Astroloji hayatımızda ne kadar yer kaplamalı?

Hayat hiç kolay değil. Öncelikle bu konuda anlaşalım. Hayatla başa çıkma konusunda zorlandığımız noktalarda ne yapıyoruz? Elbette herkes arayışa geçiyor. Kimi meditasyon yapıyor, kimi kendini kitaplara veriyor. Astroloji? Evet, astrolojiye başvuranların, hayatını astrolojiye göre şekillendiren çok sayıda insan var. Bunlardan biri de Soner Arıca'ymış meğer... 90'ların en çok video klip çeken pop'çusu olan Soner Arıca, bir süre önce Yeşim Salkım'ın en büyük hit'lerinden 'Ben Yoldan Gönüllü Çıktım'ı cover'lamış ve biz 90'lar çocuklarına oldukça minnoş bir sürpriz yapmıştı. Arıca, müzik yolculuğuna devam ediyor. 7 Haziran'da sözü ve müziği kendisine ait 'Kaç Kere' adlı single'ını yayınlayacakmış. Arıca, kendisi için heyecan verici olan bu yeni 'bebeğini' önce sosyal medyadan tanıtmak istemiş. Altına da Aslında bu gibi paylaşımlar için son haftaya kadar beklerim ama astrolojiye göre Merkür, Güneş'in kalbinde yer aldı yazmış. Hah, işte Molatik olasımı getiren kısım da tam olarak burada başlıyor! Soner Arıca, sırf astroloji için 'şahane tarih' olduğu için şarkısını tam 3 hafta önceden paylaşıyor. Daha doğrusu, yeni single'ının 3 hafta sonra yayınlanacağını belirtip Aha bu da kapağı diyerek sadece duyurusunu yapıyor aslında. Sebebi ne? Astroloji... 3 hafta boyunca Soner Arıca'nın yeni single'ının geleceğini birçoğumuz unutmuş olacağız. Ki kendisi de demiş, Aslında normalde ben son haftaya kadar beklerim diye. Peki o zaman neden İlle de astroloji! diyor, deniliyor? Astroloji, hayatımızda ne kadar yer kaplamalı? Hayatımızın merkezinde mi olmalı? Yoksa 'yan kategori' kontenjanından mı bizlerle olmalı? Açıkçası son yıllarda muazzam bir astroloji çılgınlığı yaşanıyor. Youtube, astroloji videosu çekenlerden geçilmiyor. Dahası da var, birçok astrolog kitap yazıyor, bu kitaplar da gayet merak edile edile satın alınıyor. Astroloji oldukça popi, oldukça trend. Ama sizce de bu işin birazcık suyu çıkmadı mı? Yani hayatını astrolojiye göre şekillendirmek size sahiden o kadar da mantıklı bir şeymiş gibi mi geliyor? Bakmayın siz gözükene, en az kadınlar kadar erkekler, hatta daha spesifik olarak söyleyeyim, heteroseksüel erkekler de ilgi gösteriyor astrolojiye. Gizli gizli bakıyorlar. Yengeç burcu erkeği yay burcu kadını ilişkisi yürür mü? diye bakıyorlar. Evlerindeki bilgisayarlarındaki arama geçmişine bakalım, hodri meydan! Evet, geleceği merak ettiğimiz noktada astroloji bize en azından biraz akıl, fikir verebiliyor. İnanmak, inanmamak serbest. Mesele 'aşırı inanmak' ya da 'aşırı inanmamak'ta aslında. Karşı çıktığım, anlamlı bulamadığım nokta bu keskinlik işte. Bir Boğa burcu erkeği olarak Boğa burcunun tipik özelliklerini bünyemde barındırıyorum açıkçası. Ya da bir Balık gördüğümde Aaa, tam bir Balık diyorum. Ama hayatımı astrolojiye göre şekillendirmiyorum. Elinin körünü göreceksin önümüzdeki ay, Merkür en çok seni örseleyecek, en çok seni darmadağın edecek gibi bir uyarı aldığımda Ok diyor ve yoluma devam ediyorum. Ne yapmam gerekiyor? Kendimi zindanlara kilitleyip o tehlikeli zamanın geçmesini mi bekleyeceğim? Ne münasebet! Hayatın zorluklarına karşı alternatif rahatlama yöntemleri geliştirmemiz hem doğal hem de tatlı detaylar. Ama sanki aşırıya fazla kaçmamak daha doğru. Bu akşam 17:00-20:00 arasında hiçbir kimseyle görüşmeyin gibi uyarılar size de biraz fazla Yok artık dedirtmiyor mu? Dürüst olun, canımı yiyin. Astroloji iyi, güzel ama -popüler tabirle- 'çok da şey yapmamak lazım' sanki... can.sisman@milliyet.com.tr