardeşiyle gittiği bilinen Gülcay Ekinci tam tamına 16 yıldır kayıp! Gözü yaşlı bir anne, 13 yıldır dinmeyen bir ateş. Annenin söylediğine göre. Kızı Gülcay’ı 13 yıldır arıyor. Ama aslında utancından arayamıyor bile… Çünkü bir yanda bir evlat diğer yanda öbür evlat... Gülcay 5 ay imam nikahlı kaldığı eşiyle ayrılıp geri eve dönüyor. Ailesinin yanında yaşamaya başlıyor. Ailesi kabul ediyor hiçbir sıkıntı yok, birlikte yaşamaya başlıyorlar. Gülcay’ın bu arada bir çocuğu da var… Eşi çocuğu istiyor, baskılar sıkıntılar derken aile Antalya’ya gitmeye karar veriyor. Bu dönemde büyük bir bunalıma giren ve Antalya’ya ailesiyle birlikte söylemek istemediğini söyleyen Gülcay öyle komşuya gidercesine evden çıkıyor. Yanında hiçbir şey yok; kimlik, para… Hiçbir özel eşya. Aslında çocuğunu babasında bırakmak istemediği için Kayseri’de kalmaya devam etmek istedi Gülcay… Ama aile nedendir bilinmez Gülcay’ı da evladını da bırakıp Antalya’ya geçiyorlar. Ailenin Gülcay’ı o son görüşü... Olay da tam olarak burada garipleşiyor. O gün Gülcay’ın kalmak için çıkıp gittiği arkadaşının evinden Gülcay’ı ‘döve döve’ ablasın kocası Mehmet alıyor. ‘Döve döve’ almasının sebebi kaldığı evde ‘erkek olması’… Kelimeler gerçekten kifayetsiz… Anne o kadar mahcup ki 13 yıldır içinde bir acıyla yaşıyor, ne olduğu hakkında şüpheleri olsa da korkudan hiçbir şey yapamıyor yaşlı çift. Mehmet de ‘at koşturuyor’ tabiri caizse istediği gibi… Ama tabii ne olursa olsun bir şeyler eksik kalıyor hep. İzleyicilerin, tanıyanların telefonları duruma el atmasıyla iş daha da tuhaflaşıyor… İsmini vermek istemeyen bir izleyici o zamanlar da daha 9 yaşına olduğunu Gülcay’ı çok sevdiğini ve onun aslında çok iyi bir insan olduğundan bahsetmeye başlıyor. Sonrasında söyledikleri ise tüyleri diken diken ediyor… Programa telefonla katılan ve aynı mahallede yaşadığını söyleyen izleyici, kimlikte ‘Gülay’ ama bütün mahallenin onu ‘Sibel’ olarak tanıdığını söylüyor. Ve bomba etkisi yaratan itiraf bundan sonra geliyor. “Gülçin’in kocası daha öncesinde ‘Sibel’le nişanlıydı, Gülçin daha güzel olduğunu söyleyerek ondan ayrılıp Gülçin’i kaçırdı!” Nasıl yani? dediğinizi duyar gibiyim… Peki ailesi nasıl izin verdi? Değil mi? Yaşlı bir kadın, gariban bir adam.. Nişan atıldıktan sonra Gülcay’ı isteyenler olunca evlendirmek isteyen anneyi tekme tokat döverek vermeyeceksin diye tehdit eden bir canavardan bahsediyoruz… Bu canavar karşısında ne yapabilir ki? Zavallı adamcağızın üzüntüden gözleri kör olmuş. Daha acılarını ne tarif edebilir! Durun ama daha bitmedi işkenceleri... Gülcay ‘eski nişanlısı şimdiki kardeşinin kocası’ olan Mehmet’ten ayrılınca mahallenin söylediğine göre her zaman sevdiği adamla birlikte yaşamaya başlamış… Tabii resmi nikah yok, onunla da çocukları olduktan sonra 5-6 ay birlikte kaldıktan sonra annesinin evine geri dönüyor. Bu sırada Mehmet mi nerede? Tabii ki hapiste. Hapiste olduğu için Gülcay’ı rahatsız edemiyor. Ama Gülcay’ın eve dönmesiyle kabus tekrar başlıyor. Ve en sonunda arkadaşının kaldığı evden saçından sürüklenerek evden alınan Gülcay’dan izleyicinin söylemesiyle aslında 16 yıla yakındır kayıp olduğu söyleniyor. Gülcay’ın kız kardeşi Gülçin’in her şeyden haberi olduğunu ve bunların hepsini sakladığını söylüyorlar… Ne taraftan baksan tutulabilir yanı yok çok yazık... Gencecik bir kadın, anne. İstediği hayatı yaşayamamış, çocuğundan ayrılmış, koparılmış. Belki de annesine babasına zarar gelmesin diye bu kadar sabretti, gitti? Kim bilebilir… Gülçin de mi bu yüzden susuyor? Mehmet telefonla bağlanıp Benim olaya ilgili hiçbir alakam kalmadığı, kanıtladı!” diyor. Peki bu iddialardan sonra ne diyecek? Bence söylenecek bir şey kalmadı artık…